“Ben Ekmeksiz yaşarım hürriyetsiz yaşayamam”

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Pazartesi, Nisan 27 2020
Merak ettim, Üstad Bediüzzaman bu sözü nerede, ne zaman söylemiş?

1940’lı yıllar. Tek parti, Milli Şef dönemi.

Denizli Ağır Ceza Mahkemesi 15 Haziran 1944’te Bediüzzaman’a beraat kararı vermiş. Üstad bir süre Denizli’de kaldıktan sonra polis refakatında Afyon’un ilçesi Emirdağ’a sevk ediliyor.

Beraatten sonra ne beklersiniz?

Özgürlük değil mi?

Ama tek parti ve zulüm varsa öyle olmuyor! Tıpkı bugünkü mahkemeler ve keyfi uygulamalar gibi!

Bediüzzaman Emirdağ’da ağır tecrit altında. Kimse ile görüştürülmüyor. Şöyle anlatıyor:

“Evet şimdiki vaziyetim hapisten çok ziyade sıkıntılıdır. Bir günü bir ay hapsi münferit kadar beni sıkıyor. Bu gurbet ve ihtiyarlık ve hastalık ve yoksulluk ve zafiyetle kışın şiddeti içinde her şeyden men edildim. Bir çocukla bir hastalıklı adamdan başka kimse ile görüşmem.

Evet beni her şeyden tecrid etmek işkenceli bir azap ve katmerli bir zulümdür ve bu millete garezli bir hıyanettir.

En ziyade muhtaç olduğum ve hayatımda en esaslı düstur olan hürriyetimdir. Ben ekmeksiz yaşarım hürriyetsiz yaşayamam. “
(27. Mektup)

Emirdağ’da tecritte olduğu halde; on gün içinde Afyon Valisi ve Emniyet müdürü ve cumhuriyet savcısı 5 defa ilçeye geliyor. Onu takip edenlere ilave 5 polis hafiyesi daha görevlendiriliyor.

Helikopterler kaldığı yerin üzerinden sürekli uçuruluyor.

Postaneye mektuplarının müsadere edilmesi emri veriliyor.

Evine baskın yapılıyor, kapı kırıl

Bu haberler de ilginizi çekebilir