Prof. Dr. Karahan, Bankacılık Kanunu’nun 71. maddesi gerekçesiyle el koymadan önce 68., 69. ve 70. maddeler çerçevesinde tedbirler alınması gerektiğini ifade etti. 4 aydır banka yönetiminin görevde olduğuna işaret eden Karahan, banka ile ilgili her konuda bilgileri olduğunu, ilk çeyrek için 13 milyon lira kâr açıkladığını ve hesaplarında da herhangi bir usulsüzlük olmadığını dün KAP’a bildirdiğini kaydetti.
Bütün bunlara rağmen el koyma kararının hukuki olmadığını vurgulayan Karahan şöyle konuştu: “Tamamen siyasi bir algı çalışması. Cumhuriyet Gazetesi’nde yayınlanan MİT TIR’larıyla ilgili haberi örtebilmek için bir algı çalışması yapıyorlar. Oyuna gelmemek gerekiyor. Seçimlere 7-8 gün var, hiç gündemi değiştirmeden seçim konuşmak lazım, ekonomi konuşmak lazım. Bank Asya’nın ortakları duyarlı insanlar, hukuk bilir insanlar. Bunu sonuna kadar takip edecekler. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde mülkiyet hakkı düzenlenmiş. Bank Asya’nın ortakları bu davaları açacaklar. Kentbank’ta olduğu gibi, Demirbank’ta olduğu gibi Rusya’da Yukos’ta olduğu gibi çok büyük tazminatlar kazanacaklar ama olan Türkiye’ye olacak. En kutsal haklardan mülkiyet hakkına el konulduğu zaman hiçbir yatırımcı Türkiye’ye gelmez ve zaten yatırımcılar çıkıyor. Çok yıkıcı bir etkisi olacak. Bank Asya’ya bir şey olmaz, ortaklara bir şey olmaz. Görünen o ki, bunlar kendilerine biat etmeyen herkesi batırma derdinde. Adım adım gidiyorlar. Önce Bank Asya dediler, ardından İş Bankası geliyor. Adı çıktı, ona da el koyacakları konusunda herhangi bir tereddüt duymuyorum. Herkes risk altında. Maddelerle konuşma dönemi bitmiştir, çünkü hukuk yok, Anayasa yok, çete dönemi, gasp düzeni. Birilerinin helal parayla kazandıkları paraya çöküyorlar. Ama bu böyle kalmaz.”
zaman