Yeniçağ Gazetesi Ankara Temsilcisi Ahmet Takan, medyanın kara günler geçirdiğini ve özellikle 17 - 25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarının ardından medyada kopmaların yaşandığını söyledi. İktidara yakın medya kuruluşlarının tek bir elden gelen haber metinlerine dokunmadan servis ettiğine değinen Takan, gazetelerin Ankara temsilciliklerinin ise AK Parti Genel Merkezi’nden geçtiğini ifade etti.

Gazeteci Ahmet Takan, Ankara’nın önemli gazetecilerinden. Uzun yıllar Ankara’da gazetecilik yapan ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün de bir zamanlar basın danışmanı olan Takan, Cihan Medya Haber Dergisi'ne gündeme ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu.

“Gazetecilik adına kara günler geçiriyoruz.” diye söze başlayan Ahmet Takan, gazeteciliğin şu an oldukça kötü bir durumda olduğunu belirtti. Geçmişten örnekler veren Takan, Cavit Çağlar’ın NTV’nin patronu olduğu ve kendisinin de haber müdürlüğü yaptığı dönemde patronu Cavit Çağlar’ın hiçbir zaman bir haber konusunda kendisini aramadığını ama 2002’den sonra AKP’nin iktidara gelmesiyle ‘Havuz Medya’sı olarak adlandırılan yandaş medyanın ortaya çıktığını ve iktidarın yönlendirmesiyle haberler servis edildiği, bunun da halen devam ettiğini vurguladı. Türkiye’de medya-iktidar ilişkisi konusunda çarpıcı örnekler veren Takan, “Ben Ankara’da Yenimahalle diye bildiğimiz merkezden hazırlanan haber metinlerinin aynen birçok gazete ve televizyonda yayınlandığını iyi biliyorum. Ama buna kimse itiraz edemiyor. Neden? Ankara’da temsilcilik makamları AK Parti Genel Merkezi’nden geçiyor. ‘Ben Abdullah Bey’in basın danışmalığını yaptığım günlerde Tayyip Erdoğan’dan ve Gül’den icazet alıp koltuk isteyen nice gazeteci arkadaşlarıma şahit oldum. AK Parti Genel Merkezi’nde bir isim bütün gazetelere atamalar yapıyor. CV’ler gidiyor. A gazetesinden B gazetesine geçmek isteyenler ona CV götürmek zorundaydı. Anadolu Ajansı ne hale geldi?” ifadelerini kullandı.

'YENİ TÜRKİYE YOK, YENİ BİR ORTADOĞU DÜZENİ VAR'

Hükümetin kullandığı ‘Yeni Türkiye’ söylemini de eleştiren Takan, ‘Yeni Türkiye’ söyleminin küresel emperyalizmin ve onun uşakları tarafından uygulanan operasyonun bir parçası olduğu iddiasında. ‘Yeni Türkiye’ tanımının yerine ‘Yeni Bir Ortadoğu Düzeni’ tanımını kullanan Takan, “Bu AK Parti’den önce Atatürk’ün ölümünden sonra tasarlanmış adım adım uygulanan bir proje. AK Parti yokken Türkiye’de İkinci Cumhuriyetçiler vardı. Bu operasyonun güncellenmiş hali. Türk insanının aklı ve zekâsıyla alay ediyorlar. Ne yaptınız da Yeni Türkiye oldu? Bunlar birer algı operasyonudur. Türkiye’de psikolojik operasyon uzun yıllardır yapılıyor. Yeni bir şey değil.” diye konuştu.

'PARTİ BAŞKANININ 'TAMAM' DEMESİYLE ANKARA TEMSİLCİSİ OLUNUYOR'

Yeni Türkiye’de medyaya da eleştiriler getiren Takan, şunları söyledi: “Havuz medyası kendisi hangi olayda nasıl bir talimat geleceğini ezber etti. Mesela, Ankara’daki televizyonculara, ‘Şunları televizyona çıkartacaksın bunları çıkartmayacaksın, bunlar serbest bunlar yasak’ diye listeleri var. Bir partinin genel başkan yardımcısının verdiği onayla ve parti başkanının ‘tamam’ dediği atamayla bir gazeteye Ankara temsilcisi olmuş bir adamın zaten başka şansı yok. Bu iktidara muhalif olarak işinden olan insanların isimleri aklınızda mı? Unuttuk gittik. Bu insanlar ne yapıyor? Neredeler diyenimiz var mı? Medya isim mezarlığına döndü. Hiç kimsenin gazeteciliği sorgulanmadı. İnsanlar işlerinden atılırken, hatta hapse atılırken kimsenin gazeteciliğine bakılmadı. Ne yanda olduğuna bakıldı.”

'BAŞBAKAN’IN UÇAĞINA BİNMEK İÇİN BİRBİRİNİ EZEN GAZETECİLER GÖRDÜM'

Takan’ın değerlendirdiği bir diğer konu da Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başbakan Davutoğlu ve bazı bakanlar tarafından medya kuruluşlarına akreditasyon uygulaması oldu. Takan bu konuda en çokta medya yöneticilerine eleştirilerde bulundu. Gazeteciliğin temelinin saltanat uçağına binmek olmadığını ifade eden Takan, hiçbir ülkede gazetecilerin bir siyasi partinin otobüsüne çıkması normal olmadığını söyledi. Başbakan’ın uçağına binmek için birbirini ezen gazeteciler gördüğünü vurgulayan Takan, “Ben o zamanlar 'beni uçağa almadı' diye Başbakan’a şikâyet edildiğimi bilirim. Gazeteciliğine saygı duyduğum, hürmet ettiğim isimlerin ne kadar çocuksu taleplerle geldiğini gördüm. Gazetecinin işi doğru haberi yakalamaktır. İktidar bana imkân sağlıyorsa orada benim gazeteciliğim sorgulanmalıdır.” dedi.

Yeniçağ Gazetesi Ankara Temsilcisi Ahmet Takan’ın birçok konudaki açıklamalarına yeren röportajın tamamına Cihan Medya Haber Dergisi’nden ulaşabilirsiniz.