İzmir'in Buca ilçesinde yaşayan Emine Akbaba isimli üniversite öğrencisi, telefonuna gelen “Ailemize hoş geldiniz. Sayın Emine Akbaba, üyelik işlemleriniz başarıyla gerçekleştirilmiştir” mesajıyla AK Parti ilçe teşkilatına üye yapıldığını öğrendi.  
GazeteDuvar'ın özel hberine göre, Mesajın ardından E-Devlet uygulamasına girerek parti üyeliği olup olmadığını sorgulayan Akbaba, AK Parti Buca İlçe Teşkilatı'nın aktif üyesi olarak göründüğünü öğrendi. Bunun üzerine AK Parti Buca İlçe Teşkilatı’nı arayarak üyeliğin kendi rızası ve bilgisi dışında yapıldığını söyleyen Akbaba, parti üyeliğinden istifa etti.
'Üyelik' SMS'ini aldıktan sonra AK Parti İlçe Teşkilatı’nı aradığını söyleyen Emine Akbaba yaptığı görüşmeyi şöyle aktardı: "Buca ilçe teşkilatını arayarak yetkili biri ile görüşmek istediğimi söyledim. AKP Buca İlçe Başkan Yardımcısı olduğunu söyleyen bir kadına herhangi bir üyelik başvurumun olmadığını, bilgilerimin nereden alınarak üye yapıldığımı sordum. Bunun üzerine sistemde bir hata olduğunu ve benim gibi 4-5 kişinin aradığını TC kimlik numaralarının karışmış olduğunu, E Devlet üzerinden istifa edebileceğimi söyledi.”

Rızası dışında yapılan üyelikle ilgili gerekli hukuki girişimlerde bulunacağını söyleyen Akbaba, “Daha önce basına sık sık yansıyan devlet eliyle bilgilerin AKP'ye verildiğini bir kez de kendi hayatımdan doğru görmüş oldum. Pandemi sürecinde Buca Kaymakamlığı'ndan yardım aldım. Bilgilerimin de oradan alındığını düşünüyorum. Ben de kendilerinden şikayetçi olacağımı belirttim. Gerekli hukuki girişimlerde bulunacağım” dedi.

 Üniversite öğrencisi Akbaba, 2017 referandumu sürecinde 'Cumhurbaşkanı'na hakaret' suçlamasıyla gözaltına alınmış ve tutuklanmıştı.

Akbaba, mahkeme salonları ile Recep Tayyip Erdoğan sayesinde tanıştığını belirterek, durum böyleyken AK Parti üyesi yapılmasına tepki gösterdi: “Liseli olduğum 2013 yılında üniversite giriş sıvalarını protesto ederek sınavsız üniversite talebi ile gerçekleştirdiğimiz eylemin ardından, attığımız bir slogan gerekçe gösterilerek hakkımda dava açıldı. O dönem başbakan olduğu için ‘Başbakana Hakaret’ suçlaması ile yargılandım. Ardından Ege Üniversitesi'ni kazanarak İzmir'e geldim. Üniversite okuduğum süreçte defalarca cumhurbaşkanına hakaret ettiğim gerekçesiyle gözaltına alındım. Yargılandığım otuza aşkın davanın 11'inden ceza aldım. Ege Üniversitesi'nde okuduğum süreçte 'politik halay çektiğim' ve 'Erdoğan'a hakaret ettiğim' gerekçesiyle toplam 10 dönem uzaklaştırma cezası aldım. 2017 ocak ayında İzmir Emniyeti'nin baskısı sonucu ‘Cumhurbaşkanına hakaret’ suçundan yargılandığım davalar olduğu gerekçesiyle KYK yurdundan atılarak kredim kesildi. 2017 referandumunda da hiçbir delil olmamasına rağmen sadece polis tutanaklarına dayanılarak 'Erdoğan'a hakaret' gerekçesiyle tutuklandım. 3 ay tutuklu kaldım.”