[Abdullah Aymaz yazdı] Harriet Tubman

'Harriet Tubman onuruna pek çok okula ismi verilmiştir.'

SHABER3.COM

Harriet Tubman 
ABDULLAH AYMAZ | Samanyoluhaber
 
2020 yılı şubat sonunda Colorado–Denver’e gitmiştim. Takwa Mescid’i ziyaret ettim. Orada İmam Abdurrahim Ali ile görüştük. Kendisi Warisüddin  Muhammed grubundan… Liderleri Warisüddin Muhammed de bu Mescide gelmiş. 

Malum ABD’de 40 milyon Afrika kökenli insan yaşıyor. Bunların 10 milyonu Müslüman… Şîi, Vehhabi, Selefî grupların içinde en büyük grup 3,5 milyonluk Varisüddin Muhammed grubudur. Şubat ayı, Afrikan Amerikanların ayıdır. Pek çok program yapılır.

Takwa Mescid’in İmamı, Abdürrahim Ali, 29 Şubat 2020’de burada da akşam saat altıdan dokuza kadar bir program hazırladığını söyledi. Hatta hazırladıkları bir broşürü bize takdim etti. 

Broşürde, Warisüddin Muhammed’in Malcom X’in bir de tanımadığım bir hanımefendinin fotoğrafı vardı. İmam Abdürrahim Ali, onun özgürlük mücadelecisi bir hanım olduğunu söyledi. 

Sekiz asır önce gelmiş ve halen Amerika’da yaşayan Afrikanların hatıralarını kutlama ayı olan bu Şubat ayında onlardan bahsedilecek ve onlar anılacak. 

Davetiyeyi aldık ve bir araştırma yaparak o hanımefendiyi  tanımaya çalıştık.

Aslında 8 asır önce Mali’den pek çok Afrikan, Amerika’ya gelmiş. 300 gemisi bulunan  Musa Mansa, Batı Afrika’nın en zengini bir kişiydi. Onun Haiti’ye getirdiği insanlar. Haiti’den Florida’ya getirilmiş. 

Orada Kızılderililerle evlilikler gerçekleşmiş. Afrika’dan ilk gelenlerin çoğu Müslüman oldukları için, bazı Kızılderililerin İslamiyete girmesine vesile olmuşlar.

Harriet Tubman’a (1820-1913)  gelince, onun doğum yeri Haryland… 1849 yılında yani 29 yaşında doğum yerinden Kuzey’e Maryland’a kölelik hayatından kurtulmak için kaçtı. Oradan yeraltı demiryolu ile kaçmıştı. 

Sonradan bu yeraltı demir yolunda kondüktör olmuş, eline böyle bir fırsat geçince, kendi hayatını riske atarak, yüzlerce aile fertlerinin ve başkalarının kölelikten kurtulup hürriyete kavuşmasına yardımcı olmuştur.

Amerika’nın iç savaşı döneminde köleliğin kaldırılması yanlısı, yani bir hürriyet savaşçısı idi. Sonradan “Birlik Ordusu” için bir casus idi.

İç Savaş sonrasında Tubman, eski kölelerin hayatlarına devam  etmeleri için yardımcı oluyordu. Aynı zamanda yaşlılara da yardımcı oluyordu. Hayatının onuruna 2016 yılında ABD Hazine Bakanlığı, 20 dolardaki Andrew Jackson’ı Harriet Tubman ile değiştirmeye karar verdiler.

Harriet Tubman onuruna pek çok okula ismi verilmiştir.

Yeraltı demir yolundaki cesaretinden dolayı kendisine HALKIN  MUSA’sı denildi.

Köleliğin bitmesini isteyen fakat aşırı bir aktivist olan John Brown kendisine, “GENERAL  TUBMAN!” diye hitap ediyordu. O mücadele döneminde pek çok köle sahibi Tubman’ın yakalanması için 40 bin dolar ödül koymuştu. 

Savaş zamanında kazandığı para çok az olduğundan yardımları istediği gibi yapamadığı için ayrıca evinde yemekler yapıp satarak para kazanmaya çalışıyor ve geçimini de böyle sağlıyordu.

Bütün bunlardan başkaca da “Yerli ve yaşlı siyahîler” için bir ev açmıştı. Orada yetimlere de bakım sağlıyordu. Harriet Tubman’ın vefatından sonra da bu bakım evi, devam etmiştir.

Yeraltı demiryolu ile 300’den fazla kaçak kölenin kurtarılmasına vesile olan bu hanımefendi ile Warisüddin Muhammed ve Malcom X ele alınıp hatıraları ve hizmetleriyle gündeme geliyor bu kadirşinas insanlar arasında…

1935’te başlayan Milliyetçi İslam hareketi 1975’ten sonra ırkçılığın panzehiri olan Warisüddin Muhammed tarafından gerçek İslamî rayına oturtuldu.
 
1935-1975 arasında geçen zaman için de “Temizlenme zamanı, abdest alma dönemi” diyorlar. Çünkü İslamiyet'ten hiç haberleri yokken, günahların çamurların içinden çıkmışçasına İslamî bir hakikatten haberdar olmanın heyecanıyla uyanmış oldular. 

Gerçi ilk başlangıç bir ırkçı söylemle karıştırılmıştı, fakat Warisüddin Muhammed “İslamiyet evrenseldir. Bir ırkın dini olmak gibi dar bir çerçeveye hapsedilemez.”  diyerek dar kalıpları kırmış, hatta bütün dünya ile  temasa geçerek bir açılım yapılmıştı. 

Ta o zamanlarda bir mektup yazarak Papa ile irtibata geçmişti. Bazılarında ezilmişliğin hissiliğiyle Amerikan düşmanlığı anlayışına karşı, “Gerçek Amerikalılar biziz. Biz sekiz yüz sene önce Amerika’ya  geldik. Esas yerliler biziz. 

Bu ülke bizim” mealinde sözler söyleyerek, konferanslarında  hep yanında Amerikan bayrağı bulundurmuştur. 

Bugün Amerikan Devleti, İslamiyet adına resmen onları tanır. Her sene aralıkta yayınlanan tebriklerde, Katoliklerin, Protestanların, Musevilerin büyüklerinin ortak imzalarının yanında Warisüddin Muhammed’in Baş İmamı, İmam Talibin de imzası da bulunur. 

Çok önemli bir konumdur. 
<< Önceki Haber [Abdullah Aymaz yazdı] Harriet Tubman Sonraki Haber >>
ÖNE ÇIKAN HABERLER