Kayıp silah davası nedir?

Ergenekon soruşturmasında gözaltına alınan eski Özel Harekatçı İbrahim Şahin bağlantılı silahların bulunması eski bir davayı yeniden gündeme taşıdı

Kayıp silah davası nedir?

Susurluk Davası kapsamımda açılan 'Kayıp Silahlar' davası sonuçlanmış ve aralarında İbrahim Şahin'in de olduğu sanıklar mahkum olmuştu. Ancak silahlar bulunamamıştı. İşte KAYIP SİLAHLAR davası İbrahim Şahin, Lütfi Eraslan, Şemsettin Canpolat, Sezai Boran, Niyazi Pek, Arif Yıldız, Hasan Kozan, Ali Durmuş, Mustafa Büyük ve Uğur Çevik hakkında, Hospro Şirketi'nce ithal edilerek Emniyet Genel Müdürlüğü'ne hibe edilen 10 adet 9 mm Micro Uzi, 10 adet 9 mm Micro Uzi SMG marka ve 10 adet 22 kalibre Beratta marka tabancanın kaybolmasında sorumlulukları olduğu gerekçesiyle dava açıldı. Gerekçeli kararda: "İbrahim Şahin'in, İkmal ve Bakım Dairesi Başkanlığı'na, 'Daireniz Depo Şube Müdürlüğü'ne teslim edilen üç kamyonluk hibe malzemelerinin orijinal ambalajları bozulmadan, Antalya'da devam eden kursta kullanılmak üzere sevki gerekmektedir. İdari ve Mali İşler Daire Başkanlığı'ndan temin edilen kamyonlara yüklettirilerek malzemenin şoförlere zimmeti ile anılan yere sevkinin sağlanmasını arz ederim' şeklinde yazı yazdığı anlaşılmaktadır. 10 adet Beratta marka tabancadan, A-92571 U seri numaralı silahın 3 Kasım 1996 tarihinde Susurluk İlçesi'nde meydana gelen trafik kazasında 06 AC 600 plakalı Mercedes marka araba içerisinde ele geçirildiği, diğer 9 tabanca ve susturucular hakkında herhangi bir bilgi edinilemediği Emniyet Genel Müdürlüğü'nün yazısı ile bildirilmiştir. Kazada, araçta bulunan tanık DYP Şanlıurfa Milletvekili Sedat Edip Bucak, birden fazla gönderilen davetiyelere rağmen duruşmaya gelmediğinden, TBMM Araştırma Komisyonu'na verdiği ifadesinin okunması ile yetinilmesine karar verilerek, tanığın dinlenmesinden vazgeçilmesi kararlaştırılmıştır. Susurluk Kazası'ndan sonra arabadan çıkartılan eşyaların listesi celp edilmiş ve dosyada mevcut eşya tespit tutanağı ile bir adet A-92571 U seri nolu 22 kalibrelik Beratta marka tabanca ile şarjör ve bu tabancaya ait iki adet susturucunun elde edildiği mevcut tutanakla anlaşılmaktadır." Gerekçeli kararda, dosyada, Hospro Şirketi'nin Direktörü Ertaç Tinar'ın, "Ekte dökümleri verilen malzemelerin emniyet hizmetinde kullanılmak üzere teşkilatınıza hibe etmeyi düşünmekteyim. Hibenin kabulü halinde söz konusu malzemenin yurtdışından temini ile tarafınıza teslim edilebilmesi için ekte gönderilen örneklere uygun şekilde son kullanıcı belgelerinin düzenlenip tarafıma gönderilmesini arz ederim" şeklinde yazısının olduğu ve bu yazının Emniyet Genel Müdürlüğü'nce kabul edildiği kaydedildi. Kararda, bilirkişi raporu incelendikten sonra "Hospro Şirketi'nce gönderilen silahların para karşılığı satın alındığı, ancak bunun hibe olarak gösterildiği, tanık Tinar'ın ifadesinde belirttiği gibi pazarlık sonucu söz konusu malzemelerin 50 milyon dolara satın alınmak üzere anlaşıldığı, 1. parti için 12 milyon 500 bin doların peşin ödendiği, bir ay sonra 2. parti için 12 milyon 500 bin doların ödendiği, diğer taksitlerin ödemelerinin zamanla aksadığının" anlaşıldığı bildirildi. ŞAHİN'E 1 YIL HAPİS CEZASI Gerekçeli kararın sonunda, Emniyet Genel Müdürlüğü eski Özel Harekat Dairesi Başkan Vekili İbrahim Şahin'in, Türk Ceza Kanunu'nun "görevi ihmal" hükmünü içeren 230/2 maddesi uyarınca 1 yıl hapis ve 1 yıl süre ile memuriyetten men cezasına mahkum edildiği kaydedildi. Kararda, eski Emniyet Genel Müdürlüğü İkmal ve Bakım Dairesi Başkanı Necmettin Ercan, eski İkmal Dairesi Başkanlığı Depo Şube Müdürü Musa Teber, eski Dış Tedarik Şube Müdürü Mustafa Tekin Hatipoğlu, eski Akreditif ve Gümrük İşleri Büro Amiri Nazmi Kara, eski Antalya Özel Harekat Kursu Depo Sorumlusu Mustafa Büyük, eski Özel Harekat Daire Başkanlığı Gölbaşı Depo Sorumlu Uğur Çevik, eski Sayım ve Muayene Komisyonu Başkanı Sezai Boran, eski komisyon üyeleri Niyazi Pek, Arif Yıldız, Hasan Kozan ve Ali Durmuş, kursta yönetici olarak görev yapan eski Operasyon Şube Müdürü Lütfi Eraslan ve Emniyet Müdürü Şemsettin Canpolat ile İkmal Daire Başkanlığı Akreditif Müdürlüğü'nde görevli polis memuru Ömer Aydoğan'ın, "silahların kaybolmasında sorumlulukları olmadığı" gerekçesiyle, beraatlerine karar verildiği ifade edildi. ZAMAN
<< Önceki Haber Kayıp silah davası nedir? Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER