Onların ortak yönü, barış elçisi olmaları. Güneydoğu'da 850
aileyi barıştıran Sait Özşanlı'nın yolunda ilerleyen '
gönüllü komisyon', 100'e yakın
kan davasını bitirdi. Heyettekiler bölgedeki barışın aileden başlayacağını söylüyor.
Vefat ettiği 2009 yılı
Ağustos ayına kadar Güneydoğu'da 850 aileyi barıştıran Sait Özşanlı'nın yolundan ilerleyen 'gönüllü komisyonu', bugüne kadar kadar 100'e yakın kan davasını bitirdi. Babasının kurduğu barış komisyonuna halen oğlu Metin Özşanlı
başkanlık ediyor. Ona en büyük desteği ise babasının arkadaşları veriyor. "Çoğu zaman
küçük bir husumetin önüne geçip insanların ölmesini engellemenin huzurunu yaşıyoruz." diyen Metin Özşanlı, gündüzleri birkaç saat kendi işini yaptıktan sonra geriye kalan bütün zamanını aileleri ziyaret ederek ya da bir araya getirerek geçirdiğini dile getiriyor. Kan davalı iki aileyi barıştırmak için bazen yüzlerce kilometre gitmek zorunda kaldıklarını, büyük sıkıntılar çektiklerini anlatan Özşanlı, "Aileler barıştıktan sonra huzurlu oluyoruz. Yaşadığımız bütün sıkıntıları unutuyoruz. Çünkü sadece
Allah rızası için, hiçbir menfaat beklemeden bu işi yapıyoruz." şeklinde konuşuyor. Kan davalı ailelerin barışması konusunda Diyarbakır'daki mülkî amirlerin kendilerine manevî
destek verdiğini anlatan Özşanlı, babasının kendisine bıraktığı mirası sonuna kadar sürdüreceğini dile getiriyor. Özşanlı, "Rahmetli babam 'Aile içinde barış ve huzur olmazsa bölgede,
ülke de olmaz.' diyordu. Biz kendimize aile içi barışı görev bildik." ifadelerini kullandı.
KAN DAVALARI, EĞİTİMLE BİTER
Metin Özşanlı ile birlikte yıllarca komisyonlarda görev yapan öğretmenlerden Yahya Kamçı da, kan davalarının bölgenin en önemli toplumsal sorunu olduğunu belirtiyor. Kamçı, "Bir köyde kan davalı aileler varsa oradaki bütün insanlar huzursuz demektir. Eğitime büyük önem vermemiz gerekiyor. Çünkü eğitim oranının yüksek olduğu, gençlerin okuduğu yörelerde kan davası ya da husumet olayları daha az görülüyor. Aileleri ziyaret ettiğimizde çocuklarını okutmaları gerektiğini ısrarla anlatıyoruz." diyor. Din görevlisi Ömer İler ise Hz. Peygamber'in ısrarla üzerinde durduğu ve önerdiği bir işi yapmanın kendilerine manen huzur verdiğini söylüyor.
Barış komisyonu üyeleri, aralarında kan davası başlayan ya da husumet olan aileleri ziyaret ederek işe başlıyor. Bölgede tanınan kanaat önderleri, ziyaret sırasında kan davasının zararlarını anlatıyor, İslâm dininde kan davası gütmenin yerinin olmadığını vurguluyor. Gerekirse ikinci ve üçüncü ziyaretler gerçekleştiriliyor. Taraflar ikna edildikten sonra bölgenin tanınmış insanlarının katılımıyla kan davası sona erdiriliyor. Komisyon bugüne kadar 100'e yakın husumeti sona erdirdi.
ZAMAN