Yedek Üye'den HSYK'ya: 'Kaç HSYK kaç' denmeden hukuktan yana olun

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Pazar, Ekim 18 2015
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Yedek Üyesi Hakim O.G., hukukun üstünlüğünün tesisinde en önemli sorumluluğun hukukçuların, özellikle yargı kurum ve kuruluşlarının omuzları üzerinde olduğunu belirtti. Yedek üyesi olduğu HSYK'yı eleştiren Hakim O.G., "HSYK icraatları ile sadece bazı hakim ve savcılara ayrımcı, nefret suçu oluşturabilecek yaklaşımlarda, kararlarda bulunmakla yetinmedi. Yargı eliyle, farklı düşünen yazılı, görsel basının, sivil toplum örgütlerinin, iş dünyasının, sosyal medya kullananların, hak ve özgürlüklerinin kısıtlanmasına sebebiyet verdi." dedi.
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Yedek Üyesi Hakim O.G., hukukun üstünlüğünün tesisinde en önemli sorumluluğun hukukçuların, özellikle yargı kurum ve kuruluşlarının omuzları üzerinde olduğunu belirtti. Yedek üyesi olduğu HSYK'yı eleştiren Hakim O.G., "HSYK icraatları ile sadece bazı hakim ve savcılara ayrımcı, nefret suçu oluşturabilecek yaklaşımlarda, kararlarda bulunmakla yetinmedi. Yargı eliyle, farklı düşünen yazılı, görsel basının, sivil toplum örgütlerinin, iş dünyasının, sosyal medya kullananların, hak ve özgürlüklerinin kısıtlanmasına sebebiyet verdi." dedi.

Hakim O.G., hakim ve savcıların fikir, düşünce ve eleştirilerini paylaştığı 'adalet.org' adlı sitedeki yazısında, yedek üyesi olduğu HSYK'yı ve çalışmalarını eleştirdi. HSYK üyelerine, "Kendileri yaptıkları tayin, yetki değişimi, açığa alma, ihraç, tutuklanma yolunun açılması gibi kararlarının ulusal, uluslararası bağlayıcı hukuk normlarına aykırı olduğunu iyi bilmekte." dedi. HSYK'nın sadece bazı hakim ve savcılara ayrımcı, nefret suçu oluşturabilecek yaklaşımlarda, kararlarda bulunmakla yetinmediğini vurgulayan O.G., ayrıca yargı eliyle, farklı düşünen yazılı, görsel basının, sivil toplum örgütlerinin, iş dünyasının, sosyal medya kullananların, hak ve özgürlüklerinin kısıtlanmasına sebebiyet verdiği kaydetti.

O.G., gelinen noktada farklı düşünen toplumun her kesimi için artık 'dut zamanı, tut zamanı' uygulanmaya başlandığını vurguladı. O.G. şöyle dedi: "Çocuğun, avukatın, gazetecinin, yazılı, görsel basında, sosyal medyada ifade açıklaması, 'hukuken suç teşkil edip etmediği tartışma konusu iken, delillerin karartılması, kaçma ihtimali yokken tutuklama koşulları oluşmamışken' göz altına alınması, tutuklanması, televizyon kanallarının yayınının engellenmesi, hukuken izahtan varestedir. Hakkın, farklı düşünenlere tanınmaması, fakat kendi gibi düşünenlere sınırsızca tanınması, belli bir siyasi görüşün önünü açacak hukuk dışı kararlar, müdahaleler ülkemizi uluslararası alanda zor duruma düşürmekte." O.G., siyasi iradenin hoşuna

Bu haberler de ilginizi çekebilir