[Safvet Senih yazdı] Beyin fırtınası tefekkür ister…

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Perşembe, Ağustos 27 2020
“Hassasiyetle dokunulması gereken şeylere, hassasiyetle dokunulmalı, yoksa solarlar.”

Safvet  Senih - Samanyoluhaber.com 
“Hassasiyetle dokunulması gereken şeylere, hassasiyetle dokunulmalı, yoksa solarlar.” (Üstad Hazretleri de diyor ki: ‘Senin mahiyetine öyle mânevî cihazlar ve lâtifeler vermiş ki, bazıları dünyayı yutsa tok olmaz. Bazıları bir zerreyi kendinde yerleştiremiyor. Baş, bir batman taşı kaldırdığı halde; Göz, bir saçı kaldıramadığı gibi; o lâtîfe, bir saç kadar bir sıklete, yani gaflet ve dalaletten gelen küçük hâlete dayanamıyor. Hatta bazan söner ve ölür. Mâdem, öyledir; hazer et, dikkatle bas, batmaktan kork. Bir lokma, bir kelime, bir dane, bir lem’a, bir işarette, bir öpmekte batma!  Dünyayı yutan büyük lâtifelerini onda batırma. Çünkü çok küçük şeyler var, çok büyükler, bir cihette yutar. Nasıl küçük bir cam parçasında; gök, yıldızlarıyla beraber içine girip gark oluyor. Hardal gibi küçük kuvve-i hâfızanda, senin amel sayfalarının ekseri ve ömür sayfalarının çoğu  içine girdiği gibi; çok, cüz’î küçük şeyler var, öyle büyük eşyayı bir cihette yutar, içine alır.)
Beyin fırtınası tefekkür ister. 
‘Onurum kırıldı, gururum rencide oldu’  diyorsun; senin onurun Kâ’be mi ki, kırılınca kıyamet kopsun!
Suyu çıkaran ne Hz. Musa ve ne de Hz. Musa’nın asâsı. Suyu çıkaran Allah’tır. Cehd ve gayretin neticesini Allah yaratır.
Geleceği kabule açık ve konuma saygılı insanlar yönlendirecekler. Bu mânâda açılan mekteplerin neyi ifade ettiği yirmi sene sonra anlaşılacak. 
Okuduklarımız hayatımızın ve tabiatımızın bir parçası olmalıdır. Böyle değilse, o okuma bir fantaziden ibarettir.
Nice matlaşmış ruhlar vardır ki, (büyük irşad) Kutuplarının hizmetine müyesser olmuşlardır. Sahabe Efendilerimiz hiç kendilerine takılmazlar. DİRİLMEYE  niyet etmiş bir insan kendi enkazı altında kalmaz. Nice belalar vardır ki, NİYET  ve  İHLÂSINIZLA onları belâ-yı haseneye çevirirsini

Bu haberler de ilginizi çekebilir