Turgut Özal Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Mahmut Akpınar, Başbakan Erdoğan'ın yolsuzluk ve rüşvet operasyonu sonrasında yeniden yargılamanın konusunu gündeme getirmesini Samanyolu Haber Televizyonuna değerlendirdi.

Yaşanan tartışmalar ve itibarsızlaştırma çabaları sonrası toplumda adalet duygusunun zedelendiğini dile getiren Akpınar;       "Bu tartışmaların bu döneme denk getirilmesi tamamen politiktir.Balyoz ve Ergenekon gibi davaların yeniden görülebilmesi için mahkemenin seyrini değiştirebilecek çok güçlü deliller ortaya çıkması gerekir. Sanıkların serbest kalması için genel af gündeme gelebilir, ancak Ergenekon ve KCK gibi öenmli davalarda hüküm giyenlerin salıverilmesi sandıkta büyük bedeller ödetir. Hükumet bunu mahkemeler üzerinden yapmak istiyor." dedi.

Özellikle üst düzey siyasilerin kullandıkları üslup ve iftiracı, ithamcı tavrı son derece yanlış bulduğunu dile getiren Doç. Dr. Mahmut Akpınar, yargı ve ordu gibi  önemli kurumların gündelik çıkarlar için yıpratılmasını doğru bulmadığını ifade etti. 

Paralel devlet, in, çete ve casusluk gibi kavramların mesnetsiz bir şekilde gündeme getirilmesinin ağır bir vebal olduğuna dikkat çeken Akpınar, "Herkesin bir aidiyeti olabilir, bunda bir problem yok. Ancak bunlar üzerinden bir ayrıştırma yapmak son derece yanlış olur. HSYK'nın şu anki demokratik halinden çıkarılmaya çalışılması ve kuvvetler ayrılığı ilkesinin ihlal edilmesi demokratikleşme hedefinden dönmek olacaktır." dedi.