İntihal Hakkında

Mehmet Yekta Eraltay

Mehmet Yekta Eraltay

06 Şub 2018 12:13
  • Yıllar önce doktora yapmak için ABD'ye yola çıkmadan önce yaptığım veda ziyaretleri sırasında -şimdilerde doçent olan- bir hocamız bana 'eğer oralarda güzel dergilerde yayın yapacak olursan, benim de adımı yaz, sana buralarda yardımcı olalım' demişti. Sanki normal bir konuşmaymış gibi, çok şaşırmıştım. Ben de 'ben eğitim bilimlerinde çalışma yaparım, püre matematik bana pek uymaz. Hele ki sizin çalıştığınız konularda çalışmam hiç olmaz, haliyle sizin işinize yaramaz benim çalışmalar' demiştim. O da bunun problem olmayacağını bu durumun kendisine 'sayı olarak, hem de uluslararası katkı' yapacağını söylemişti. Tabii ki benden umduğunu bulamadı. Yıllar sonra basında da patlak veren 'WCES' isimli web portalında yapılan yayınlarla alakalı haberde ismini görmüştüm. Bilenler bilirler 'WCES' pek akademik özgünlüğe önem vermeyen, her önüne gelen makaleyi para karşılığı basan bir portal. Bir de 'Hadronic Journal' var ki hocamızın oralarda da yayınları var.

    İntihal ve hak edilmemiş akademik kredi almayı daha kariyerimin başında diyebileceğim günlerde böylece tanımış oldum. Bir ara Türkiye'den bir hocamız doçent olmak için -ki şimdilerde doçenttir kendisi- uluslararası bir makale yayımlaması gerektiğini ve ekte gönderdiği makaleye hakemlik yapıp yapamayacağımı sormuştu. Ben de yardımım olur belki diyerek makaleyi okumaya başladım, gördüm ki, kes yapıştır yapılmış bölümler oldukça fazla. Ben bunları kaynakları ile birlikte tespit edip kendisine geri gönderdim. Böyle bir makaleyi hatırı sayılır bir dergide yayımlamasının mümkün olmadığını ve yaptığım düzeltmeleri yeniden gözden geçirmesini kendisine salık verdim. Bir daha geri dönmedi, sonra öğrendim ki doçent olmuş.

    Yine böyle hakemlik yapmak için önüme gelen bir makaleyi okurken yapılmış yorumların çok zayıf hatta zamanı geçmiş olduğunu gördüm. Kullanılan kaynaklar çok eski tarihliydi. Cevaplanmaya çalışılan araştırma sorusu artık bayatlamış bu sorunun ikinci hatta üçüncü nesil versiyonlarının çözümlerinin yapılması gerekli idi. Ben de durumu editör arkadaşa kapsamlı şekilde bildirmiştim, hatta böyle bir makale yazmak isteyen bir akademisyenin okuması ve anlaması gerekli kitap ve yayınları da ardından peşi sıra göndermiştim. O editör arkadaş bir daha bana hakemlik yapmak için makale göndermemişti.

    Ülkemiz akademisyenlerine bildiğim ölçüde yardımcı olmaya çalışırken yapılan araştırmaların kalitesi, yöntemi, yayımı, yayımlanan derginin kalitesi, vs. gibi konular problem olarak karşıma çıkmaya başlamıştı. Hatta Türkiye'den gelen bir grup etkili ve yetkili ahaliye yaptığım bir sunumda 'ülkemizde yapılan tezlerin bir çoğuna ben inanmıyorum. Uluslararası kabul görmüş akademik ahlak kuralları takip edilmiyor' demiştim. İtiraz eden olmamıştı. O günlerde ülke sınırları içerisinde olmadığım için ulaşabileceğim veri sınırlı idi. Ama artık elimizde Boğaziçi Üniversitesi (http://bepam.boun.edu.tr/)'nin hazırlamış olduğu bir rapor var. Bu rapora göre ülkemizde yapılan doktora tezlerinin yüzde 28.5'i orijinal değil, yani etrafınızda gördüğünüz ve Dr. ünvanı olan her üç kişiden biri ünvanını hak ederek almamış. İntihal oranında ise durum daha vahim "yüksek lisans ve doktora tezlerinin yüzde 34’unde “ağır intihal” [var]. Vakıf üniversitelerinde intihal oranı yüzde 46 seviyesine çıkarken kamu üniversitelerinde bu oran yüzde 31" şeklinde. Yani yine etrafınızda gördüğünüz Dr. ünvanlı kişilerin nerede ise yarısı diyeceğim -biraz abartı olacak- unvanını 'çalarak' elde etmiş. Bunları söylediğim etkili yetkili grubun neden itiraz etmediğini anlamış oldum.

    Kıssadan Hisse Yorum: BEPAM'ın yaptığı çalışma yapılalı herhalde iki sene olmuştur. Bu konu ancak 18 Aralık 2017 tarihinde burada http://www.bulten.gen.tr/haber-akademik-hirsizlik-turkiye-nin-intihal-tablosu-22509.html haber oldu. Daha önce haber yapan gazeteler de vardı-haklarını yemeyelim. Enteresandır habere konu çalışma BEPAM'ın websitesinde yok yada ben bulamadım.

    Mehmet Yekta Eraltay
    06 Şub 2018 12:13
    YAZARIN SON YAZILARI