Büyük Birlik Partisi (BBP) eski Genel Başkan Yardımcısı Ökkeş Şendiller, bugün yaşananlara baktığında Muhsin Yazıcıoğlu olayının suikast olduğuna artık daha çok inanmaya başladığını açıkladı. Güvenilir bir muhalefet olmadığı için alternatifsiz bir hükümet olduğunu ifade eden Şendiller, "Alternatifsiz olan hükümetler de diktaya doğru gider. Muhsin Yazıcıoğlu şehadetinin bu yönüyle operasyon olduğunu düşünüyorum." dedi. Şendiller, Cumhurbaşkanlığına danışman olan Yalçın Topçu'nun da 'Bana yapılan teklifler bu dedikoduyu çıkaranlara yapılsaydı dinlerini değiştirirdi' dediğini hatırlatarak, "Şimdi adama sormazlar mı? Bu dinini değiştirecek teklif neydi?" diye konuştu.

19. dönem Kahramanmaraş milletvekili ve BBP eski Genel Başkan Yardımcısı Ökkeş Şendiller, 28 Şubat, helikopter kazası ve ülke gündemine dair Cihan Haber Ajansı'na değerlendirmelerde bulundu. Şendiller, 28 Şubat'ın 'çok farklı bir uygulama' olduğunu söyledi. O günkü toplum içindeki ayrıştırmaların bugün daha fazla olduğunu kaydeden Şendiller, "Toplumun 28 Şubat'tan ders alarak bu kırgınlıkları ortadan kaldıracak bir baba şefkatine ihtiyacı var." ifadelerini kullandı.

Büyük Birlik Partisi Kurucusu Muhsin Yazıcıoğlu'nun 28 Şubat sürecinde öngörüsü olan açıklamalar yaptığını belirten Şendiller, "Yazıcıoğlu, o dönem 'Türkiye birilerinin dediği gibi İran olmayacak, Cezayir olmayacak ama etnik mezhep kökenine dayalı Baas, Suriye rejimini de buraya taşıtmayacağız' dedi. O sözü söyledikten sonra Türkiye'de birilerinin şafağı söktü. Bu Baas rejimi, etnik mesele nereden çıktı diye devletin kurumlarında da bu tartışıldı." şeklinde konuştu.

"DEVLETİN TEPESİNDEKİLERİ KANDIRMAYAN KİMSE YOK"

Şendiller, devleti yönetenlerin konuşurken toplumu 'cansız odun' yerine koyduğunu söyledi. "Kandırıldıklarını söylüyorlar. Devletin tepesindekileri kandırmayan kimse yok. Biz de bir yerde kandırıldık mı diye insanın aklına geliyor. 'Beni esas bu işleri yaptırmaya sevk eden danışmanlarım, bakanlarım kandırdı' demiyor. Devletin verdiği gücü ters çevirerek, zulme döndürerek yapmak en büyük problem." diye konuştu.

Yazıcıoğlu'nun helikopter kazasında hayatını kaybetmesini 'operasyon' olarak gördüğünü ifade eden Şendiller, şunları kaydetti: "Sözüne güvenilir, arkasında durulur bir adamdı. Dik duran, gerektiğinde kurşun gibi konuşan birisiydi. Şimdi şu yaşadığımız döneme baktığımızda ben bu işin suikast olduğuna daha çok inanıyorum. Niçin? Muhsin Yazıcıoğlu gibi bir liderin bugün olmaması lazımdı birileri için. Bu işin bir operasyon olduğunun delili bu. Arama kurtarma, aramama kurtarmamaya dönüştü. 3-4 günde bulamıyorsunuz. İlk gün devlet oraya ulaştı. Hem de 3 saat sonra ulaştı. Mahkeme devam ediyordu, yargılananlar vardı. Bundan birileri rahatsız oldu. Rahatsız olunca Ankara'dan 'bu dosyayı kapatın' talimat verdiler. Dosyayı Maraş'a gönderdiler. Dosyayı kapattılar."

"DİNİNİ DEĞİŞTİRECEK TEKLİF NEYDİ"

Şendiller, sözlerine şöyle devam etti: "Arkadaşların kimisi 'Muhsin Yazıcıoğlu şehidimizin hesabını sormazsam etek giyeceğim' diyordu. O partide Muhsin Yazıcıoğlu'nun koltuğuna oturan arkadaşlar nerede şimdi? Sarayda başdanışmanlar. O zamanlar Yalçın Topçu AK Parti'ye geçecek iddiaları vardı. Yalçın Topçu 'bana yapılan teklifler bu dedikoduyu çıkaranlara yapılsaydı dinlerini değiştirirdi' diyor. Şimdi adama sormazlar mı? Bu dinini değiştirecek teklif neydi?"

"BU DOSYAYI KAPATTIRMAYACAĞIZ"

'Bu dosyayı kapattırmayacağız' diyen Şendiller, "Ne olursa olsun. Yazıcıoğlu'nun bir operasyona kurban gittiğini millet de söylüyor. Kaza olabilir, netice ortaya çıksın. 50 tane dava açılsa, yargılama gelse hiç umurumuzda değil. Muhsin Yazıcıoğlu'nun bugün için olması lazımdı. Parti olarak oy alamadı ama BBP o gün için Türk milletinin 2. partisiydi. Bugün Türkiye iktidar problemi kadar muhalefet problemi var. Güvenilir bir muhalefet olmadığı için alternatifsiz bir hükümet var. Alternatifsiz olan hükümetler de diktaya doğru gider. Muhsin Yazıcıoğlu şehadetinin bu yönüyle operasyon olduğunu düşünüyorum." açıklamasında bulundu.

CİHAN