Trabzon’u bitirdiler

‘Yıldız’ diye alınan Marcelinho hiçbir şey oynamadan kasadan 1.5 milyon dolar çıkmasına yol açtı... Bunun yanı sıra Fatih Tekke gibi bir golcü kaybedildi. Para uğruna Milan Stepanov ve Ersen Martin de satılınca Trabzonspor zor durumda kaldı

Trabzon’u bitirdiler

İKİ yıl evvel devrenin son maçında kendi sahasında Ankaraspor’a karşı maçı 2-0 önde götürürken, tribündeki aklı selimin hepsi ‘Eğer maç böyle biterse Atay Aktuğ ve ekibi erken seçime gitmez’ diye düşünüyordu! Ama bu şekilde düşünen kulübünü gönülden seven insanların bilmediği ise kaderin ağlarını çoktan örmeye başlamış olduğu idi. Maalesef kaderin önüne geçmek mümkün olmuyordu! O gün karşılaşma Trabzonspor’un 3-2 mağlubiyetiyle bitince Atay Aktuğ kulübün önünü açmak için şahsiyetli davranarak seçime gitmek mecburiyetinde kaldı! O mağlubiyet ‘Trabzonspor’a 2 yıldız alıp, stadı yapacağım’ diyen, üstüne üstlük Türkiye’nin Başbakanı ile arkadaş olduğu iddia edilen bir hemşerimizi hiç zorlanmadan başkan yaptı! Ama seçildikleri günden sonra işler düşünüldüğü gibi gitmedi. Yıldız diye Alman ekibi Hertha Berlin’den alınan Brezilyalı Marcelinho hiçbir şey oynamadan 1,5 milyon dolar gibi bir miktarın Trabzonspor’un kasasından çıkmasıyla sonuçlandı. Yönetim bunu karlı bir alış veriş olarak gösterdi. Üstelik Fatih Tekke gibi bir golcüsünü kaybetti! Neticede geçtiğimiz sezon ligin ilk yarısında çok zor günler geçiren Trabzonspor ikinci devreye fırtına gibi girdi. Eldeki futbolcular Türkiye’nin en önde gelen futbolcularıydı. Büyük vaatlerle gelen Başbakan’ın arkadaşının (!) yönetimindeki Trabzonspor, ligi kendine yakışmayacak bir yerde bitirdi. Tarihinde ilk defa İntertoto’ya katılmak mecburiyetinde kaldı. 2007-2008 sezonunu anlatabilmek için çok kısa ve her olayı anlatmak istemediğim geçmiş sezonu da hatırlatmak gerekti! Daha ilk Avrupa maçında çok zorlu bir sezona başlanacağı görüldü. Trabzonspor’un çok rahat yeneceği takıma yenilince camia iyice gerildi. Bu gerginlik ligin ilk maçında kendini gösterdi. Galip götürdükleri Sivasspor karşılaşmasının son 30 saniyesinde bir taraftarın sahaya atlayıp Sıvasspor’lu futbolcuların üstüne koşmasıyla başlayan olayları durdurmak mümkün olamadı. Kazanılan maç, aylar sonra masa başında kaybedildi! Sezonun ilk haftasındaki Sivasspor maçının sıkıntısı koskoca bir devre boyunca Trabzonspor futbolcuları üstünde baskısını hep hissettirdi. Trabzonspor başkanı gerginliği azaltmak yerine, gerginlikle beslenmek yöntemini seçti. Bu gerginlik Türkiye’deki bütün müdafaa elemanlarını alarak şampiyon olacağını zanneden ve kriz yönetmekten uzak bir zihniyetin elinde, Trabzonspor’un günden güne erimesine sebep oldu. İstikrarlı olacağız uğruna teknik direktör değişikliğine de gidilmeyince de bu kanamanın önüne geçmek de mümkün olmadı. Değiştirilmeyen teknik kadro kolay maçların bitip zor karşılaşmaların ne zaman geleceğini iyi hesapladığını, kendisi için zamanlaması en güzel yerde istifa ederek göstermiştir. Böylece Trabzonspor yönetimi üç ay sonra genel kurulu varken teknik direktör arayışına girmek mecburiyetinde bırakıldı. Para uğruna santraforu Ersen Martin’i ve stoperi Milan Stepanov’u da satınca takım çok zor durumda kaldı. Puan olarak da iyi durumda olmayan Trabzonspor iddiasını kaybetti. Trabzonspor başkanı iki yıl evvel gelişini hazırlayan olayların kendi başına geleceğini anlayınca futbolcuların alacaklılarının dahi ödenemediği bir zamanda; tarihinin en büyük parasını vererek geleceği için en uygun bir ismi, yani Ersun Yanal’ı teknik direktör olarak Trabzonspor’un başına getirdi. Buna rağmen puan kaybının önüne geçmek mümkün olamadı. Çünkü Trabzonspor’un kadrosu inanılmaz kötü kurgulanmıştı! Mağlubiyetler devam etmesine rağmen Ersun Yanal ismi fırtına kopmasının önüne geçti. Geldiklerinden beri Trabzonspor’a yaşamadıklarını yaşatan yönetim, Trabzonspor’a yine bir ilk yaşatarak olağan kongreyi sudan bir sebeple ertelettirildi. Trabzonspor’un ismi bir kere daha şahsi ihtiraslar uğruna ayaklar altına alındı! Ve ikinci yarısı hemen başlayacak olan bir ligde Trabzonspor kimin tarafından yönetileceğini bilemeden rüzgara kapılmış şekilde yoluna devam ediyor! Hem de oynayan futbolcularına Ağustos ayından beri alacaklarını ödeyemeyen, buna rağmen transfer yapmak için dünyayı dolaşan bir anlayışla rüzgara kapılmış! Her gün gazete sayfalarında futbolcularının paralarını alamadıkları okunan bir camianın ligin ikinci yarısında nasıl sıkışacağı apaçık ortadadır. Koskoca bir ilk yarı Trabzonspor açısından kötü ve pahalı geçmiştir! Albayrak’a tarihi çağrı Senin dürüst ve Trabzonspor’u seven bir insan olduğunu biliyorum. Ancak bugüne kadar birçok yanlışın oldu. Bir an önce seçime git. Sana yakışan Trabzonspor’un önünü açmaktır. BAŞKAN Nuri Albayrak, senin dürüst ve Trabzonspor’u çok seven bir insan olduğunu biliyorum. Geçmişte seni çok eleştirdim. Bu gün de eleştiriyorum. Bu gidişle de eleştirmeye devam edeceğim. Bana göre bugüne kadar birçok yanlışın oldu. Bu yanlışların bir kısmında da günahın yok. Çünkü maçtan sonra uçağa atlayıp İstanbul’daki evine dönüyorsun. Trabzonspor buradaki yöneticilerin kontrolüne kalıyor. Yönetim Kurulu’ndaki arkadaşların da Trabzonspor’un ağırlığını kaldıramadığı için birçok yanlış yapıyor ve bu yanlışları sana doğruymuş gibi anlatınca başkan olarak da ekibini korumak durumunda kalıyorsun. Yanlış yönlendirildiğini anladığın günden itibaren yönetim kurulundan çok aile meclisinin kararlarıyla bu kulübü yönetmeye başladın. Çok tecrübeli olmadığından futbolun bütün birimleriyle kavga ettin. Bu yüzden Türkiye’deki insanların ikinci takımı olacak kadar sevilen Trabzonspor sevimsiz duruma düştü. Yönetiminin içinde sana karşı başkan olmayı düşünenleri görünce de aile meclisinize danışmanı bile neredeyse hoş göreceğim. Senden rica ediyorum. Nuri Albayrak’a yakışanı yap. Bir an önce seçime git ve lütfen Trabzonspor’un önünü aç. Neredeyse bütün futbolcuların alacaklarından dolayı serbest kalma ihtimalleri doğuyor. Ortada kulüp falan kalmayabilir. Aday olacaksan da listeni değiştir ve seçime gir. Bu senin en tabii hakkın. Genel kurul üyeleri en doğru kararı vermeyi bilmeseler de neticede bir karar veriyorlar. Sana yakışan Trabzonspor’un önünü açmaktır. Senden bunu rica ediyorum. Hak etmeyenlere bu formayı verme ERSUN Yanal, Fener maçından sonra ‘Bu kadroda değişiklik olacak’ dedin! Son haftalarda da bunu sıkça söylüyorsun. Ve de doğru söylüyorsun. Doğru atmaya çalıştığın her adımda beni yanında bulacaksın. Kendi fikirlerimi her platformda söyleyeceğim. Bazen ters düşeceğiz. Ama sadece Trabzonspor’un iyi olmasını istediğimi hiç unutma. Kafandaki transferleri yapamama ihtimalin çoktur ama buna rağmen inanılmaz yüksek fiyatlarla oynayan ve olmaması gerekenlere bu formayı verme! Trabzonspor’la ilgisini kes. Ufuk değil, Mondi gibi kaleci lazım! ERSUN Hoca!. Manisaspor’un kalecisi Ufuk senin öğrencin olabilir. Onu sen yetiştirmiş olabilirsin. Senden rica ediyorum bir an düşün hangi camianın hocasısın? Bu camia ne kadar büyük? Bu büyük camianın 24 sene bekleyen taraftarları senden ne istiyor? Acaba Trabzonspor’a acilen Mondragon, Cordoba gibi tecrübeli ve gençleri yetiştirebilecek stresi yüksek maçları alabilecek bir kaleci mi gerek, yoksa ilerde iyi olacağını umduğun kaleci mi? Eğer ‘Beklemeliyiz’ diyorsan ‘Elindekileri bekle’ derim! Ama ben olsam tecrübeli kaleci almaya çalışırım! SERDAR BALİ İlk yarıda Trabzonspor Trabzonspor-Sivasspor: 0-3 (H) G.B. Oftaş-Trabzonspor: 0-2 Trabzonspor-Çaykur Rize: 5-1 Bursaspor-Trabzonspor: 1-1 Trabzonspor-Ankaragücü: 0-0 Vestel Manisa-Trabzonspor: 1-1 Trabzonspor-Konyaspor: 1-0 Kasımpaşa-Trabzonspor: 0-0 Trabzonspor-Beşiktaş: 2-3 Kayserispor-Trabzonspor: 1-0 Trabzonspor-Ankaraspor: 2-1 Denizlispor-Trabzonspor: 2-0 Trabzonspor-Galatasaray: 0-1 Gençlerbirliği-Trabzonspor: 1-2 Trabzonspor-Gaziantepspor: 3-2 Trabzonspor-İstanbul BŞ: 2-1 Fenerbahçe-Trabzonspor: 3-2
<< Önceki Haber Trabzon’u bitirdiler Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER