14 Kasım Dünya Diyabet Günü

14 Kasım Dünya Diyabet Günü -Trabzon Halk Sağlığı Müdürü Hamzaoğlu: Diyabet müdahale edilmediği takdirde vücudun hemen hemen bütün organlarını etkileyebilmektedir


TRABZON (A.A) - Trabzon Halk Sağlığı Müdürü Köksal Hamzaoğlu, diyabetin müdahale edilmediği takdirde vücudun hemen hemen bütün organlarını etkileyebildiğini bildirdi.
     Hamzaoğlu, yaptığı yazılı açıklamada, diyabetin pankreasın yeterli insülin üretememesi veya vücudun ürettiği insülini etkili bir şekilde kullanamaması sonucu oluşan, ömür boyu devam eden kronik ve insülin üreten hücrelerin azalması ile devam eden bir hastalık olduğunu belirtti.
     Normal metabolizmada besinlerin, vücudun başlıca yakıtı olan glukoza dönüşmek üzere bağırsaklarda parçalandığını ifade eden Hamzaoğlu, şunları kaydetti:
     Daha sonra bu glukoz bağırsaklardan kana geçer ve kandaki şeker düzeyi yükselmeye başlar. Sağlıklı bireylerde kana geçen glukoz pankreastan salgılanan insülin hormonu yardımıyla hücrelerin içine taşınır. Şayet insülin hormonu vücudumuzda olmazsa ya da etkisi bozulmuş ise şeker hücrenin içine taşınamayacağı için, glukoz kanda artarak şeker hastalığı dediğimiz kan şekeri yükselmesi (Hiperglisemi) gelişmiş olur.
     Hamzaoğlu, Türkiyede yaklaşık 6,5 milyon kişinin diyabetli olduğu, yaklaşık 3,2 milyon kişinin ise diyabetli olduğundan haberi olmadığının tespit edildiğini kaydederek, bunların yanı sıra diyabet riski yüksek olan nüfusun 14 milyon kişi olduğunun tahmin edildiğini, diyabet hastalığının görülme sıklığının obezitenin artışına paralel olarak hızla arttığı ve Türkiyede 20 yaş üzeri her 7 kişiden birinin diyabetli olduğunun ortaya çıktığını vurguladı.
     Yaşam boyu süren ciddi bir metabolizma bozukluğu olan diyabetin, müdahale edilmediği takdirde vücudun hemen hemen bütün organlarını etkileyebildiğine dikkati çeken Hamzaoğlu, şöyle devam etti:
     Kontrol altında tutulamayan diyabet, körlüğe, kalp ve damar hastalıklarına, inmeye (felç), böbrek yetmezliğine ve sinir sisteminde tahribata yol açmaktadır. Gebelik sürecinde kontrol altına alınamayan diyabet ise doğumsal bozuklukların görülme riskini artırmaktadır.
     Hamzaoğlu, tuvalete sık çıkma, ağız kuruluğu, hızlı kilo kaybetme, halsizlik ve çabuk yorulma gibi belirtilerin diyabeti düşündürecek şikayetler olduğunu ifade etti.
     Diyabet tedavisinin amacının kan şekeri seviyelerini kontrol altına almak olduğunu belirten Hamzaoğlu, şunları kaydetti:
     Bunun için de sağlıklı besinler yemek, düzenli egzersiz yapmak, gerekli olması halinde ağızdan ilaçlar veya insülin kullanmak ve kan şekeri ölçümleri yapmak gereklidir. Diyabetten korunmak için öncelikle beyaz şekeri hayatınızdan çıkartın, tuzu azaltın, gıdaların indeksine bakarak, karbonhidratı da seçerek tüketin. Mümkünse pirinç ve makarna yerine bulguru tercih edin, rafine undan kaçının, tam buğday, çavdar ve kepekli ekmek tüketin. En önemlisi egzersiz yapın.
     Hamzaoğlu, yapılan araştırmalara göre, her gün bir saat yürüyen kişilerde diyabet oluşumunun yüzde 35 engellendiğinin tespit edildiğini, bebeklerin anne sütü ile beslenmelerinin sonraki hayatlarında diyabet riskini azaltacağını da belirtti.
    
     Muhabir: Meltem Yılmaz
     Yayıncı: Asena Akçay
<< Önceki Haber 14 Kasım Dünya Diyabet Günü Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER