Türkiye'de yaşanan yaman çelişki

Türkiye yeni dönemde yeniden hukuk icat ediyor. Hukuk devleti gitmiş yerine bir iki kişinin dudağının arasındaki düzen gelmiş.

Suçu ispat edilene kadar ,SUÇSUZ !...

Hukuk devletinde olmayan suçlar edildiği gibi İnsanlar olur olmaz ithamlarla işlerinden oluyor, gözaltına alınıyor takibata uğruyor. Bazı aklı evvel iktidar yanlısı kalemlerde bu düzenin iyi bir şey olduğunu vatandaşa satmaya çalışıyor. SamanyoluHaber.Com yazarı Sinan Aydın köşesinde Türkiye'de yaşanan Hukuk Garabetini yazdı. 


Suç duyurusunda bulunuyorum - Sinan Aydın

 
15 Temmuz Darbe girişimi bahane edilerek başlatılan tasfiye operasyonunda tam bir hukuk katliamı yaşanıyor. Normal zamanda alkışlanacak davranışlar yüzünden insanlar örgüt üyeliği suçlamasıyla gözaltına alınıyor, sorgulanıyor, hapse atılıyor.

Bir de yapılan soruşturmaların hukuki olduğunu göstermek için komik komik gerekçeler bulunuyor. Ya bu kadar insanı hangi gerekçe ile tutukluyor diye merak ederken İktidarın yandaş kalemleri yapılanları haklı göstermek için garip garip yazılar gerekçeler yazıyor. 'Merdi kıpti şecaat arz ederken sirkatin söyler.' atasözü gibi hukuksuzluk yaptıkları itiraf ediyorlar.

Varlığını iktidara yalakalık yapmasına borçlu olan bir kalem sanki çok büyük bir hukuki değerlendirme yapıyor gibi soruşturmaların 'Hukuk devleti kuralları içinde ­, adalet içinde kalarak, suçlularla masum insanları ayırarak, bir tek masumu bile mağdur etmeden bu soruşturmayı tamamlamak zor ama gerekli bir iş' demiş . Ve 12 madde ile insanların suçlandıkları maddeleri sıralamış .

Zaman Gazetesi, Bugün Gazetesi'ne abone olmak, kapatılan okullarda­, dershanelerde ve etüd merkezlerinde çocuklarını okutmak; Kapatılan Bank Asya'da hesap açmak, Aktif-­Sen gibi sendikalara üye olmak ,bazı vakıf ve derneklere üye olmak örgüt üyeliği delili için yeterli olacakmış . Bir de yazdıkları gerekçeleri haklı göstermek için 'Soruşturmada görevli yetkililer sadece ihbarlara bakarak iş yapmıyorlar. Kılı kırk yarıyorlar. Tüm bu titizlenmelere rağmen iş yükü sebebiyle hatalar yapılabilir' diye eklemiş.

Hangi hukukta devletin izni ile açılmış ve faaliyetine devam eden bir Bankaya para yatırmak ,kredi kartını almak suç olur? Eğer bu banka örgüt bankası olduğu kanaati varsa o dakikada kapanması gerekmez mi?

Milli Eğitim Bakanlığı tarafından faaliyetlerine devam için izin verilen bir okulun kim yasa dışı bir okul olduğuna karar verebilir? Veya kim çocuğunun okulu üzerinden suçlanabilir?

Yasal olarak savcılık denetiminde çıkartılan bir gazeteyi almak hangi hukuk düzeninde suç olabilir? Normalde yasaklanmış bir yayını bile okumak suç değilken...

Bir de 1 Ocak 2014'ü tarih bellirlemişler. Bu tarihten sonra bu kurumlarla ilişkili her kesi örgüt üyeliğinden yargılamak için kesin delil gibi sunuyorlar.

BENDE SUÇ DUYURUSUNDA BULUNUYORUM

Türk Ceza Kanunun 2. maddesi 
1) Kanunun açıkça suç saymadığı bir fiil için kimseye ceza verilemez ve güvenlik tedbiri uygulanamaz. Kanunda yazılı cezalardan ve güvenlik tedbirlerinden başka bir ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunamaz.
2) İdarenin düzenleyici işlemleriyle suç ve ceza konulamaz.
3) Kanunların suç ve ceza içeren hükümlerinin uygulanmasında kıyas yapılamaz. Suç ve ceza içeren hükümler, kıyasa yol açacak biçimde geniş yorumlanamaz.

Hukuk kesin kurallarla bellidir. Her şey Anayasa, kanun ve yönetmeliklerle yürütülür. Hukuk devletinin birinci şartı budur.
Şimdi yeniden hukuk icat etmekte ne oluyor. Hukuk düzeni içerisinde işleyen kurumlarla ilişkili olduğu için niye suçlamalar yapıyorsunuz. 
Peki para yatırıldığı için örgüt üyeliğine karine teşkil edilen bankayı resmen faaliyetine izin veren kim? 

Bu banka kapandı da, merdiven altında mı bu hesapları kabul etti?

Çocuğu bir okulda okuduğu için örgüt üyesi diye tutuklanan babanın suçu var da, bu okulun faaliyetine izin verenlerin hiç mi suçu yok? Peki Bu okulların verdiği karneler, diplomalar geçerli değil mi?

Bu söylediklerimi dernekler, vakıflar için de çoğaltabiliriz. Bu müesseselerin kapısına 'Örgüt' diye yazdınız da, insanlar zorla mı kayıt oldu?

Yoksa bu insanlar devlete güvendiler de onun mu ceremesini çekiyorlar?

Ben şimdi buradan suç duyurusunda bulunuyorum. Bu kurumların faaliyetlerine izin veren, vatandaşını kandıran Başta Bakanlar Kurulu olmak üzere bütün devlet yetkilileri yargılansın.

Eğer daha önce yaptığınız doğruysa bırakın günahsız insanlara zulmetmeyi. Daha önceki yazımın sonunda söylediğim gibi. Hukuksuzluk yapanlar, zulmedenler, zulmü alkışlayanlar mutlaka yargılanacak . 

Benden söylemesi...
<< Önceki Haber Türkiye'de yaşanan yaman çelişki Sonraki Haber >>
ÖNE ÇIKAN HABERLER