Vakit Nimeti

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Pazartesi, Kasım 25 2019
Kucak dolusu nakit harcasak, geriye getiremiyeceğimiz vaktimizin kıymetini iyi bilmeliyiz.
MEHMET ALİ ŞENGÜL 
    Naktimizi (servetimizi) boşa harcamadığımız gibi, vaktimizi zâyi etmemede de hassas olmalıyız. Telâfisi mümkün olmayan vaktimizi boşa zâyi etmemeli, ileride bizi utandıracak günahla kirletmemeye gayret etmeliyiz. Yoran ve usandırıcı bir işten, dinlendirici yeni bir işe devam ederek vaktimizi değerlendirmeliyiz.

    İmam Ebu Yusuf , kitap okumayı yani ilimle meşgul olmayı meşguliyetlerin en değerlisi olarak görmekte, hatta ölürken bile ilmi mesele müzâkere ederken ölmeyi dilemektedir.

   Büyük âlim Hammad bin Seleme; ya namaz kılar, ya hadis anlatır, ya da Kur’an dersi verir, vaktini böyle değerlendirirdi. Nitekim vefatında namaz kılarken secde anında ruhunu Rahman’a teslim etmişti.

   Hasan Basri hazretleri, Sahabe Efendilerimizin dakikalarını bile boşa harcamadıklarını anlatır ve şöyle derdi: ‘Sizin paranızı boşa harcamaktan kaçındığınızdan çok daha fazla, vakitlerini zâyi etmekten uzak duruyorlardı.‘

   Basra’nın büyük âlimi Abdullah bin  mir’e bir dostu; ‘Biraz vakit ayırda sohbet eder, vakit geçiririz‘ deyince o zat; ‘Tut güneşi gitmesin! Seninle oturup havadan sudan konuşup vakit geçirelim. Güneş durmuyor gidiyor; ya vakti durdur veya akıp giden vaktimizi değerlendirelim‘ demiştir.
    Efendimiz (sav);  ‘İki nimet vardır ki insanlar kıymetini bilmiyorlar. Biri, sıhhat(sağlık), diğeri ise, boş vakitdir‘ (Buhari, Tirmizi) buyurmuşlardır. Allah Teâla’nın insanoğluna bahşettiği dünyevî nimetlerin en büyüklerinden ikisi sağlık ve boş vakittir. İnsan bunları rıza-yı ilâhi istikâmetinde kullanmasıyla hem dünya, hem de ahiret mutluluğuna ulaşırken, yine bu iki nimeti yanlış yerde kullanmasıyla ahiret cihetiyle büyük bir vebalin altına girdiği gibi, dünya cihetiyle de peç çok sıkıntılara düçar

Bu haberler de ilginizi çekebilir