Çok yönlülüğü ile Fethullah Gülen
⏱ Okuma Süresi 3 dk•Yayınlanma Çarşamba, Aralık 4 2024
İyonya Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Profesörü Sotiris Livas, Fethullah Gülen Hocaefendi'nin vefatından sonra kaleme aldığı ve Yunanistan medyasında yayınlanan makalesinde 'köprü kurucu' olarak tanımladığı Hocaefendi'nin çok yönlülüğünü ele aldı.
Fethullah Gülen'in vefatından sonra bizde bıraktığı izlenim nedir? Gerçekten ardında ne bıraktı? Mirasını nasıl tanımlayabilir ve anlayabiliriz? Çökmekte olan bir imparatorluk mu devretti -bazılarınca ima edildiği gibi-? yoksa farklı gruplar arasında anlaşmazlığa neden olabilecek milyonlarca dolarlık bir mülkten mi söz ediyoruz? Bazı gazeteciler, oldukça bulanık bir yoldan bahsederken, bazıları da onun adını Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ismiyle, Erdoğan’ın iktidara yükselişiyle, siyasi gidişatıyla ve başarısız (veya sahte) "darbe" ile ilişkilendiriyor. Bu sahte darbe Erdoğan’ın derin devletin köklerini derinleştirmek ve "demokrasi" kisvesi altında mutlakiyetçi bir rejimi pekiştirmek için mükemmel bir bahanesi olmuştu.
Bu soruları nasıl cevapladığımız, Türkiye'ye, yakın tarihine, travmalarına, çıkmazlarına ve dramlarına ilişkin bakış açımızı da ortaya koyuyor. Benim için Gülen'in kişisel hikayesindeki en ilginç nokta, onun geçirdiği dönüşümler: Türkiye'nin kırsal 1940'larındaki ezilen statüsünden, milyonlarca insanın saygısını ve hayranlığını kazanan bir figüre uzanan, nefes kesici yükselişi. 1970'lerde fikirleri nedeniyle hapse atılan bir imamdan, Afrika, Asya, Avrupa ve Amerika'da birçok insanın hayatını değiştiren girişimler, okullar, üniversiteler, sivil toplum örgütleri, diyalog forumları ve yardım merkezleri ağına ilham veren bir lidere dönüşmesi. Peki, tüm bunları nasıl başardı?
“Yönetmek” fiili, Türkiye'nin toplumsal, politik ve dini dinamikleriyle ve son 50 yıllık tarihiyle yakından ilişkilidir -ki bu tarih, birçok Yunanlı için genellikle bilinmeyen ya da yanlış anlaşılan bir konudur-. Eğer “yönetmek” fiilini komplo teorileriyle ilişkilendirirsek, bu, Türkiye'yi, halkını, inancını ve zihniyetini derinlemesine anlamadaki yetersizliğimizi, hatta milyonlarca insanın hayatına dokunan çok yönlü bir toplumsal hareketi şekillendiren büyük bir entelektüel ve dini liderin fikirlerini kabul etme konusundaki acizliğimizi gösterir.
Gü
Bu haberler de ilginizi çekebilir
En Çok Okunanlar
1.Kenya'da adam kaçırma girişimi: Eğitimci Mustafa Güngör'ün Türkiye'ye iade riski var!2.Meriç'te Erdoğan'la aynı safta yer tutan Özgür Özel'e tepkiler büyüyor3.17-25 Aralık'ın yıl dönümünde AKP'li vekilin saati dikkat çekti: İşte o saat!4.AİHM kararlarına rağmen hukuksuz operasyonlar sürüyor: 1601 kişi daha tutuklandı5.Duygulara köprü kurmak

KADİR GÜRCAN

ABDULLAH AYMAZ

ŞERİF ALİ TEKALAN
ESRA BÜYÜKCOMBAK

HARUN TOKAK
ÇOK OKUNAN HABERLER







