BM Mülteciler Yüksek Komiserliği'nin (UNHCR) Cenevre'de açıkladığı rapora göre dünya üzerinde 82 milyon 400 bin insan şiddet ve insan hakları ihlalleri nedeniyle yerini yurdunu terk etmek zorunda kaldı. Rapora göre 2020 yılında koronavirüs nedeniyle getirilen seyahat kısıtlamalarına rağmen 2019'a göre yaklaşık üç milyon insan daha yerini yurdunu terk etmek zorunda kaldı. Bu rakam yüzde 4'lük artışa tekabül ediyor.

Geçen yıl sonu itibarıyla 20,7 milyon sığınmacı BM misyonu kontrolündeki bölgelerde bulunuyor. 5 milyon 700 bin Filistinli ve 3 milyon 900 bin Venezuelalı krizler nedeniyle ülkelerini terk etti. 48 milyon insansa kendi ülkelerinde yerlerinden edildi. Rapora göre iltica başvurusunda bulunanların sayısı 4 milyon 100 bin. Rapora göre şiddet nedeniyle yerinden yurdundan edilenlerin sayısı 2011 yılına oranla iki kat arttı.

Yerinden edilenlerin yüzde 42'sini 18 yaşın altındaki çocuklar oluşturuyor. BM'ye göre 2018-2020 yılları arasında yaklaşık bir milyon çocuk, sığınmacı olarak dünyaya geldi.

Ülkesini terk edenlerin başında Suriyeliler, Venezuelalılar, Afganlar, Güney Sudanlılar ve Myanmarlılar geliyor. BM verilerine göre her 10 sığınmacıdan 9'u bu ülkelerden geliyor.

BM koronavirüse rağmen Etiyopya ya da Mozambik'te yeni krizlerin başgösterdiğine işaret ederken, bunun yarı sıra Güney Sudan, Suriye ve Afrika'nın bazı bölgelerinde insanların açlık tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu vurguladı.

Rapora göre birçok ülke koronavirüs nedeniyle sınırlarını kapattığı için sığınmacılar kendilerine yeni bir memleket bulamıyor. 2020'de sadece 34 bin 400 insan 21 ülkeye yerleşebildi. BM'ye göre aslında bir milyon 400 bin insan bir ülkeye yerleşmeyi bekliyor. Ülkesini terk eden birçok insan öncelikle komşu ülkelerde kalıyor.

BM verilerine göre en çok sığınmacı kabul eden ülkeler şöyle:

Türkiye 3 milyon 700 bin, Kolombiya bir milyon 700 bin, Pakistan bir milyon 400 bin, Uganda bir milyon 400 bin. 

BM Mülteciler Yüksek Komiseri Filippo Grandi raporla ilgili açıklamasında, "Her rakamın arkasında zorla yerinden etme ve acı hikayesinin olduğu bir insan var" dedi. BM temsilcisi, "Bu insanlar bizim ilgimizi ve desteğimizi hak ediyor. Sadece insani yardımları değil, onların içinde bulunduğu çaresizliğe bir çözüm bulmamızı" diye konuştu.