"Yokluk kapısının üstadı Üftade Hazretleri"

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Salı, Mart 29 2016
Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Bilal Kemikli, Kanuni Sultan Süleyman zamanında yaşayan ve çeşitli camilerde müezzin ve imam olarak vazife yapan İslam âlimi Muhammed Üftade Hazretleri'nin, yokluk kapısının üstadı olduğunu söyledi.
Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Bilal Kemikli, Kanuni Sultan Süleyman zamanında yaşayan ve çeşitli camilerde müezzin ve imam olarak vazife yapan İslam âlimi Muhammed Üftade Hazretleri'nin, yokluk kapısının üstadı olduğunu söyledi.

Kültür A.Ş. tarafından Emir Buhari Kültür Merkezi'nde düzenlenen 'İrfan Sohbetleri' kapsamında Üstade Hazretleri'ni anlatan Prof. Dr. Bilal Kemikli, tasavvuf şiir geleneği içinde Üftade Hazretleri'nin önemli bir yere sahip olduğunu dile getirdi. Prof. Dr. Kemikli, Üftade'yi imamlığını yaptığı Emir Sultan'dan konuşmanın da anlamlı olduğunu dile getirdi. Üftade Hazretleri'nin Yunus Emre'yi örnek alan onun ekolünden gelen bir tasavvufçu olduğunun altını çizen Kemikli, Üftade Hazretleri'nin Aziz Mahmud Hüdayi'nin üstadı ve aynı zamanda Celvetiye tarikatının kurucusu olduğunu söyledi. Kemikli, irfan mektebinin en önemli okullarından biri olan Celvetiliğin Üftade Hazretleri'nin en önemli eseri olduğunu İsmail Hakkı Bursevi'nin de Celvetilik tarikatından yetiştiğini ifade etti.

Sufi şairlerin iki kalemi bulunduğunu, bu kalemlerden biriyle satıra ikincisi ile sadıra yani gönüllere yazdıklarını ifade eden Kemikli, Üftade'nin ariflerin sultanı, âşıkların burhanı, Bursa'nın kutbu olarak yâd edildiğinin altını çizdi. Kemikli, Manyaslı bir baba ile Bursa'nın Hamamlıkızık Köyü'nden bir annenin evladı olan Mehmet Muhyiddin Üftâde Hazretleri'nin 1495 yılında Araplar Mahallesinde dünyaya geldiğini anlattı. Kemikli, "Hz. Üftade'nin tasavvuf yolculuğunda kilit isim ise şeyhi Hızır Dede'dir. Hacı Bayram-ı Veli'nin talebesi Akbıyık Meczab'dan ders alan Hızır Dede, Karacabey'de çobanlık yaparken soğuktan ayakları donmuş ve kötürüm halde Bursa'ya getirilmiştir. Hazret-i Üftade'nin hocası ile karşılaşması da bu zamana tesadüf eder. Şeyhini kaplıcalara götürür, hem de sırtında." diye konuştu.

Şiirleri, ilahileri, menkıbe ve kerametleri ile aramızda yaşayan Üftâde Hazretleri'nin iki büyük eser bıraktığını ifade eden Kemikli, bunlardan birinin Celvetiye t

Bu haberler de ilginizi çekebilir