Mevsim değişiyor, nezleye dikkat

Bosphorus International Hastanesi doktorlarından Kulak Burun Boğaz Uzmanı Op. Dr. Ömer Cenker Ilıcalı, mevsimsel ısı değişikliklerine dikkat çekTİ.


Ilıcalı, bu dönemlerde vatandaşların bolca C vitamini tüketmesini ve sıvı almasını tavsiye ediyor. KBB Uzmanı Op.Dr.Ilıcalı yaptığı açıklamada mevsim değişiklikleri ve buna paralel ani sıcaklık değişikliklerinin soguk algınlığı ve nezle şikayetlerini de beraberinde getirdiğini dile getirdi. Soğuk algınlığıınn, üst solunum yollarında virüslerin neden olduğu bulaşıcı bir hastalık olarak tanımlandığını hatırlatan Ilıcalı, soğuk algınlığında burun, boğaz, kulaklar, nefes borusu, ses telleri ve akciğerlerin etkilenebildiğini kaydetti. En çok okul çağı çocuklarında görülen soğuk algınlığının sıklığının yaşla birlikte azaldığını işaret eden Ilıcalı, bu hastalığın en sık rastlanan rahatsızlık olduğunu kaydetti. Soğuk algınlığına sebep olan virüs çeşidinin 200'den fazla olduğunu, kişilerin direncinin düştüğü zaman veya çok yoğun ve bulaşıcı virüslere maruz kalındığında enfeksiyonun ortaya çıktığını anlatan Ilıcalı, "Üşümek vücut direncini düşürdüğü için soğuk algınlığına zemin hazırlayabiliyor." dedi. Ömer Cenker Ilıcalı, virüsün vücuda girmesi ile soğuk algınlığı bulgularının başlaması arasında üç gün kadar süren bir kuluçka dönemi olduğunu ve ilk belirtilerin genellikle halk arasında "kırıklık" olarak adlandırılan bu dönemde ortaya çıktığını belirtiyor. Ilıcalı, "Soğuk algınlığının ilk belirtileri olan boğazda yanma hissi, burun akıntısı ve hapşırık bu süreçte ortaya çıkıyor. Başlangıçta su gibi olan burun akıntısı, bir süre sonra sarı-yeşil renkli ve koyu hale geliyor. Çocuklarda boğaz ağrısı, öksürük, baş ağrısı, ateş, halsizlik, kas ağrıları ve iştahsızlık da görülebiliyor" şeklinde konuştu. Ilıcalı, bu dönemde vücudun savunma mücadelesinin desteklenmesi, bedenin korunması ve bağışıklık sisteminin güçlendirilmesinin oldukça önemli olduğunu belirtti. Soğuk algınlığında vücut direncini artırmak için C vitamini takviyesinin kendini kanıtlamış bir destek tedavisi olarak kabul edildiğini belirten Ilıcalı, soğuk algınlığında sık görülen rahatsız edici bulgulardan olan baş ağrısı, kas ve eklem ağrısı ve ateşin giderilmesinde parasetamol içeren ağrı kesici-ateş düşürücü ilaçların kullanılabileceğini dile getirdi. Ilıcalı, antibiyotiklerin ise soğuk algınlığına etkisinin olmadığını, ancak soğuk algınlığına eklenen bakteriyel enfeksiyonların varlığında kullanılması gerektiğini belirtti. Ilıcalı şunları söyledi: "Soğuk algınlığından korunmak için dikkat edilmesi gereken diğer noktalar ise vücudun bağışıklık sistemini güçlendirmek için düzenli egzersiz yapılması, bol vitaminli beslenme, yeterli miktarda sıvı alınması, virüsün ilk temas noktası olan ağız ve burun boşluğunun nemli tutulması ve ellerin sık sık sabunla yıkanması gerekiyor."
<< Önceki Haber Mevsim değişiyor, nezleye dikkat Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER