"Saray için Davutoğlu, halk için Kılıçdaroğlu"


Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Saraya hizmet eden bir başbakan istiyorsanız adres belli; Davutoğlu. Halka hizmet eden bir başbakan istiyorsanız adres belli; Kılıçdaroğlu. Yani Saray için çalışan Davutoğlu, halk için çalışan Kılıçdaroğlu. Ülkeye barış getirecek olan tek parti Cumhuriyet Halk Partisi'dir." dedi.

1 Kasım erken genel seçimleri kapsamında Zonguldak'ın Alaplı ilçesine gelen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, milletvekili adayları ve belediye başkanları ile halkın karşısına çıktı. Konuşmasına 7 Haziran seçimlerinde vatandaşın hiçbir partiyi tek başına iktidar yapmadığına dikkat çeken Kılıçdaroğlu, "7 Haziran'da seçim oldu. Vatandaş oyunu verdi. Ortaya çıkan tablo 'tek parti, diktatör, gerginlik istemiyorum' diyor vatandaş. 'Kendi aranızda anlaşın, doğur dürüst Türkiye'yi yönetin', diyor. 'Evlerde huzur olsun bereket olsun.' Bu mesajı en iyi okuyan parti biziz. Koalisyon kuralım. Amaç daha güzel bir Türkiye. Bölgesinde lider Türkiye. Yoksulluğun işsizliğin olmadığı bir ülke. Bölüşüm politikalarının iyi olduğu bir Türkiye. Koalisyonun kurulmasına kim engel oldu? Siz de biliyorsunuz, ben de biliyorum. Kaçak sarayda oturan zat koalisyonun kurulmasına engel oldu. Bir kişiye yetki veriyorsanız birinci parti kendi iradesini başka birisinin ipoteğine sokmuşsa o kişi bu ülkeyi yönetemez. Bize görev vermediler. Biz hükümeti kurardık. Adam gibi de yönetirdik. Biz ayrımcı bölücü değiliz. Biz toplumu ayırmayız. CHP iktidarında 78 milyona aynı gözle bakarız. Bir vatandaşın çocuğu işsizse iş bulacağız. Bize görev vermediler. Biz mağdur edebiyatı yapmayız. Biz yetkimizi kaçak saraydan değil biz yetkimizi milletten alırız." şeklinde konuştu.

"NE OLDU DA 7 HAZİRAN'DAN SONRA ÜLKE KAN GÖLÜNE DÖNDÜ?"

7 Haziran seçimlerinin ardından ülkenin neden kan gölüne döndüğünü soran Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: "Şehit yakınları ve gazilerimiz var. Her gün şehitlerimiz geliyor. İçimiz kan ağlıyor. Ne oldu da 7 Haziran'dan sonra ülke kan gölüne döndü? Kim buna yol açtı? Gelin 400 milletvekili verin dediler. 400 milletvekili vermezseniz ülke felakete sürüklenir dediler. Sorumlusu bu ülkeyi yönetenlerdir. Bu işin sorumlusu siyasilerdir. CHP'nin genlerinde Kuvay-i Milliye var. Hiç kimsenin ötekileştirilmesini istemeyiz. İnsan Allah'ın yarattığı en değerli varlıktır. Kimliğiyle yaşam tarzıyla bizimi başımızın tacıdır diyoruz. Hiçbir ayrım yapmıyoruz. Hangi kimlikten inançtan yaşam tarzını benimserse benimsesin CHP bütün vatandaşların sorunlarını çözmek zorundadır. Bana yetkiyi verin, ben 10, 15 yıl da istemiyorum. 4 yıl yetki istiyorum. 4 yıl yetki verin bu ülkeyi ayağa kaldıracağım. Bu işsizlik belasından kurtaracağım. Yoksulluk belasından kurtaracağım. Biz CHP'yiz. Alaplı'ya bakın. Bir belediye başkanı seçtiniz. Alaplı'ya ne yaptı bakın. Emin olun bölgenin merkezi haline getirdi. Bir de Türkiye'yi düşünün. Kardeş kavgasının olmadığı huzurun ve barışın olduğu bir Türkiye, bütün güzelliklerin olduğu bir Türkiye. Kadın erkek eşitliğinin kadınların güler yüzle sevgiyle çocuklarını okula gönderdiği bir ülke. Tam gün eğitimin olduğu çocukların öğretmenleriyle birlikte okulda öğle yemeği yediği bir ülke. Öğretmenlerin toplumun liderin kanaat önderi olduğu bir Türkiye."

"SURİYELİLER NİYE AVRUPA'YA GİDECEĞİZ DİYOR"

Dış politikaya da değinen Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: "Dış politikada barışın olduğu bir ülke. Türkiye'nin Ortadoğu'da, Kafkaslar'da, Avrupa'da çıkarlarının olması lazım. Narenciyeyi satamıyoruz Suriye, Irak, Rusya, İran almıyor. Eskiden bu ülkelere mal satardık. Milyonlarca dolar gelirdi. Şimdi kavga ediyoruz. Niye? 2 milyon 225 bin Suriyeli kardeşimiz oldu. Şimdi bir de onlara bakıyoruz. Şimdi Avrupa kapılarına dayandılar. Daha iyi bir hayat istiyoruz diyorlar. Mısır'a gideceğiz, Suudi Arabistan'a, Katar'a gideceğiz demiyor. Avrupa'ya gideceğiz diyor. Neden, insana değer veriyor, diyor. Hukuk insan hakları var, diyor."

"SEN ÇOCUK MUSUN?"

Halkın hükümete 13 yıl kredi açtığını kaydeden Kılıçdaroğlu, "Şimdi geliyorlar sizin önünüze, ben de merak ediyorum size ne söyleyecekler oy almak için. Dün bir baktım bizim seçim bildirgesini örnek almışlar, sizin önünüze gelecekler. 'Emekliye biz de para vereceğiz, efendim asgari ücreti biz de artıracağız', iyi de 13 yıldır niye yapmadın kardeşim. CHP söyledikten sonra mı aklın başına geldi. Çözüm süreci bitti batağa saplandın. Ne diyorlar? PKK bizi kandırdı. Sen çocuk musun. Sen devleti yönetiyorsun, PKK seni kandırdıysa başbakanlık koltuğunda senin ne işin var. Askerleri hapse attılar, Genelkurmay başkanını terörist diye hapse attılar. Biz sahip çıktık, 'Yapmayın, etmeyin, yazık günahtır bu memlekete, insanları suçsuz yere hapse atmayın' dedik. 'Sen bilmezsin' dediler. 'Biz o davaların savcısıyız.' Aradan süre geçti 'Orduya kumpas kurdular.' Ne oldu? 'Paralel bizi kandırdı.' Sen çocuk musun? Herkesin kandırdığı bir hükümet Türkiye'yi yönetebilir mi? Herkesin oyuncağı olan bir hükümet Türkiye'yi yönetebilir mi? Onun için diyorum bu seçim eski algılardan kurtulma düşünerek sandığa gitme seçimidir. Bizi böldüler, ayrıştırdılar. Türkiye hiçbir zaman bu kadar bölünmemişti. Komşumuzun kimliğini soruyoruz. Bakalım hangi kökenli? Arkadaşımızı soruyoruz, acaba inancı ne? Türkiye niye bölünüyor arkadaşlar? Kişinin inancı, kimliği kendisine aittir. Hangimiz annemizi, babamızı seçme özgürlüğüne sahibiz."

Ülkeye adaleti, hukuku getireceklerini kaydeden Kılıçdaroğlu, "Ayrılık gayrılık yapmayacağız. Zonguldak göç veren bir kent. Oysa burası emeğin başkenti. Çalışanların başkenti. İhmal ettiler. 13 yıldır ihmal ettiler. Dışarıdan kömür geleceğine bizim kömürümüzü çıkaracağız. Ülkemizde milyonlarca çocuğumuz aç ve işsiz. Niye yabancıların çalıştırılması hakkında kanun getirdiniz. Böyle bir kanun çıkarmadık derse o kanunu sizin önünüze koyacağız. Kavgadan, gerilimden uzakta duruyoruz. Millet tek partiyi iktidara taşımadı. O zaman koalisyon olacak. Avrupa ülkelerine bakın yarısından çoğu koalisyonla yönetiliyor. Ama olmaz bu dediler. Niçin olmaz. Çünkü dediler ki benim ağzımdan çıkan irade milli iradedir dediler. Biz de tam tersini söylüyoruz. Hükümet kurulsaydı asgari ücret 1500 olacaktır. 800 bin taşeron işçisi kadrolu olacaktır. Kurban Bayramı'nda emekliler ilk maaş ikramiyelerini alacaktı. Tüketici kredisi borcu ve kredi kartı borçlarına uygulanan faizlerin yüzde 80'i silinmiş olacaktı. Vatandaşı borç batağından büyük oranda kurtulacaktı." diye konuştu. CİHAN
<< Önceki Haber "Saray için Davutoğlu, halk için Kılıçdaroğlu" Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER