Milliyetçi Hareket Partisi(MHP) Antalya Milletvekili Doç.Dr. Mehmet Günal, BDDK'nın skandal bir kararla Bank Asya'ya 'ileride sıkıntı olabilir' diye el koymasının ekonomik sistematik sıkıntıları doğuracağını söyledi.
MHP Antalya Milletvekili Mehmet Günal, partisinin 3 sıra milletvekili adayı Tarkan Akıllı ile birlikte Manavgat'ta seçim çalışması yaptı. Aynı zamanda 7 Haziran seçimlerinde Antalya 1 .sıra milletvekili adayı olan ve ekonomist Günal, BDDK'nın katılım bankası Bank Asya'ya hukuksuz bir şekilde el koymasına tepki gösterdi.
Bank Asya'ya karşı 17 aydır hükümete yakın medya ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 'bu bankaya paranızı yatırmayın', bu banka battı' 'dökme su ile değirmen dönmez' diyerek bilinçli bir şekilde linç kampanyasına tabi tutulduğunu belirten Günal, bunu altında yatan temel sebebin başta Recep Tayyip Erdoğan ailesinin içinde olduğu 17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonu örtbas etmek olduğunu savundu.
AK Parti iktidarın döneminde yasama, yürütme ve yargının tek adama bağlanarak başkanlık sistemi altında diktatörlüğün yaşandığını belirten Günal, bir banka hakkında görüş bildirmenin SPK ve BDDK göre suç olmasına karşı Erdoğan'ın kendi hırsları uğruna hukuku çiğnediğini, çiğnemeye de devam ettiğini kaydetti.
Ülkede Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun(HSYK) bir genel müdürlük haline geldiğini, siyasi iktidarın antik demokratik yasalarla 'hukukun üstünlüğünü, üstünlerin hukuku' haline getirdiğinin altını çizen Günal, Bank Asya olayında bunun bir iktidar-cemaat kavgası olarak değerlendirilmemesi gerektiğini, özellikle bankacılık ve sigortacılık sektörünün güven üzerine kurulu olduğunun unutulmaması gerektiğini vurguladı.
Günal, şunları kaydetti: "Maalesef ülkemiz hukuk ayaklar altına alınmış durumda. Bank Asya'ya yapılanları bir cemaat- iktidar kavgası olarak bakamayız. Bank Asya'ya yapılanlar başka bankalara da yapılabilir. Bankacılık sektörü sistematik sarsılma geçirebilir. Böyle bir durumda sektörde sarsılma nerede olacağı belli olmaz. Bu saatten sonra yabancı yatırımcı gelmez. Bankacılık ve sigortacılık sektörü güvene dayalıdır. Bilindiği üzere bankacılık sektörüne yabancılar hakim. Böyle bir durumda yabancı yatırımcı portföy ve doğrudan yatırım yapmaz. Bu hukuksuzlukları yapanlar zamanı gelince hesabını verecektir. Bank Asya'ya yapılanlar siyasidir. Siyasi belirsizliği olduğu yere yabancı yatırımcı gelmez. Siyasi baskı, intikam hırsı ve siyasi belirsizlik bürokratlar yanlış karar vermeye zorlanmıştır. BDDK'nın Bank Asya'ya el konulmasının yegane sorumlusu yandaş medya ve Erdoğan'dır."
'ERDOĞAN ÖZGÜR BASINI SUSTURMAK İÇİN HER TÜRLÜ BASKIYI YAPIYOR'
Bütün herşeyini bu seçimlere bağlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Bank Asya'da olduğu gibi özgür basını da susturma girişiminin devam ettiğini belirten Günal, Erdoğan'ın bütün muhalif sesi keserek finans sektöründen sivil toplum kuruluşlarına ve medyanın yüzde 100'nı kendisine tabi olmasını istediğini söyledi.
7 Haziran seçimlerinde sonunun geldiğini göre Erdoğan'ın panik ve kızgınlık içinde muhalif basını susturmaya yönelik her türlü girişimi yaptığını vurgulayan Günal, iktidarın koltuğunu kaybetme paniği içinde kendisine muhalif olan basını susturmaya çalıştığının altını çizdi.
'TIR'LARDA SİLAHLAR YANINDA GEÇİRİLEN KARA PARALARDA GÜN YÜZÜNE ÇIKMALI'
MiT TIR'larında silahının yanında kara paralarında taşınıp taşınmadığının iyi incelenmesi gerektiğini dile getiren Günal, "Tabi zaten bunu kendileri de biliyorlardı. Silah geçirmenin yanında bu TIR'larda kara para ve rüşvet paraları da var mıydı bunlarında iyi incelenmesi lazım. Silahlarla ilgili ne kadar delil var bilemiyorum. bilemiyorum. O TIR'lar içinde silahlar yanında yurt dışına geçirilen efektif paralar dövizlerde varmıdır, yetlililere soruyorum." ifadesini kullandı. CİHAN