Yakıp yıkılan şehirler, ülkesinden kaçan milyonlarca insan, evsiz kalan 1 milyon çocuk, hayatını kaybeden 100 binden fazla kişi... Bunların hiçbiri Batı ülkelerini Suriye’ye müdahale için ikna edememişti. Ancak Şam’ın Guta bölgesinde yaşanan kimyasal saldırı dönüm noktası oldu. Esed saldırıdan muhalifleri sorumlu tutsa da bütün dünyada oluşan algı fütursuzca şehir merkezlerine savaş uçaklarıyla bombardıman yapan Suriye liderinin bu saldırının da arkasında olduğu yönünde. Esed’in arkasında duran ise sadece Rusya ve İran...

Vatan'ın haberine göre, kimyasal katliam yüzünden Esed’e esaslı bir ders vermek isteyen Batı dünyası şimdi ilk kez çok ciddi bir şekilde askeri müdahale seçeneklerini değerlendiriyor. Pentagon tarafından ‘her olasılığa karşın’ aylar öncesinden hazırlanan Suriye’de vurulabilecek hedefler listesi New York Times gazetesinin haberine göre geçen hafta Beyaz Saray tarafından incelenmeye başlandı.

Tomahawk füzeleriyle gerçekleştirilecek olan saldırılarda nokta atışlarıyla kimyasal silah depoları, askeri üsler, hava savunma sistemleri ve iletişim altyapısının yok edilmesi planlanıyor. Füzelerin Akdeniz’de konuşlu Amerikan ve İngiliz destroyerlerinden fırlatılması hedefleniyor.

İngiliz basınına göre operasyon konusunda en hevesli olan ülke İngiltere. İngiliz Başbakanı Cameron’ın Suriye’ye askeri müdahale için Obama’ya baskı yaptığı iddia ediliyor.

Nitekim İngiliz Dışişleri Bakanı William Hague, “Esed, BM denetçilerine izin verene kadar bütün kimyasal silah kalıntılarını yok etmiştir” açıklamasıyla BM denetçilerinin bir sonuca ulaşamaması durumunda da Suriye’nin vurulması gerektiğini ima etti. Beyaz Saray da aynı paralelde, “Şimdi izin verilmesi geçerli değil. Esed kendisinin bu saldırıyı yapmadığına dünyayı ikna etmek istiyorsa 5 gün önce bu izni vermeliydi” dedi.

İngiliz Bakan Hague dün de, “Birleşmiş Milletler’in desteği olmadan Suriye’ye karşılık vermek mümkün olabilir. Suriye üzerindeki diplomatik baskı işe yaramadı. BMGK sorumluluklarını üstlenmedi. Verilecek herhangi bir tepki uluslararası hukuka uygun olacaktır” çıkışı yaptı.

İngiltere Başbakanı David Cameron’ın Suriye ile ilgili gelişmelerden dolayı tatilini kısa tutarak Londra’ya dönmesi bekleniyor. Ailesiyle Cornwall’da tatilde olan Cameron’ın çarşamba günü Suriye’ye ilişkin yapılacak ve bakanlar ile istihbarat yetkililerinin katılacağı yüksek düzeyli güvenlik toplantısına başkanlık etmesi öngörülüyor.

Libya’da Kaddafi’yi deviren NATO operasyonunda başrol oynayan Fransa da askeri müdahaleyi en şiddetli olarak savunun batılı ülkelerden.. Fransız Dışişleri Bakanı Fabius, ‘Bütün seçenekleri değerlendiriyoruz. Seçenek olmayan tek şey hiçbir şey yapmamak’ dedi. 

İtalya Başbakanı Emma Bruno ise “Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararı olmadan Suriye’ye askeri müdahalenin uygulanabilir değil. Herhangi bir girişimde bulunmadan önce binlerce kez düşünülmesi lazım. Sonuçları dramatik olabilir” açıklamasını yaptı.