Öğretmenlik yapan ve henüz 26 yaşında olan Ali Aktuğ'un lösemi hastalığına yakalanmasının ardından arkadaşları, çok konuşulacak bir kampanyanın altına imza attı. "Hayata kök salmak için sen de kök hücre bağışla" mesajını dünyaya duyurmak isteyen arkadaşları, "#aliaktuğvetümlösemihastalarıiçin" hashtagi altında sosyal medyada seferberlik başlattı.

İyileşmesi için ilik nakli gereken Ali Aktuğ'un arkadaşlarından, İzmir Barosu avukatlarından Ekin Mungan ve Ertan Ersü, sosyal medyada kampanya başlattıklarını belirtti. "En kıyamadığımız, en savunmasız, en muhtaç ve masum olan insanların hayata kök salması için sen de kök hücre bağışla. Bir nefese ortak ol! Bir hayat kurtar!" düsturuyla hareket ettiklerini aktaran Mungan, "Son günlerde kamu spotu ile Kızılay bu konuya dikkat çekmeye başlamıştı ancak maalesef ki söz konusu durum yeterli olmamakta. Halen yeterli derecede gönüllü bulunmamakta ve uygun ilik bekleyen milyonlarca insan bulunmaktadır. Artık bizler de buna bir el atalım dedik ve hem lösemili tüm arkadaşlar, çocuklar, yetişkinler için çabalayalım hem de 3. Dünya ülkeleri gibi değil, gelişmiş ülkeler gibi gönüllü ilik bağışçısı sayısını arttıralım istedik. Arkadaşımız için olmasa dahi kök hücre nakli bekleyen binlerce hastaya bir umut olmak istedik ve bu amaçla gerek sosyal medyada gerekse çeşitli sivil toplum örgütleriyle ortaklaşa bir çalışma yaparak bu kampanyayı başlattık." dedi.

Kampanyanın ortaya çıkış hikâyesini anlatan Mungan, "Arkadaşımız Ali Aktuğ, henüz 26 yaşında ve kendisine 2015 Ağustos ayı içerisinde lösemi teşhisi koyuldu. Arkadaşımız, hayatı ve her anını en güzel şekilde yaşayan, değerlendiren biridir. Psikolojik danışman ve rehber öğretmen olan arkadaşımız, maalesef şu anda çok sevdiği işinden ve öğrencilerinden ayrılmak zorunda kalmıştır. Arkadaşımız şu anda Ege Üniversitesi Hastanesi'nde yatmakta ve uygun ilik beklemektedir." dedi

Kendi arkadaşlarının başına gelene kadar lösemi ve ilik nakliyle ilgili yeterli derecede bilgi ve duyarlılığa sahip olmadıklarını dile getiren Mungan, ilik naklinin çok basit bir işlem olduğunu, sosyal medya üzerinden insanlara anlatmaya başladıklarını vurguladı. Mungan, şöyle konuştu: "Arkadaşımızın durumunun ciddi olduğunu ve ilik nakli yapılması gerektiğini öğrendikten sonra bu konuda insanları nasıl bilinçlendirebileceğimizi araştırmaya başladık. Araştırmalar sonucunda gördük ki insanların çoğu, kök hücre bağışçısı olmanın acılı bir durum olduğunu düşündüğü için gönüllü olmaktan çekinmektedir ancak söz konusu durum, gelişen teknolojiyle artık çok kolay. Türk Kızılayı, gönüllü kök hücre bağışçı adayları bularak onlardan üç tüple toplam 10-20 ml. kan alıyor. Alınan kan örnekleri üzerinde testler yapıldıktan sonra nakle uygun olan bağışçıyla tekrar iletişime geçilerek, bağışçı olmak isteyip istemediği soruluyor. Kabul edilmesi durumunda en yaygın yöntem olan periferik kök hücre toplama yöntemiyle bağışçıya sadece beş gün süreyle günde iki kez koldan yapılan aşıyla kemik iliğinde yerleşik halde bulunan kök hücrelerin kana geçmesi sağlanıyor ve hücre toplama aşamasında kola iğneyle girilerek, acısız ve ağrısız bir şekilde ilik bağışçısı olunuyor. Bu uygulama süresince genellikle hastanede gecelemeyi gerektiren bir yatış ve anestezi söz konusu değildir. Bu uygulamada verici, kök hücre toplama günü dışında normal yaşantısının gereklerini yerine getirebiliyor. Bu emekler karşılığında da sağlığına kavuşmak için umutla bekleyen bir hastaya verilebilecek en büyük hediye olan yaşamı bağışlıyoruz." CİHAN