Baykal, Hürriyet ve Şemdinli


Şemdinli olayı patlak verdiğinde Deniz Baykal CHP Genel Başkanı idi. Ergenekon Davası’nda avukatlığa soyunan Baykal, Şemdinli İddianamesi’ne de kafadan tavır almış “Bu savcıyı aşan bir iş” değerlendirmesi yapmıştı. Baykal, iddianamenin Genelkurmay Başkanı olması beklenen dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın önünü kesmek amacıyla kasıtlı hazırlandığı iddiasındaydı. Ergenekon Davası’nda olduğu gibi medya desteği de hazırdı adı da Hürriyet gazetesiydi. Hürriyet’in Genel yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök iddianame için ‘’İddianameye bakınca, bu tür ideolojik değerlendirmelerin hukuka ne kadar zarar verdiğini görüyorum. Türkiye, bir savcının yol açtığı bu tartışmanın bedelini ağır ödeyecektir’’ diye yazıyordu. Yazının yayınlandığı gün Hürriyet Gazetesi’nde ‘’Van Cumhuriyet Savcısı Ferhat Sarıkaya’nın asıl bombaları iddianame içine soktuğu ortaya çıktı’’ diyen bir haber yayınlanıyor, haberde Baykal’ın ‘’Orduya karşı darbe girişim var’’ sözlerine yer veriliyordu. Hürriyet haberlerine bu minvalde devam ediyor ve art arda şu haberleri yapıyordu: HSYK savcıya soruşturma açılmasını istiyor, HSYK’ya olaya el koysun daveti, Yargıtay ve Danıştay başkanları: Bu iddianameyi tasvip etmek mümkün değil... Sonuçta Baykal ve Hürriyet’in dediği oldu, Sarıkaya hakkında soruşturma açıldı ve avukatlık yapma hakkı bile elinden alınarak meslekten ihraç edildi. Aynı Hürriyet ve Baykal, Sarıkaya’ya mesleğe dönüş yolu açacak 12 Eylül referandumuna da karşı çıktılar ve yine kaybettiler. Gazetelerde Büyükanıt’ın Şemdinli davasında şüpheli sıfatıyla ifade verebileceğini okuyunca bu dönemi hatırladım. Hukukun üstünlüğü, basın özgürlüğü diye bağıranların kimin üstünlüğünü istediği, neye özgürlük talep ettiğini bir daha görün istedim. Derin devlet yapılanmasını ortaya çıkaran her olayda medya-siyaset ittifakını görmek ve doğru okumak lazım. Ergenekon Davası’nın kimleri, neden rahatsız ettiğini böylece daha iyi anlarsınız. Siparişle manşet yapılır! Tevekkeli değil, Fenerbahçe şampiyon oldu, Aziz Yıldırım, Doğan Medya Center’dan ayrılmaz hale geldi. Hürriyet’e, CNN Türk’e röportajlar gırla gitti. Meğerse, bayağı kankalarmış ve gazetenin Fenerbahçe’nin şampiyonluğunda ciddi katkısı varmış. Yıldırım sipariş eder, Hürriyet de manşete çakarmış. Kim bilir, kimler neler sipariş etti ve manşetler nasıl patladı bugüne kadar. Kızmayın, kızarsanız basın özgürlüğü çiğnenir; basının siparişle manşet yapma özgürlüğü de olmalı. Bazen Büyükanıt sipariş verir, bazen Aziz Yıldırım... Bırakın bayram gazetesini Birincisi kimsenin esamesini okumadığı Gazeteler Cemiyeti niye yapıyor bu bayram gazetesini. İkincisi, kimsenin okumadığı yazıların yayınlandığı, el ucuyla yapıldığı için tel tel dökülen bir ürün oluyor bayram gazeteleri... Üçüncüsü gazete tirajları... Gazetelerin tirajlarını korumak için avuç dolusu para harcadıkları bir dönemde yayına ara vermek, daha fazla para harcamak anlamına gelir. Dördüncüsü, böyle bir tablodan 3 gün tatil yapacağım diye sevinen gazete çalışanları zarar görür...
<< Önceki Haber Baykal, Hürriyet ve Şemdinli Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER