Uludere'de geçen dokuz yıl: "Tek bir kişi yargılanmadı"

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Pazartesi, Aralık 28 2020
Şırnak’ın Uludere ilçesine bağlı Ortasu (Roboski) köyünde 34 kişinin yaşamını yitirdiği uçak bombardımanının üzerinde 9 yıl geçti. DW Türkçe'ye konuşan aileleri en çok yaralayan tek bir kişinin bile yargılanmaması.
"Her gün yas tutuyor, ağlıyoruz. Her gün, bugün katliam yapıldı gibi onların cenazeleri gözümüzün önünde. Adalet sağlansın, barış gelsin istiyoruz. Bunu suç olarak kabul ediyorlar. Roboski şehitleri gündeme gelmesin istiyorlar. Yaşadığımız sürece şehitlerimizi unutmayacağız."

Şırnak’ın Uludere ilçesine bağlı Ortasu (Roboski) köyündeki bombardımanda ölen Mehmet Ali’nin annesi Fadile Tosun bu sözlerle, bir daha eski yaşantılarına dönemediğini anlatıyor. Fadile Tosun dokuz yıl boyunca her sabah uyandığında çocuğunun mezarıyla  yüzleşiyor. Çünkü evi mezarlığın tam karşısında. Oraya ev yapmalarını Mehmet Ali istemiş. Bombardımanın oğluyla birlikte hayallerini de alıp götürdüğünü anlatıyor. Evlilik hazırlığındaki oğlunun hayalinin öncesinde ev ve araba almak olduğunu anlatıyor. Mehmet Ali olaydan iki gece sonraki yılbaşını Roboski'nin geleneklerine göre kutlamak istiyormuş. O gün kaçağa gitme nedeni de yılbaşı harçlığı çıkarmakmış. 

Mehmet Ali’nin babası Zeki Tosun hakkında üç ayrı dava açılmış. Tosun'a göre, bu davalar "Roboski'yi konuştuğu için" açıldı. Sadece adalet istediklerini söyleyen Tosun, "Biz çok acılıyız. Adalet bize geleceği yerde bizi yargılıyor, suçluyorlar. Roboski'ye bu ihanetin neden yapıldığını bilmek istiyoruz. Bugüne kadar ne devletten, ne hükümetten, ne adaletten bir şey görmedik" diyor.

Ölüm sessizliği devam ediyor
Olayın üzerinden 9 yıl geçti. Köyde matem halen devam ediyor. O günden beri düğün yapılmıyor, rengârenk yöresel kıyafetler giyen kadınlar, siyah giysilerini hiç çıkarmıyor. Cadde ve sokakları genellikle boş olan köyde ölüm sessizliği var. Irak sınırında alınan güvenlik önlemleri nedeniyle artık kaçağa gidilemiyor. Tarım ve hayvancılığın olmadığı bölgede, köylüler kaderleriyle baş başa kaldı. İşsiz gençlerin bir kısmı korucu olmayı kabul etti, kalanı da batıya göç etti.

Bu haberler de ilginizi çekebilir