Zafer Partisi'nde üst düzey 'Saraçhane' istifası

⏱ Okuma Süresi 3 dk•Yayınlanma Salı, Temmuz 1 2025

Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı Bartu Soral, partideki görevlerinden istifa ettiğini duyurdu. Soral'ın bu kararı, partisinin, Saraçhane mitingine katılınmaması talebinin arkasından geldi.

Zafer Partisi Genel Merkezi'nin İstanbul il ve ilçe teşkilatlarına gönderdiği yazıda, parti mensuplarının CHP'nin Saraçhane'de düzenleyeceği mitinge katılım göstermemesi talep edildi. Bunun arkasından partiden üst düzey bir istifa kararı geldi. Zafer Partisi Ekonomi ve Kalkınmadan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Bartu Soral, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamayla durumu eleştirerek istifasını duyurdu.

Bartu Soral, geçtiğimiz mart ayında İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanması sonrasında da partisinin DEM Parti katılımı gerekçesiyle İmamoğlu’na destek mitingine katılmama kararına itiraz etmişti.

'KURUCU KADRO GEREKİYOR'

Bartu Soral, istifasını açıkladığı paylaşımına "Anayasal ve yasal haklarımızın tamamen askıya alındığı, muhalif olanlara zenci muamelesi yapıldığı bir dönemde Sayın Ümit Özdağ’ı hukuksuzluğun pençesinden almak en önemli ve tek görevdi; bunun için hep beraber gayret gösterdik" sözleriyle başladı.

Türkiye’nin son 23 yılda yaşadığı sıkıntıların tespitini yaptıklarını belirten Soral, şunları söyledi:

"Ancak tespit yapmak yetersiz; çözüm de bulmak ve milletin önüne koymak zorundayız. Bu yıkımı toparlayabilmek ve Atatürk devrimini tamamlayabilmek için “adeta 1923’teki gibi bir kurucu kadro” gerekiyor. Nitekim 21 Mayıs tarihli, altta alıntıladığım X mesajımda bu konuya şu sözlerle değinmiştim;

“(…) ben, gerek toplumun Atatürkçü, aydın, entellektüel kadrolarına ulaşmak ve onları partiye katarak toplumsal sinerji yaratma noktasında gerekse ideolojik bakış ve davranış biçimi olarak partiye egemen olan eğilimin bugünün ihtiyaçlarına cevap vermede eksik kaldığını düşünüyorum.”

'ORTAK AKIL ZORUNLUDUR'

Ben, “kurucu kadro” diye tanımladığım kadro içinde, Türker Ertürk, Ümit Kocasakal, Adnan İslamoğulları, Ahmet Yavuz, Servet Avcı ve adını anamadığım kamuoyunda karşılığı olan, Atatürkçü, birikimli, tecrübeli isimlerin olması gerektiğine inanıyorum."