'Seçim Öncesi Durum Raporu' zorurunluluğu için kanun teklifi

CHP Grup Başkanvekilleri Engin Altay, Levent Gök ve Özgür Özel, 2003 tarihli ve 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu'na 'Seçim Öncesi Durum Raporu hazırlanması' maddesinin eklenmesi için kanun teklifi verdi.

Müşterek imza ile verilen kanun teklifinin gerekçesinde; parlamenter demokrasilerde ülkeyi merkezi ve yerel düzeyde yönetecek olan siyasi temsilcilerin belirli aralıklarla yapılan seçimlerle belirlendiğine dikkat çekilerek, "Seçimlerde yarışan adaylar arasındaki propaganda yarışının esasını mevcut durumun eleştirisi ve daha iyi ve daha fazla hizmet taahhütleri oluşturmaktadır. Bu yarışın sağlıklı bir şekilde yürütülebilmesi merkezi ve yerel yönetimler ile sosyal güvenlik kurumlarına ilişkin yürütülen proje ve faaliyetler ile mali varlık ve yükümlülüklerin sağlıklı bir şekilde raporlanmasına bağlıdır." denildi.

Gerekçede, Seçim Öncesi Durum Raporları'nın sağlıklı bir seçim propaganda ortamı sağlayacağına işaret edilerek şöyle denildi: "Demokrasilerde saydamlık ve hesap verilebilirlik iyi yönetimin (good governance) temel ilkeleri arasında yer almaktadır. Bunun sağlanabilmesinin temel dayanağı sağlıklı ve güvenli veri ve bilgiye kolayca ulaşmaktan geçmektedir. Ülkemizde ise sağlıklı ve güvenilir veriye ulaşmak çoğu zaman problem bazen de mümkün olmamaya devam etmektedir. Çoğu zaman veri ve bilgiye ihtiyaç duyan vatandaşlar, Bilgi Edinme Kanunu dahil, başka yollarla bunları sağlamaya çalışmaktadır. Oysa devlet iktidarı, muhalefeti ve vatandaşları ile herkesin devletidir. İktidarı elinde bulunduranların devlet imkanları ile elde ettikleri veri ve bilgileri muhalefet ve vatandaşlar için bir silah ve tehdit olarak kullanmaları demokrasilere değil diktatörlükle yönetilen ülkelere özgü bir anlayıştır. Ancak günümüzde ülkemiz, TBMM üyelerinin Anayasal hakkı olan yazılı soru önergelerinin bile cevaplandırılmayarak, TBMM'nin bilgi edinme ve denetim hakkının yok sayıldığı, bilim adamları ve vatandaşların ise hiç dikkate alınmadığı bir dönemi yaşamaktadır. Yerel yönetimlerde de durum farklı