7 aydır Erdoğan'ın masasında duruyor

Yaklaşık 7 aydır Başbakan Tayyip Erdoğan'ın masasında duran teklife AK Parti'nin yanı sıra CHP ve BDP de destek veriyor...

7 aydır Erdoğan'ın masasında duruyor

TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, darbelere dayanak olarak gösterilen TSK İç Hizmet Kanunu'nun 35. maddesinin değiştirilmesini istedi. Şahin, millet iradesini savunmanın herkesin görevi olduğunu vurguladı. Teklife AK Parti'nin yanı sıra CHP ve BDP de destek veriyor... Türk Silahlı Kuvvetleri'nin şehir merkezlerinde müdahalesine imkan sağlayan EMASYA'nın kaldırılmasının ardından TSK İç Hizmet Kanunu'nun 35. maddesi gündemde. TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, darbelere zemin gerekçe gösterilen maddenin değiştirilmesini istedi. Şahin, ''Şu ana kadar değiştirilmemiş olmasını da bir eksiklik olarak görürüm'' dedi. Bu maddenin değiştirilmesi konusunda AK Parti, CHP ve BDP hemfikir. ÇOCUKLAR SUÇLA BÜYÜMEMELİ Meclis Başkanı Şahin, Japonya Parlamentosu Temsilciler Meclisi Başkanı Takahi-ro Yoko mic hi ile gö -rüşmesinin ardından gazetecilerin sorularını cevapladı. Kamuoyunda 'taş atan çocuklar' düzenlemesi olarak bili nen Terör le Mü ca de le Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapan Yasa'nın kabul edildiğinin hatırlatılması üzerine Şahin, hangi suçu işlerse işlesin çocuklara sahip çıkmanın, bir suçlu olarak büyümesine engel olmanın, Türkiye'yi yönetenler olarak görevleri olduğunu kaydetti. Şahin, çocukların değişik örgütler tarafından suça teşvik edilebileceğine işaret ederek, devletin, görevinin çocuklara sahip çıkmak olduğunu dile getirdi. Anayasa'nın, çocuklara sahip çıkmayı devlete görev olarak verdiğine dikkat çekerken ''Bu düzenlemeyi, çocuklarımıza sahip çıkma, cezaevine düşseler bile, onları topluma yeniden kazandırmaya imkan sağla-yacak önemli bir değişiklik olarak değerlendiriyorum'' diye konuştu. PAKET İLERİ BİR ADIM Şahin'e 12 Eylül darbesinin ardından asıl mağdurun kim olduğu tartışmalarının yapıldığı da hatırlatıldı. Bunun üzerine Şahin, ''Türk halkının iradesi mağdur olmuştur. Çünkü Türk halkının iradesinin tecelli ettiği Meclis kapatılmıştır. Asıl mağduriyet, halkımıza dönüktür. O nedenle o tür tartışmaları bile gereksiz görüyorum. Türkiye'nin daha da demokratikleşmesi, millet iradesinin üzerinde başka güçlerin olmaması, millet iradesini ıskata ve ortadan kaldırmaya yönelik her türlü teşebbüsün önünün birtakım yasal düzenlemelerle kesilmiş olması veya kesilecek olması, bana göre Türkiye'de ileri bir adımdır" dedi. MİLLETİ SAVUNMALIYIZ Şahin, bir gazetecinin, "Darbenin yasal dayanağı olduğu iddia edilen İç Hizmet Kanunu 35. maddesinin değiştirilmesi gerekir mi?'' sorusu üzerine ise şunları kaydetti: ''Değiştirilse iyi olur diye düşünüyorum. Şu ana kadar değiştirilmemiş olmasını da bir eksiklik olarak görürüm. Türkiye'de millet iradesini savunmak ve millet iradesinin yansıdığı parlamentonun hukukunu korumak, herkesin görevidir. Özellikle şu anda bu parlamentonun başkanı olarak görev yapan benim, üzerinde en hassasiyetle durmam gereken konudur diye değerlendiriyorum'' DARBEYE DAYANAK GÖSTERİLEN MADDE TSK İç Hizmet Kanunu 35. madde: Silahlı Kuvvetlerin vazifesi; Türkiye yurdunu dış düşmanlara karşı korumaktır. Anayasa ile tayin edilmiş olan Türkiye Cumhuriyetini kollamak ve korumak ise, milletin görevidir. 7 AYDIR ERDOĞAN'IN MASASINDA CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun referandum paketine karşı çıkarken "Samimilerse 35. maddeyi kaldırsınlar" demesi bu maddeyi gündemin ilk sıralarına taşıdı. Başbakanlık Müsteşarı Efkan Ala'nın talimatı ile çalışmaya başlayan hukukçu bürokratlar, 35. maddeyi devre dışı bırakacak bir kanun tasarısı hazırladı. Çalışmalar, 35. maddenin değiştirilmesi veya kaldırılması yönünde iki seçeneğe göre yapıldı. Üniversitelerdeki idare hukukçularından da görüş alındı. Yapılan çalışma neticesinde maddenin tümüyle yasadan çıkarılmasının daha uygun olacağı görüşü benimsendi. Çalışma, Ala'nın onayının ardından Başbakan Erdoğan'a sunuldu. Değişiklik teklifi yaklaşık 7 aydır Başbakan Erdoğan'ın masasında duruyor. MEVZUATA 49 YIL ÖNCE GİRDİ 1961 yılında mevzuata giren bu madde Kenan Evren tarafından 12 Eylül'ün dayanağı olarak gösterilmişti. 28 şubat sürecinde de bir tehdit olarak kullanıldı. Son olarak Balyoz davasının 1 numaralı sanığı Çetin Doğan'ın bu maddeyi darbe gerekçesi olarak kullanmaya çalıştığı ortaya çıktı.
<< Önceki Haber 7 aydır Erdoğan'ın masasında duruyor Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER