Erdoğan: 'Kuş katliamı yapılmak istenmiştir'

Başbakan Erdoğan Dolmabahçe'de Gazeteci ve yazarlarla bir araya geldi

Erdoğan: 'Kuş katliamı yapılmak istenmiştir'

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, son günlerdeki gelişmelerle ilgili olarak Dolmabahçe'deki Çalışma Ofisi'nde gazeteci ve yazarlarla kahvaltıda bir araya geldi. Erdoğan, operasyonların arkasında kürüsel çevrelerin olduğunu yineleyerek "Bu bir küresel suikasttır." dedi.

İşte Erdoğan'ın konuşmalarından satır başları:

KUŞ KATLİAMI YAPILDI

- Yolsuzluk kisvesi altında yapılan aslında çok farklı boyutları olan bu operasyon asla masum bir hukuk işlemi değildir. Hukuki operasyon görüntülü bir paketin içine birbirinden farklı hedefler konulmuş, bir taşla birkaç kuş vurmak değil kuş katliamı yapılmak istenmiştir.

OPERASYON MEDYA İLE İLERLEDİ

- Operasyon daha ilk anında itibaren medya eşliğinde ilerlemeye başladı. Bütün operasyon dosyalarının gizlilik kaydı olmasına rağmen yargının buna uymaması ve bunları işleme koymadan servis etmesi çok anlamlıdır. Bu operasyona konulan isim de manidar. 'Rüşvet ve yolsuzluk operasyonu' Yapılan iş tarihin en büyük yolsuzluk operasyonu olarak sunuldu.

TÜM ZANLILAR SUÇLU İLAN EDİLDİ

- Sabah saatlerinde itibaren yazılı ve görsel medyada bu tabirler sıkça kullanıldı. Hemen bir algı oluşturuldu. Ardından gizli tutulması gereken bilgi , belge ve fotoğraflar basına sızdırıldı. Adeta bir merkezden düğmeye basılmışçasına muhalefet partileri de bu topa girdi. Sabah operasyon yapıldı akşam sorgu ve mahkeme süreci bitti adeta infaz sürecine gelindi. Medya yoluyla tüm zanlılar suçlu ilan edildi.

İKİ DAKİKA SÜREN VAR ANLAT

- Bir savcı zanlı olarak çağırılan kişiye söylediği şu '2 dakika süren var anlat ve çık' Böyle bir mantık olabilir mi. Ne yazık ki ülkemiz bunları yaşadı. Tarihte bunlar yaşandı. Ama şu anda da aynı şekilde böyle bir süreç işliyor.' Efendilerinizin bundan haberi var. Gelsin şimdi efendileriniz sizi kurtarsın' deniyor.  Zanlı olarak davet edilenlerle böyle bir şey yöneltilebilir mi. Bunlar zaman içinde farklı şekilde medya ile paylaşılacak. Bu insanlar muhatap oldukları konuları medya ile zaman içinde paylaşacaklar.

EVLADIM OLSA...

- Operasyonlar hukuka aykırı şekilde başlatıldı. Böyle bir operasyonla ilgili olarak önce yargı mensuplarının hukuka uyması şarttır. Yargının dışında olan eğer bir hukuksuzluk yapmışsa gereği yapılır kim olursa olsun. Evladım da olsa aynı şekilde biz korumaya değil hukuk arkasında durmaya gayret ederiz. Ama hedefin bir yolsuzluk operasyonu olmadığı, hedefin bir milli irade suikasti olduğu aşikardır. Yolsuzluk kılıfı altında birkaç nokta hedef alınıyor ve oralarda sonuç alınmak isteniyor. Adı yolsuzluk olarak konulan bu operasyonun arkasında ülkemin geleceği vardır.

MİLYARLARCA DOLARLIK İŞ BİTİRMİŞ OLANLAR...

- Bu ülkemin bekasına yönelik atılmış bir adımdır. Burada ciddi bir ülkemin büyümesine yönelik bir suikast vardır. Birçok dev yatırımlara girmiş ve girmekte olan girişimciler burada haklarında dosya açılmak suretiyle henüz işlemler başlamadığı halde medyaya bunlar verilmek suretiyle bu insanlar lekelenmiştir. Bu insanlar bu güne kadar milyarlarca dolarlık iş bitirmiş olan insanlar bundan sonra atacakları adımlarda acaba bu dev yatırımlarla ilgili kredi noktasındaki durumları ne olacak. Birçok banka bu kredibilite lekelendi anlayışı ile yaklaşırlarsa bu yatırımlar ne olacak. Bu bir suikast değil mi.

KÜRESEL BİR SUİKASTTIR

- Şu anda yıllık kapasitesi 100 milyon üzerinde olan bir 3. Havalimanı alan müteahhit firmanın adını verdiler. Bunların dışında 3. Köprü ile ilgili aynı şekilde. Malum muhalefetin siyasi mücadelede yapamadığını bunlar farklı yollarla yapmanın gayretine giriyor. Bu bir küresel suikasttır de aynı zamanda. Bütün bu atılan adımlarda işadamlarımızın mal varlıklarına tedbir konulması yoluna gidilmesi manidar değil mi. Bunları öyle bir noktaya getiriyorlar ki sürekli sevris yaparak böyle bir lekeleme gayreti içine giriyorlar. Hepsinden öte milletin seçtiği hükümet ve Türkiye'nin istikrarı hedefe konmuştur.

SÜRECİN ÖNEMLİ YANI: PARALEL DEVLET

- Yolsuzluk ithamlarının ciddiye almıyoruz ve gereğini yapıyoruz. Yolsuzluğun sadece kılıf olduğun görerek daha kapsamlı bir saldırı ile karşı karşıya kaldığımız bilinciyle önlemlerimizi süratle devreye koyduk. Bu olayın eğer olumlu bir yönü varsa o da devlet içine çizmiş paralel devlet olma hevesli bir örgütün neler yapabileceğinin millet tarafından açıksa görülmesi oldu. Bu sürecin en önemli kazancı budur.

BİR TARAFTA ATAMA İLE GELENLER, BİR TARAFTA SEÇİLMİŞLER

- Savcı, ardından HSYK açıklaması tehdidin boyutlarını gözler önüne serdi. Yargı, üst yargı diğerleri 'Sayın Başbakan bu nokta da biraz üst perdede konuşuyor' diyor. Siz üst perdede bu tür yargılamalar yaptığınız zaman, bu ülkede yürütmenin başında olanların da söyleyecek bir şeyleri olacaktır. Biz milletin iradesi ile geldik, siz atama ile geldiniz. Bir tarafta atama ile gelenler var, diğer tarafta milletin seçimi ile gelenler var. Kararlarınızı verirken de millet adına diyorsunuz. Bu millet adına nasıl bir karar olacaktır. Bu süreçte örgütsel mantık içinde, örgüt içi hiyerarşi gözetilerek Türkiye'de bir yargı darbesi yapılmak istendi. Egemenlik milletten alınıp yargıya devredilmeye çalışıldı. Biz buna karşı çıktık ve buna devam edeceğiz.

DURUM, ÜLKENİN İSTİKBALİNİ TEHLİKEYE ATIYOR

- Türkiye'de hükümetler sadece sandıkla göreve gelirler, sandıkla da görevlerinde giderler. Millet iradesi dışında hiçbir gücün hükümet değiştirmesine asla izin vermeyeceğiz. Geçmişte ülkemize ağır faturalar ödeten bir yolun açılmasına müsaade etmeyeceğiz. Karşı karşıya kaldığımız durum Türkiye'nin istikrarını ve istikbalini tehdit eten bir hadise. Türkiye'nin geleceğinin karartılmasına, istikrarının bozulmasına izin vermeyeceğiz. Biz bugüne kadar yaptığımız reformlarla aslında bir çok şeyi ortadan kaldırdık. Talepler bizler tarafından hiçbir zaman dışlanmadı. Biz her gelen talebi masaya yatırdık.

YEREL SEÇİM

- Türkiye'de bugün hiçbir siyasi parti partimizin yaptığı çalışmayı kendi bünyesinde yapmaz. Biz her hafta MYK toplantımız olur, Bakanlar Kurulu toplantımız olur istikrarsızlık asla arz etmez. Her ay MKYK toplantımız olur. Bütün bunlar bizim istişare toplantılarımızdır. Bunun dışında konulu olarak ilgili bakanlarımızın özellikle ilgili bakanları da yanlarına almak suretiyle dışarıdan bir çok aydınlarımızı davet ederek toplantılar olur. Böyle bir ağın içerisinde biz 11 yıl hükümet ettik. Şimdi yine aynı şekilde 30 Mart hazırlığımız sürdürüyoruz. Bütün adaylarımızı seçerken hassasiyetlere dikkat ederek adım atıyoruz.

KÜRESEL OPERASYON

- Meselemiz şu; ülkemiz üzerinde gerçekten küresel bir operasyon yapılma gayreti olmuştur. Ben hamd ediyorum bu operasyon erken ortaya çıktı ve bu operasyonu da hayırlısı ile atlatacağız. Şer zannedersiniz hayır olur. Her olanda hayır vardır. İnşallah bu olayın sonuna ülkemiz için hayırlı olacağı inancındayım.

44 kişinin davetli olduğu toplantıda Başbakan Erdoğan'a Başbakan Yardımcıları Bülent Arınç, Beşir Atalay, Ali Babacan, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, İçişleri Bakanı Efkan Ala, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, AK Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım, AK Parti Grup Başkan Vekili Mahir Ünal, Başbakanlık Başdanışmanı ve AK Parti Ankara Milletvekili Yalçın Akdoğan, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik eşlik etti.

Katılımcılardan bazılarının isimleri şöyle: "Hakan Albayrak, Ali Bayramoğlu, Mehmet Övür, Akif Beki, Sevilay Yükselir, Yıldıray Oğur, Ahmet Kekeç, Turgay Güler, Fikret Bila, Mehmet Barlas, Avni Özgürel, Abdülkadir Selvi, Osman Can, Gülay Göktürk, Ali Bulaç, Yusuf Ziya Cömert, Nuh Albayrak, Etyen Mahçupyan, Salih Tuna, Abdurrahman Dilipak, Nihal Bengisu Karaca."
<< Önceki Haber Erdoğan: 'Kuş katliamı yapılmak istenmiştir' Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER