ABD Başkanı Donald Trump hakkında Temsilciler Meclisi İstihbarat Komisyonu’nda yürütülen soruşturmanın kamuya açık oturumlarında, söyleyecekleri merakla beklenen isim, ABD’nin Avrupa Birliği büyükelçisi Gordon Sondland ifade veriyor. Sondland, Trump’ın Ukrayna Cumhurbaşkanı Vladimir Zelenskiy’le telefon görüşmesinde kendi seçim kampanyası çıkarı doğrultusunda rakibinin soruşturulmasını talep ettiği ve bunu Ukrayna’ya yapılması planlanan 400 milyon dolarlık askeri yardıma bağladığı iddialarının en kilit isimlerinden biri olarak görülüyor.
Sondland, Trump’a yakın isimlerin aksine azil soruşturmasıyla işbirliği yaptı ancak geçen ay kapalı kapılar arasında verdiği ifadenin tutarlı olmadığı belirtiliyor. Sondland ilk ifadesinden haftalar sonra değişikliğe gitmiş, Temsilciler Meclisi İstihbarat Komisyonu’na gönderdiği üç sayfalık ek metinde, Ukraynalı bir yetkiliye Biden ve oğluyla ilgili soruşturma açılmazsa silah yardımının olmayabileceğini söylediğini hatırladığını kaydetmişti.
Ancak Sondland bu ifadesinde 26 Temmuz’da Ukrayna’nın başkenti Kiev’deki bir restoranda Trump’ı aradığını ve ‘soruşturma’ hakkında bilgi verdiğini anlatmadı. Telefondan taşacak kadar yüksek sesli konuşmada Trump’ın söylediklerini, Sondland’la aynı masadaki ABD’nin Kiev elçiliğinde çalışan David Holmes duydu. Azil soruşturmasında ifade veren Holmes, Sondland’ın kendine ‘Başkan Trump’ın sadece Biden soruşturması gibi büyük bir şeye önem verdiğini’ söylemişti.
‘SONDLAND BAZEN GERÇEKÜSTÜ LAFLAR EDEBİLİYOR’
Ukrayna müzakerelerinde Sondland’la çalışan eski diplomat Kurt Volker da dün verdiği ifadede, “Büyükelçi Sondland’ın büyük bir kişiliği olduğunu ve bazen gerçeküstü laflar edebildiğini” kaydetmişti. Volker, Sondland ve Enerji Bakanı Rick Perry, Trump’ın normal devlet kanallarının dışında Ukrayna ile ilişkilerini yürüten üç isim olarak biliniyor.
Ancak Sondland’ın ifadesinde resmi kanallarla işbirliği konusunda yeni sorular da gündeme gelebilir. Zira New York Times gazetesi Sondland’ın Ukrayna’ya soruşturma baskısıyla ilgili Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’yu düzenli olarak bilgilendirdiğini yazdı. Mike Pompeo ve Rick Perry ise Temsilciler Meclisi komisyonuyla işbirliği yapmayı reddediyor. Azil soruşturmasında bugün Sondland dışında Savunma Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Laura Cooper ve Dışişleri Bakanlığı Siyasi İşler Müsteşarı David Hale ifade verecek.
Sondland, “Biz Bay Giuliani ile çalışmak istemedik. Açıkça konuşmak gerekirse bize verilen kartlarla oynamak istedik. Eğer Giuliani ile çalışmayı reddedersek, ABD ile Ukrayna arasındaki ilişkileri kuvvetlendirmek için önemli bir fırsatı kaçıracağımızı anladık. Dolayısıyla başkanın emirlerini takip ettik” dedi.
“AL-VER PAZARLIĞI YAPILDI”
Sondland, Giuliani’nin Ukrayna’yla bir “al-ver” ilişkisi için uğraştığını ve kendisinin de buna uymaktan başka seçeneği bulunmadığını çünkü Trump’ın bunu istediğini anlattı. Sondland, “Sayın Giuliani ABD başkanının taleplerini ifade ediyordu ve bu soruşturmaların başkan için önemli olduğunu biliyorduk” diye konuştu.
Gordon Sondland, “Bu komisyonun üyelerinin bu karmaşık meseleleri tek bir soruda çerçevelendirmek istediğini biliyorum: Bir al-ver pazarlığı mı yapıldı? Daha önce de ifade ettiğim gibi, yanıt evet” ifadesini kullandı.
SORUŞTURMA NEDEN AÇILMIŞTI?
ABD Başkanı Trump, Ukrayna Cumhurbaşkanı Vladimir Zelenskiy ile 25 Temmuz’da telefon görüşmesi yapmış ve bu görüşmede Zelenskiy'e Demokrat rakibi Joe Biden ve ailesini soruşturması durumunda ABD'nin ülkesine yardım edeceğini söylediği iddia edilmişti.
Bu iddianın ardından ABD Kongresi'ndeki Demokratlar da bu iddia üzerine azil soruşturması başlatmıştı. Trump ise Zelenskiy ile görüşmesinin tamamen usullere uygun olduğunu savunmuş ancak telefon görüşmesinden önce Ukrayna'ya 400 milyon dolarlık askeri ve mali yardımın askıya alındığını açıklaması dikkati çekmişti.
ABD’de yakın zamanda Reuters/Ipsos tarafından yapılan anketine göre ABD’lilerin yüzde 46’sı azil sürecini desteklerken yüzde 41’i ise bu sürece karşı.
