Yediklerimiz genetik hastalıklarımızı önleyebilir mi?

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Pazar, Ekim 26 2025
Samanyoluhaber.com yazarlarından Esra Büyükcombak yeni köşe yazısında dikkat çeken bir soru sordu: "Yediklerimiz genetik hastalıklarımızı önleyebilir mi?" İşte dikkat çeken bu sorunun cevabı...
Vücudumuzda trilyonlarca hücre, mükemmel bir uyum içinde çalışır. Her hücrenin içinde, nasıl davranacağını belirleyen bir talimat kitabı bulunur: genler. Bu genler, DNA’mızda yer alan ve hücrelerimizin ne zaman ne yapacağını yönlendiren bilgi parçacıklarıdır. Genlerimiz, bedenimizin işleyişine dair birer “yol haritası” olarak görev yapar. Saç rengimizden göz şeklimize, bağışıklık gücümüzden metabolizma hızımıza kadar birçok özelliğimiz bu haritaya göre şekillenir.

Peki, soframızdaki yemeğin, bu yol haritasını etkileyebileceğini hiç düşündünüz mü? Aslında çoğu zaman beslenmeyi yalnızca açlığı gidermek veya enerji toplamakla ilişkilendiririz. Oysa vücudumuzun her hücresinde son derece etkili bir sistem işler. Genlerimizin nasıl çalışacağını belirleyen bu sistem, yaşam tarzımız ve beslenme biçimimizle yakından ilişkilidir.

Ama dikkat! Genlerimiz değişmez bir talimat kitabından oluşmaz; çevresel faktörler, yaşam tarzı ve beslenme gibi seçimlerimizle bu haritada bazı yollar açılıp kapanabilir. Yani DNA’larımız, nasıl çalışacaklarına dair talimatları taşırken, onların “yolunu açıp kapatmak” bizim elimizdedir. Özellikle bazı besinler, genlerin aktif veya pasif hale gelmesinde doğrudan rol oynar. Yani yediklerimiz, sadece besin değeriyle değil, genlerimizin işleyişini yönlendirme gücüyle de hayatımızı şekillendirir. Hatta bir saatli bombanın kablosunu kesmek gibi etki ederek, hastalık geninin çalışmasını engelleyebilirler.

Genetik mirasımızı anne ve babamızdan alırız. Saç rengimizden göz şeklimize, metabolizmamızın hızından hastalıklara yatkınlığımıza kadar birçok özelliğimiz bu mirasla taşınır. Ve bu mirasın nasıl işleneceğini, yani hangi genlerin açılıp hangilerinin sessiz kalacağını belirleyen mekanizmaya epigenetik denir. Beslenme tarzımız, maruz kaldığımız stres, uyku düzenimiz, hatta çocuklukta yaşadığımız travmalar epigenetiği etkiler. Bu etkiler, genlerimizin sesini açıp k

Bu haberler de ilginizi çekebilir