ABD'deki Philadelphia şehrinin Manisa Alaşehir ile ne alakası var?

Samanyolu Haber.com yazarı Abdullah Aymaz Philadelphia'daki Cabrini Üniversitesi'nden yola çıkarak bir hakikati okuyucuları ile paylaştı

SHABER3.COM

Abdullah Aymaz - SAMANYOLUHABER.COM 
Philadelphia (Filadelfiya) Pennsylvania  eyaletinde bir şehir. William Penn tarafından kurulmuş. Zaten Pennsylvania Penn’in ormanları demek… Penn, Philadelphia'nın (Filadelfiya) ilk valisi… On, onbeş sene önce New York tarafından Pennsylvania eyaletine girişte hemen şöyle bir yazı ile karşılaşırdınız: “Amerika burada başlar!” 

“W. Penn, bir hukukçu olduğu için bir vâli olarak yepyeni bir anayasa yazdı. İngiltere’de o zaman ikiyüz çeşit idam cezası vardı. Mesela, horoz döğüştürenlere bile idam cezası veriliyordu. Bunların hepsini kaldırdı. Sadece iki şeyden dolayı idam  cezası verilecekti. Birincisi, haksız yere insan öldürmek. İkincisi, vatana ihanet etmek… Bunu İngiltere’ye de tasdik ettirdi. Çünkü, bu toprakların kullanma hakkına sahipti. O zaman buralar İngiltere’nin mülkü sayılıyordu…

Daha sonra Amerika  Birleşik Devletlerinin anayasası yapılırken işte bu W. Penn’in anayasası esas alınarak yapılmıştır.

Aslında Philadelphia (Filadelfiya)  ismi, Manisa Alaşehir’e aittir. Amerika’daki sonradandır. Çünkü İncil’de geçen yedi kiliselerden birisi Philadelphia (Filadelfiya)  (Alaşehir)’de bulunmaktadır. Tabii şimdi tamire muhtaç şekilde.  Bu iki şehir kardeş yapılmıştır.

Yıldırım Bayezid burasını fethedince, “Ne âlâ şehir!” dediği için bu sözden Alaşehir ismini almıştır. Âlâ balık, “alabalık” olduğu gibi… 
Bu gidişimizde, Pennsylvania’daki Cabrini Üniversitesini ziyaret etme imkanımız oldu. Bu isim nereden geliyor derken, karşımıza şu bilgiler çıktı…
Frances  Xavier Cabrini 15.07.1850  tarihinde İtalya’da doğmuş… Kendisini dine adamış. 15 yaşında, ilk defa en genç rahibe olma imtiyazını elde etmiş. 1877’de yani 27 yaşında o zamanki Papa Puis IX’a Çin’e gidip hizmet etmek istediğini arzetmiş… Papa kendisine: “Sen, ABD’ye git ve İtalyan göçmenlere yardım et” demiş. Bunun üzerine Çin’i bırakıp 31.03.1889’da New  York’a gelmiş. Yanında da altı tane yardımcı rahibe varmış.

Bu heyetle yetimhane kurmuş… Eğitim için sınıflar açmış… Sonra yetim çocukların ihtiyacını karşılamak için organizeler kurmuş… Zamanla insanları organize ederek, onlardan kimisinin para, kimisinin işçilik kimisinin tavsiye-teknik ve düşünce desteklerini alarak okullar, yetimhaneler, bakımevleri açmış… Kurdurduğu iki İtalyan hastanesini birleştirerek daha sonra onun ismini vermişler. 
Zamanla Amerika’nın on bir farklı eyaletinde, Güney Amerika’da, Avrupa’da ve Çin’de 67 tane onun stilinde ve isminde Enstitüler kuruldu.
1909’da Amerikan vatandaşı oldu. 
22.12.1917’de 67 yaşında hayata gözlerini yumdu. Vefatı hengamında, gelmekte olan yılbaşı için yetim çocuklara şeker hazırlamakta idi… Zaten bütün ömrü fakirlere, hastalara, yetimlere destek için hastaneler, okullar yurtlar, yetimlere kamplar hazırlamakla geçti… Enteresandır 67 yıllık ömrüne, 67 müessese kurmayı sığdırmıştı. Her senesine bir tane düşüyor…
Onun için 13.11.1938’de Papa Puis XI kendisini kutsamıştı.
Öldükten 29 sene sonra 1946 yılında da Papa Puis XII kendisini azize ilan etti…
Cabrini Üniversitesine gelince, Amerika ve dünyaca meşhur “Campbell Soup Company”nin kurucuları  “Campbell” soy isimli aile, evlerini ve oradaki arazilerini eğitim için bağışladılar. Burası Cabrini adına sırf kızlar için bir kolej olarak 1957’de açıldı. İdarecileri de hep hanımlardı. Derslerin ağırlığı “Sosyal Adalet” idi. Çünkü birinci açılma gayesi Cabrini’nin hayat felsefesi olan sosyal adaletti.
2014’de ilk defa erkek öğrenciler alındı.
2016 senesinde de Cabrini Üniversitesi ismini aldı ve artık erkek rektörü var…
Türkiye’de bisküvi üzerine meşhur olan hayırsever Ülkerler gibi, çorba ile meşhur Campbell ailesi de bu üniversiteyi kurmuş ve destek olmuştur…
“İnsanlar madenler gibidir” buyuran Efendimiz (S.A.S.) Müslüman olmayanlar içinde de çok değerli cevherler bulunduğunu ifade etmektedir. Ahsen-i Takvim üzere yaratılan insanlar, ilk doğuşta tertemiz olarak dünyaya gelirler. Maalesef fetret devrinden daha kötü bir dönemde bulunuyoruz. Bu süreçte bu hadis-i şerifin mânasını daha iyi anlıyoruz. İşte bu üniversite de böyle mücevherlerle karşılaştığımız  için, örnek olmak, ibret almak ve gayretimizi artırmak niyetiyle bu bilgileri sizlere aktarmak istedim… 

<< Önceki Haber ABD'deki Philadelphia şehrinin Manisa Alaşehir ile ne... Sonraki Haber >>
ÖNE ÇIKAN HABERLER