Yazar Cengizhan Yurdanur’un, ilahiyatçı ve mutasavvıf Emin Işık’la yaptığı röportajı kapsayan, Sufi Kitap tarafından yayınlanan ‘Aşkı Meşk Etmek’ isimli eserde, yakın tarihe ışık tutan anı ve gözlemlere yer veriliyor. Işık, 27 Mayıs 1960’da askeri bir cuntanın yaptığı darbenin ardından iktidardan uzaklaştırılan Demokrat Partililerinin yargılandığı Yassıada duruşmalarına dönemin en başarılı yardımcı erkek oyuncularından Ahmet Tarık Tekçe’nin de şovmen olarak katıldığını öne sürüyor. Işık, konuyla ilgili şunları anlatıyor: “Ahmet Tarık Tekçe vardı. Adamlarıyla gidiyordu. Mahkemede, ‘sakıtlar, düşükler, alçaklar’ diyerek, onların aleyhine sloganlar atıyorlardı. Orada, mahkemede, sanıklar aleyhine sloganlar atıyorlardı, hakimlere destek olsun diye… Vazifeli… Özel tutulmuş adamlarla gidiyorlar, işte orada açık seyirciler de var, davalının yakınları var, avukatları var falan, orada da bir grup var. ‘Yuha yalan söyleme, sahtekar, alçak!..’ falan diye onlara hakaret eden bir ekip. Onun başında da Ahmet Tarık Tekçe vardı.” Ahmet Tarık Tekçe, 1950’li yılların sonlarında Türk sinemasının en çok gişe yapan oyuncusu olarak görülüyordu. Yapımcıların film yapmak için peşinde sıraya girdiği Tekçe için Yeşilçam’da ‘Kitapsız ilim, Ahmet Tarıksız film olmaz’ sözü ortaya çıkmıştı. Tekçe, bir film galasına giderken Karabük’te 4 Ekim 1964’te geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybetmiş, Filiz Akın ve Türker İnanoğlu kazadan hafif sıyrıklarla kurtulmuştu.CİHAN