Tercih edilecek meslek alanının diğer meslek alanlarıyla ilişkisi, istihdam imkânı,
gelişim ve teknolojiye açıklığı,
ülke ve dünyadaki geçerliliği gibi ölçütler meslek alanı seçiminde üzerinde önemle durulması gereken diğer hususlardır.
Ayrıca, seçilecek mesleğin
kariyer şartlarının iyi bilinmesi gerekir.
Gelecekte tıp ve tıbbi bilimlerin yıldızı parlamaya devam edecek. Nöroşirurji (
beyin cerrahisi) geleceğin ilgi gören mesleklerinden biri olarak karşımıza çıkıyor. Bunun gerekçesi ise stres, depresyon, melankoli gibi rahatsızlıkların kaynağının beyin kaynaklı olmasıdır. Aynı zamanda kanserin nedenini araştıracak olan onkologlar, hastalıkların kaynağını araştıracak olan genetikçiler gelecekte aranan meslek gruplarından olacaktır.
Öğretmenlik tıpla yarışıyor: Öğretmenlik mesleğini yapmak kadar bu bölüme girmek de kolay değil.
Sınavlarda 320 puan ve üzeri alan öğrenciler programları
tercih edebiliyor. Bölüm puanları, tıp fakültesi puanlarıyla karşılaştırılınca arada çok da fark yok.
ÖSYS kılavuzuna göre,
Türkiye genelindeki tıp fakültelerinin puanları 2009 verilerine göre 350-370 arasında değişirken,
öğretmenlik programları 300 ila 360 arasında değişiyor. Puanların yüksek olması, bölüme ilgiyi daha da artırırken, en çok öğretmen anne-babalar çocuklarının aynı mesleği yapmasını istiyor.
133 bin öğretmene ihtiyaç var.
Şubat 2010 verilerine göre
Milli Eğitim Bakanlığı İç Denetim Birimi, okulöncesi, ilk ve orta
öğretim için toplam 717 bin 824 öğretmene ihtiyaç olduğunu tespit etti. Bakanlık bünyesinde görev yapan öğretmen sayısı 584 bin 507 olarak açıklanırken 133 bin 317 açık bulunduğu kaydedildi.
Kimler mühendis olabilir? Mühendislik; bilimsel ve matematiksel prensipleri, tecrübeleri, ortak fikirleri kullanarak insana faydalı
ürünler ortaya koyma sanatıdır. Mühendisler; köprüler, tıbbi teçhizatlar, zehirli atıkları temizleme yolları ve toplu
taşıma sistemleri tasarlar. Bir başka deyişle mühendislik, belirli bir ihtiyacı karşılamak için gerekli
teknik ürün ve sistemi üretme sürecidir. Mühendislikte çeşitli seçenekler mevcuttur.
Okulöncesi ve rehber öğretmen açığı var. 2006 yılından bu yana, her yıl ortalama 40 bin öğretmen ataması yapıldı. Önümüzdeki 5 yılda 200 bin atama daha yapılması planlanıyor. Bir yandan atamalar yapılırken, bir yandan da emeklilik ya da başka nedenlerden her yıl ortalama 19 bin öğretmen görevden ayrılıyor. Sayının değişmesi ve belli branşların (okulöncesi öğretmenliği gibi)
mezun vermemesi, öğretmen açığına sebep oluyor. İlk ve
ortaöğretimde en çok rehber öğretmen ve okulöncesi öğretmenine ihtiyaç duyuluyor. Aynı zamanda
İngilizce öğretmenliği,
sınıf öğretmenliği, matematik öğretmenliği, Türk dili ve edebiyatı öğretmenliği, tarih öğretmenliği, coğrafya öğretmenliği özel ve tüzel eğitim kurumlarında
eleman açığı bulunan branşlardan.
Siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler. Bu bölümde, uluslararası ilişkiler alanında uzmanlar yetiştirilir. Uluslararası sistemin tarihi, geçirdiği evreler, sistemin
ekonomik, siyasi, hukuksal yapısı ve işleyişi, uluslararası sistemi oluşturan devletlerin birbirleri ile olan ilişkileri ve Türkiye'nin bu sistem içindeki yeri ve ilişkileri konularında eğitim ve araştırma yapılır.
Diplomatlık,
mezuniyetin sonrasında kişinin elde edeceği kariyerdir. Ayrıca,
Dışişleri Bakanlığı,
Maliye Bakanlığı,
Kültür ve
Turizm Bakanlığı gibi devlet kurumları ile uluslararası kuruluşlar, kamu iktisadi kuruluşları, uluslararası bankalar, özel şirketler ve çeşitli kitle
haberleşme kuruluşlarında çalışma imkânına sahip olunmaktadır.
Fiziksel tedavi ve rehabilitasyon. Bu bölüm, doğuştan ya da sonradan herhangi bir nedenle
sakat olan ve hekim tarafından tanısı konulup tedavi edilmesi gereken kimselere çeşitli tedavi yöntemleri uygulanmasıyla ilgilenir. Hastayı mümkün olduğu kadar bağımsız ve toplumda kendi işini görür duruma getirme konusunda eğitim ve araştırma yapar. Hastanelerin fizik tedavi, ortopedi, pediatri, nöroloji,
kardiyoloji ve kadın
doğum kliniklerinde fizyoterapist olarak görev alabilirler. Ayrıca özel klinik açabilir, rehabilitasyon merkezi olan sağlık kuruluşlarında çalışabilirler.
Hukukun alanı geniştir. Hukuk fakülteleri, meslek kazandıran fakültelerdir. Hukuk fakültesinden mezun olursanız, pek çok mesleğe girebilirsiniz. Bir kere
avukatlık, hâkimlik ve benzeri meslekler sadece hukuk fakültesi mezunlarına açık mesleklerdir. Diğer yandan, hukuk fakültesi mezunları arzu ederlerse kaymakamlık, dışişleri meslek memurluğu gibi başka mesleklere de girebilirler. Keza hukuk fakültesi mezunları gerek devlet kurumlarında, gerekse özel
sektör kuruluşlarında hukuk danışmanı (müşaviri) olarak çalışabilirler.
Hukuk fakültesi diploması, otomatik olarak bu mesleklere girme hakkını vermez. Diploma sadece başvuru hakkını verir. Her mesleğe kabul konusunda çeşitli şartlar ve bu arada çeşitli
sınavlar olabilir. Bununla birlikte avukatlık mesleğine girişte bir sınav yoktur. Hukuk fakültesi mezunları arzu ederlerse, ayrı bir sınava girmeksizin baroya
kayıt ve staj gibi diğer şartları yerine getirerek avukat olabilirler. Hukuk eğitimi; yoğun bir genel kültür,
felsefe, sosyoloji, psikoloji, iktisat, tarih,
siyaset bilimi eğitimiyle desteklenir.
Meslek seçiminde kişilik, karakter ve meslek uyumu olmalı
Meslek seçiminde öne çıkan faktörlerden biri nedir? Böyle bir soruya verilecek
cevap: Gençlerin kendisini ve hayattan beklentilerini çok iyi tanımlamasıdır. Bir diğeri de ilgi alanlarına uygun mesleklere yönelmiş olmasıdır. Bu iki faktör arasında uyum ne kadar üst düzey olursa sonuçlar da o kadar tutarlı olur. İnsanın doğuştan getirdiği özellikleri ile çocukluk döneminde kazandığı bilinçaltının tesiriyle kişilikler ortaya çıkar.
Kişiliklerin meslekle uyumlu olması, bireylerin yaptıkları işlerde daha verimli olmaları sonucunu doğuracaktır.
Kişilik meslek uyumu iyi örtüştürülürse kazanılan bölümlerin değiştirilmesi, okunan mesleklerin yapılmaması sorununa bir anlamda önceden çözüm bulunmuş olur.
Bireylerin kişilik, karakter ve potansiyelleri sağlıklı bir şekilde zamanında tespit edilebilinirse, meslek hatta alan seçimi ile alakalı ciddi mesafeler ve doğru kararlar alınmış olur. Bu konuda rehber öğretmenlere önemli görevler düşmektedir. Bu konuda meslek testleri kullanılabilir.
www.meslektesti.com adresi bu çalışmaları paylaşmak için hazırlanmıştır.
Gelişmiş ülkelerde yapılan
psikolojik araştırmalarda mizaç ve karakterin kişiliğin oluşumunda etkisi ortaya konulmuştur. Kişilik doğuştan getirilen özellikler, karakter sosyal çevrenin kazandırdıkları olarak açıklanabilinir. Bu iki önemli unsurla mesleki istek ve tatmin bir arada düşünülürse uyum sağlanmış olur. Bir öğrencinin iş yapma tarzı, potansiyelleri bir mesleğin yapılış şekli ile paralellik arz etmesi, mesleki başarıyı öne çıkaracaktır. Buradaki esas mesleki başarının yanı sıra mesleki doygunluk ve duygusal tatmindir. Kendisi ile barışık, mesleğin beklentilerine uygun hareket eden kişiler, yaptığı işi iyi yapar.
Öğrenciler kendilerinin iş yapma tarzlarını veya hangi ortamda verimli çalışabileceklerini tespit edebilmişlerse bu, onların doğru meslekleri seçmeleri sonucunu doğurur. Birkaç örnek verecek olursak;
yazılım mühendisi olmak isteyen bir öğrencinin odaklanma kabiliyetinin yüksek olması gerekir. Endüstri mühendisliği okumak isteyen bir öğrenci ile aynı özelliklerde olmaması gerekir.
Öğretmen olmak isteyen bir gencin, ikili ilişkilerde başarılı ve öncelikli insan odaklı düşünmesi gerekmektedir. Ama aynı şeyleri
makine mühendisi için söylememiz doğru olmayacaktır.
Sağlık bilimlerinde okumak isteyen bir gencin yardımseverlik özelliği öne çıkmalı, insan unsurunu merkeze koymalıdır. İstatistik okumak isteyende aynı özelliklerin olması gerekliliğinden bahsedemeyiz.
ABDURREZZAK ÇİL - Fatih Üniversitesi Rehberlik Uzmanı
SORULAR-CEVAPLAR
Sınavsız geçiş yerleştirme işlemleri hangi önceliklere göre yapılmaktadır?
Mezuniyet yılı daha büyük (yeni mezun)
adaylara öncelik verilir.
Aynı yıl mezun olan adaylar arasında öncelik okul türüne göre;
Anadolu Teknik
Lisesi,
Teknik Lise ve Anadolu Meslek Lisesi,
Meslek Lisesi,
Çok eski yıllarda enstitü adı altında meslek lisesi sırasında verilir.
Mezuniyet yılı ve okul türü aynı olan adaylardan aynı METEB içinde olanlara öncelik verilir.
Mezuniyet yılı, okul türü ve METEB içi�ETEB dışı bilgileri aynı olan adaylardan OBP'si yüksek olan adaylara öncelik verilir.
Tercih listesinde yer almayan ama adayın puanı yettiği programa yerleşmesi mümkün müdür?
Yerleşme işleminin yapılabilmesi için tercihte bulunması gereklidir, puanı yetse de tercih yapmazsa aday yerleşemez.
Tercih yaparken öğrencinin aldığı puanla tercih etmek istediği bölümün puanı arasındaki fark ne olmalı?
İlk tercihlerde idealist davranılabilir, bu sebeple kendi puanının üstünde yerler yazılabilir (ilk birkaç tercihe), sonra ortadaki tercihlerde realist olmalı, son tercihlere doğrudan mütevazı davranmalı, tercihlerin tamamı öğrencinin kazanırsam giderim diyebileceği bölümler ve yerler olmalı.
2010 YGS'de ilk tercih döneminde merkezi yerleştirme ile bir yükseköğretim programına yerleştirilen adaylar, ek kontenjana başvurabilir mi?
Kontenjansız açık öğretim programlarına yerleştirilen öğrenciler hariç, ilk yerleştirmede bir yükseköğretim programına yerleştirilen adaylar ek kontenjanlara başvuramazlar.
Yurtdışındaki bir üniversite tercih edilirken nelere dikkat etmeli?
ÖSYM kılavuzunda bulunan üniversiteler denklik açısından önemlidir.
Lisans programları için 180.000, ön
lisans programları için 140.000 puanın alınması gerekir.
Kılavuzun dışında bir üniversite tercih edilecekse denklik için YÖK'ten araştırma yapılmalı. Denklik kanunu okunmalıdır.
Merkezi yerleştirmeyle kesin kayıt hakkı kazanan bir aday isterse özel yetenek sınavına başvurabilir mi?
Bir programa yerleşen aday, isterse özel yetenek sınavlarına girebilir.
Üniversitelerin özel yetenek sınavları genel olarak ağustos ayında farklı tarihlerde uygulanır. Her iki programı kazanan aday aynı anda ikisine kayıt yaptıramaz. Birini seçmek zorunda kalır. Özel yetenek sınavlarıyla ÖSYM'nin bir ilgisi yoktur. Üniversitelerin özel yetenek sınavları ile ilgili bilgiler web sayfalarından takip edilebilir. Sadece özel yetenekle yerleşmek isteyen adaylar, merkezi yerleştirme için başvuruda bulunamazlar.
Sınav sonucunda oluşan Y-YGS-1, Y-YGS-2, Y-YGS-3, Y-YGS-4, Y-YGS-5, Y-YGS-6 puanları hangi programları tercih etmek için kullanılır?
MYO programları (Sınavsız geçişten boş kalan kontenjanlar)
AÖF
ön lisans programları
AÖF lisans programları (İngilizce öğretmenliği hariç)
Özel yetenekle girilen programlar
Meslek liselerinin kendi alanları (Ek puanla girilen yerler)
Sadece özel yetenek sınavına başvuracak olan öğrencilerin tercih yapmasına gerek var mıdır?
Hayır, gerek yoktur çünkü bu adaylar merkezi yerleştirme ile değil tercih edecekleri okulun özel koşullarına göre yerleştirileceklerdir. YGS'de 180.000 barajını geçmeleri yeterli olacaktır.
Aday, alan dışı tercih yaptığında ne kadar puan kaybına uğrar?
2010 ÖSYS'de
AOBP, en düşük 100 ve en yüksek 500 olacak. Bu durumda alan dışı tercih yapılınca aday eğer okul birincisi ise kendi alanında tercih yaptığında 500x0,15=75 ek puan alacak, alan dışı tercih yaptığında ise 500x0,12=60 ek puan alacak. Bu durumda adayın kaybı 75-60=15 puan olacak.
ÖSYS'nin verdiği internet erişim şifresi ne işe yarar?
Başvuru işlemi sonrası size verilen şifre, TC kimlik numaranız ile birlikte ÖSYM'nin http://ais.osym.gov.tr internet adresini kullanarak bilgilerinizi görmenizi, yükseköğretim programları tercihlerinizi girmenizi ve bazı bilgilerinizi değiştirmenizi sağlar.
Şifre, hem 2010-ÖSYS'nin bütün aşamalarında hem de adayın sonraki yıllarda ÖSYM ile ilgili
elektronik ortamda yapacağı bütün işlemlerde gerekli olacağından aday tarafından özenle saklanmalıdır. Yeni şifre edinmek isteyen adayların, nüfus cüzdanları ile şahsen ÖSYM Sınav Merkezi yöneticilikleri ile ÖSYM bürolarına başvurmaları gerekmektedir.
YARIN: lys sonucu nasıl okunmalı / ÜNİVERSİTE ve bölümü hangi kritere göre seçelim / YENİ ÜNİVERSİTELER, YENİ UMUTLAR