Karslı'nın, 18 Haziran 2010 tarihinde vermiş olduğu şikayet dilekçesi 1818 sayı numarası ile kabul edildi.
Dilekçede,
Fulya Kantarcıoğlu'nun görevini kötüye kullandığı ve
Seyfi Oktay vasıtasıyla, dönemin
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'a
davaya ve üyelerin durumuna ilişkin olarak bilgi verdiğine dikkat çekildi. Bem-Bir-Sen Genel Eğitim Sekreteri Karslı tarafından
Anayasa Mahkemesi'ne yapılan başvuruda şu hususlara yer verildi:
"Şüpheli
Fulya Kantarcıoğlu'nun 14.06.2010 tarihli yayın organlarında yer alan 05.05.2010 tarihli Adalet Eski Bakanı
Seyfi Oktay ile yaptığı görüşme kayıtları,
ihsası rey anlamına gelmektedir. Ekte sunduğum
telefon kayıtlarından açıkça görüleceği üzere
şüpheli 2010/49 E. sayılı
dosya hakkında karar alma süreci ve üyelerin ve kendisinin durumu hakkında Seyfi Oktay'a açıklama yapmıştır. Bu açıklamalar sonrasında Seyfi Oktay 2010/49 E. sayılı davanın davacısı konumunda olan
Cumhuriyet Halk Partisi Eski Genel Başkanı Deniz Baykal'a yapılan görüşme hakkında bilgi vermiştir. Hatta Deniz Baykal'a konu hakkında bilgi verdikten sonra şüpheli yeniden görüşmüş ve konu hakkında bilgi almıştır.
Şüphelinin bu tutumu açıkça ihsası rey anlamına gelmektedir. İhsası rey anlamına gelen fiili işleyen şüphelinin 2949 sayılı Kanunun 47. madde çerçevesinde reddi gerekmektedir. Öte yandan, şüpheli davadan reddini gerektiren fiili ile birlikte Yüce Mahkemede görüşülen bilgileri kamuoyuna açıklamakla TCK kapsamında suç sayılan "Görevi Kötüye Kullanma" suçunu da işlemiştir. Şüphelinin şikayete konu konuşmaları nedeniyle
ülke kamuoyunu yakından ilgilendiren bir dava bağlamında
halkın Yüksek
Yargı organlarına güveni zedelenmiştir. Şüpheli aynı zamanda halkın kutuplaşmasına ve ayrışmasına, ulusal bütünlüğümüzün bozulmasına neden olmuştur.
Açıkça tarafsızlığını yitiren ve "Görevi Kötüye Kullanma" suçunu işleyen Şüphelinin
soruşturma açılarak cezalandırılması ve 2010/49 E. sayılı davadan reddi için bu başvuruda bulunulmuştur."