Milli Eğitim Bakanlığı yargı kararını dikkate almadı: Eğitimi yandaş vakıflarla yürütmeye devam

Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB), Hizmet Vakfı ve TÜRGEV ile imzaladığı protokollerin süresini uzattığı ortaya çıktı

SHABER3.COM

Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB), Hizmet Vakfı’yla imzaladığı, “Değerler Eğitimi” protokolünün süresinin Temmuz 2020’ye, Bilal Erdoğan'ın yöneticisi olduğu TÜRGEV ile imzaladığı, “Öğrencilere Yönelik Sosyal, Kültürel Kurslar Düzenlenmesi” protokolünün süresini ise Kasım 2019’a kadar uzattığı öğrenildi.

Birgün'den Mustafa Mert Bildiricin'in haberine göre, Hizmet Vakfı protokolün yedinci maddesindeki, “Vakıf, öğrencilere seminer sonunda katılım belgesi verir” yükümlülüğünün kaldırılarak protokolün beş yıl süre ile uzatılmasını talep etti. MEB Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü ise protokolün üç yıl süre ile uzatılmasının uygun olacağını belirterek, talebi MEB eski müsteşarı Yusuf Tekin’e iletti. Tekin de protokolün Temmuz 2020’ye kadar uzatılmasına onay verdi.

TÜRGEV ile Kasım 2015’te imzalanan protokolün süresi de MEB Bakan Yardımcısı Reha Denemeç’in imzasıyla, Kasım 2019’a kadar uzatıldı. Masrafları MEB bütçesinden karşılanan protokolün uzatma talebini içeren dilekçe, Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü’nün internet sitesinden de duyuruldu.

ANAYASA HÜKÜMLERİNE AYKIRI

Öte yandan, MEB’in Hizmet Vakfı’yla imzaladığı, “Değerler Eğitimi” protokolünün yürütmesinin durdurulmasına ilişkin yargı kararı bulunuyor. Eğitim Sen’in "protokolün iptali ve yürütmesinin durdurulması" istemiyle açtığı davaya Danıştay 8’inci Dairesi’nin verdiği kararda şu ifadeler yer alıyor:

“Protokolün örgün eğitimdeki öğrencilere yönelik bir kısım etkinliklerinin doğrudan diğer kurum, kuruluş ve bireyler tarafından yürütüleceğinin kabul edilmesi, örgün eğitim kurumlarını kanuni idare ilkesine ve genel idare ilkesine aykırı olarak diğer kurum, kuruluş ve bireylerin faaliyet alanına dönüştüreceği açıktır. Dava konusu işlemin örgün eğitim kurumlarına yönelik kısmı, bir kamu hizmeti olan eğitim-öğretim hizmetinin devletin hizmet alanı içerisinde ancak genel idare esaslarına göre memurlar ve diğer kamu görevlileri eliyle yürütülmesine ilişkin Anayasa’nın hükümlerine ve Türk Milli Eğitiminin temel ilke ve kurallarına aykırıdır”

'YARGI KARARLARIYLA PROTOKOL GÜNCELLENMELİYDİ'

Habere göre, MEB’in yargı kararlarıyla iptal edilen protokollerin bazılarını başka bir isim altında devam ettirdiğini söyleyen Avukat Asuman Tokgöz Sucu, “Birçok davanın pratikte bir anlamı kalmıyor” dedi. Sucu, MEB ile Hizmet Vakfı ile imzalanan “Değerler Eğitimi” protokolünün Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü’nün sitesinde aynen durduğunu anımsatarak, “Yargı kararının ardından 30 gün içinde protokol güncellenmeliydi” diye konuştu.

'KAZANDIĞIMIZ DAVALAR YOK SAYILIYOR'

Eğitim Sen Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan da, “MEB, Eğitim Sen olarak protokollere karşı kazandığımız davaları, yok saymaya ve suç işlemeye devam etmektedir. Yargı kararları açık bir şekilde Anayasa’nın, ‘Kamusal eğitim devletin temel sorumluğudur. Eğitimci niteliği taşımayan kişi ve kurumlara devredilemez’ vurgusuna atıfta bulunarak protokoller ile suç işlendiğini de belirtmektedir” dedi.

Aydoğan “Ümraniye’de Fıkıh Der’e ait yatılı kursta altı öğrenciye ilişkin yaşanılan cinsel istismar vakasının yaşanılması üzerinden ortaya çıkan tablo aslında memleketin genel tablosudur. Devletin, Anayasa’yı dahi yok sayarak kamusal eğitim sorumluluğunu vakıflara devretmesi ile ülkenin her yerinde öğrencilerimiz istismara, tacize, tecavüze uğramaya, hatta Kulp’ta, Aladağ’da yaşadığımız gibi yaşamlarını kaybetmeye devam ediyor” diye konuştu.
<< Önceki Haber Milli Eğitim Bakanlığı yargı kararını dikkate almadı:... Sonraki Haber >>
ÖNE ÇIKAN HABERLER