Zaman ortaklarından flaş açıklama

⏱ Okuma Süresi 3 dk•Yayınlanma Çarşamba, Mart 9 2016

Yönetimine kayyım atanan Zaman Gazetesi'nin ortakları, yaşanan hukuksuzlukla ilgili açıklama yaptı. 17-25 Aralık Büyük Yolsuzluk ve Rüşvet Operasyonu'nun ardından gazeteye yapılan baskıların anlatıldığı açıklamada "Yapılan küçülme kararı gereği olarak yapılan en doğal ticari işlemleri suç gibi göstermek en hafif ifadesiyle insafsızlıktır ve algı operasyonudur." ifadeleri kullanıldı.

Zaman Gazetesine kayyım atanmasından sonra, bazı odaklarca şirketin içinin boşaltıldığı yönünde çirkin iddialar ortaya atılmıştır. Zaman gazetesi 30 yıldan bu yana yayıncılık faaliyetini sürdüren ticari bir kuruluştur.

Özellikle son dönemde her türlü denetim altında olan şirketimizde bütün işlemler yasalara uygun olarak yerine getirilmiş ve son kuruşuna kadar vergilerini ödemiştir.

2013'ten bu yana iktidar adına hareket ettiğini iddia eden dar bir kadro tarafından şirket üzerinde yoğun bir baskı atmosferi oluşturulmuştur.

Önce hukuken hiç bir anlamı ve dayanağı olmayan FETÖ diye bir kavram ortaya atılmıştır.

Sonra kamu kurumları tarafından verilen reklamlar kesilmiş, ardından iş adamları tehdit edilerek temel gelir kaynağı olan reklam almamız engellenmiştir. Muhabirlerimiz akreditasyon yasaklarıyla habercilik faaliyetlerini yapamaz hale getirilmiştir.

Okuyucularımız tehdit edilerek gazete alımları engellenmeye çalışılmıştır.

Ürünlerin dağıtımını yapanlar sosyal medya trolleri tarafından tehdit edilmiştir.

İlki 14 Aralık'ta olmak üzere toplamda 3 defa gazete binası polis tarafından basılarak korku atmosferi oluşturulmuştur.

En üst düzey devlet görevlilerinden başlayarak en alt kademedeki devlet görevlileri ve partililer tarafından Zaman gazetesi, çalışanları ve okurları şeytanlaştırılmak istenmiştir.

Bu dönemde yaşanan ekonomik kriz nedeniyle gelirler düşmeye başlayınca şirket ortakları ve yönetim kurulu küçülme kararı alarak bu yönde bir takım ticari işlemler yapmışlardır.

Bu ticari işlemlerin hiç birisinde ne devlet ne de şahıslar; hiç kimse zarara sokulmamıştır.

Hal böyleyken yapılan küçülme kararı gereği olarak yapılan en doğal ticari işlemleri suç gibi göstermek en hafif ifadesiyle insafsızlıktır ve algı operasyonudur.