Yabancı girişi sürüyor, Dolar 1,45 TL

Türkiye'deki para ve sermaye piyasalarında son bir yıldır yaşanan yabancı girişi, referandumdan sonra artarak devam ediyor. Dolar, dün piyasalardaki olumlu seyrin de etkisiyle 1,45 TL'ye gerileyerek ocaktan sonra en düşük seviyesini gördü.

Yabancı girişi sürüyor, Dolar 1,45 TL

Türkiye'deki para ve sermaye piyasalarında son bir yıldır yaşanan yabancı para girişi, referandum sonucunun siyasi istikrarın devam edeceği kanaatini güçlendirmesinin etkisiyle artarak devam ediyor. Bu durumun yanı sıra uluslararası borsalardaki olumlu seyir ve Euro/dolar paritesinin 1,3623'e kadar tırmanmasının da etkisiyle Türk Lirası (TL) karşısında adeta eriyen dolar, dün 1,45 seviyelerine kadar geriledi. Böylece dolar, ocaktan bu yana en düşük seviyesini gördü. Paritedeki değerlenmeye rağmen Euro da 1,98 liranın altına indi. Tahvil bileşik faizi yüzde 8,06'ya gerilerken 66 bin 121,97 puanla tarihî zirvesini gören Borsa, yüzde 0,06 düşüşle 65 bin 551 puandan kapandı. Euro/dolar paritesinin genel olarak yukarı yönlü bir seyir izlediğini söyleyen bir bankacı, "Piyasaya yoğun girişlerin de devam etmesiyle dolar/TL de aşağı geliyor. Daha da aşağı seviyelere gitmesi için Euro/dolarda yükseliş ve piyasaya girişlerin devam etmesi gerek." dedi. Dolar, ABD Merkez Bankası'nın (FED) nicel gevşemeye yönelik adım atacağı beklentilerine paralel olarak kayıplarını sürdürdü. Euro, 1,3623 dolara kadar yükselerek nisan ortasından beri en yüksek seviyeyi gördü. Başka bir bankacı, "Piyasaya girişler devam ediyor, ancak bir yandan da Euro/dolar geri geldi. Müşteri talebi de görüyoruz. Bu da dolar/TL'nin 1,46 civarında takılmasına neden oluyor." diye konuştu. Piyasaya ciddi bir para girişi olduğunu vurgulayan başka bir bankacı ise şunları aktardı: "Euro/dolar paritesindeki hareket dolar/TL'nin düşmesini sağlıyor fakat para girişi de kesinlikle var. Özellikle bu hafta yabancı bankaların dolar/TL'de satıcı olduklarını görüyoruz. Genelde bundan önceki Euro/dolar yükselişlerinde sepetin değer kaybettiğini görüyorduk fakat bu hafta TL'nin sepet bazında değer kazandığını gördük. Bunun da en büyük nedeni FED'in nicel gevşemeye gideceği yönündeki spekülasyonlar. Euro/dolardaki 15 gündür yaşanan yükseliş trendi bu nedenle bir süre daha devam edebilir. Yukarıda 1,3650-1,3770 aşağıda da 1,3520 ve 1,3440 seviyeleri önemli. Dolar/TL tarafında düşüş hareketinin devamında 1,4620 ve 1,4550 seviyesi yukarıda ise 1,47 seviyesi önemli. Özellikle 1,46'ya yakın yerli oyunculardan bir miktar daha dolar talebi gelebilir. Ancak son 15 günde yaşadığımız tüm borsalarda, paritedeki yükseliş ya da TL'nin güçlenmesi gibi gelişmelerin bir düzeltmesinin olması gerekiyor. Biraz daha dikkatli olunmalı. ABD'de nicel gevşeme dedikodusu çıktığından beri Euro/dolara karşı yüzde 7,5 değer kazanmış. Daha önce ABD'de uygulanan nicel gevşemedeki artış yüzde 8 seviyesinde. Yani buralardan realizasyona hazır olmak gerekir." Döviz kurlarında küresel savaş riski yok Küresel krizinin ardından dünya ekonomileri toparlanmaya çalışırken para birimlerindeki hareketlilik sıkıntılara yol açıyor. Japonya bu ay, altı yıldır ilk kez yen satarken, Asya ve Latin Amerika'daki bazı ülkeler de Japonya'ya katıldı. 'Döviz kuru savaşı' uyarısında bulunan Brezilya Maliye Bakanı Guido Mantega da realdeki değerlenmeyi durdurmak için piyasadaki bütün 'fazla dolarları' satın alacaklarını açıklamıştı. Tartışmalara katılan IMF Başkanı Dominique Strauss-Kahn ise ülkelerin büyümelerini desteklemek için devalüasyona gitmesini önemli bir tehlike olarak görmediğini söyledi ve "Birçok ülkede artan kaygılara rağmen, küresel döviz kuru savaşı riski yok, ancak bu aşağı yönlü risklerin bir parçası.'' dedi. Strauss-Kahn, kura müdahalenin başarılı olmasının mümkün olmadığını, küçük müdahalenin etki oluşturmayacağını ve büyük müdahalenin ise ticari ortakların misillemesini getirebileceğini, bu yüzden müdahalenin açıkça küresel çözüm sağlamayacağını ifade etti. IMF'DE TÜRKİYE'YE DAHA FAZLA SÖZ HAKKI VERİLMELİ IMF'de oy hakkı ve İcra Direktörleri Kurulu'nda temsil konusuna yakında çözüm bulunmasını beklediğini aktaran Strauss-Kahn, Avrupalı ülkelerin, IMF içindeki yetkinin yeniden dağıtılmaya ve küresel ekonominde artan biçimde önemli rol oynayan gelişmekte olan ülkelere daha fazla söz hakkı verilmesine ihtiyaç olduğunu anlaması gerektiğine dikkati çekti. IMF İcra Direktörleri Kurulu'nda gelişmekte olan ülkelere daha fazla yer açmanın adil olacağını vurgulayan Strauss-Kahn, bu konuda Türkiye'yi örnek gösterdi ve "G-20 üyesi Türkiye'nin İcra Direktörleri Kurulu'nda sandalye sahibi olması bir anlam ifade edecek." dedi.
<< Önceki Haber Yabancı girişi sürüyor, Dolar 1,45 TL Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER