22 Ocak 2016'da başlayıp 5 Şubat'a kadar devam edecek yarıyıl tatili sebebiyle öğrencileri ve ailelerini tatlı bir telaş sardı. Çocuklar için geceyarılarına kadar televizyon seyretme, bilgisayarda sonu gelmeyen oyunlar oynama ve ertesi gün öğle saatlerine kadar uyuma imkanı gibi görünen yarıyıl tatili, çalışan anne babalar içinse, "Biz şimdi ne yapacağız?" endişesini akla getirebiliyor. Oysa hem çocuklar hem aileleri için yarıyıl tatilinin eğlenceli ve verimli geçebileceğini belirten İzmir Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Elif Öztürk Yılmaztekin, yapılması gereken en önemli şeyin, iyi bir planlama olduğunu söyledi.

Ailelere, mutlaka çocukları ile birlikte plan yapmaları tavsiyesinde bulunan Yrd. Doç. Dr. Yılmaztekin, farklı planlar hakkında bilgi sahibi olan çocukların, programa dahil olmada daha istekli olacağını söyledi. Çocukların faal olarak katılacağı etkinliklerle planlanan bir yarıyıl tatilinin daha verimli geçeceğini belirten Yılmaztekin, "Yarıyıl tatili, sınavlara hazırlananlar için bir sıçrama tahtası olarak görülebilir ancak daha da önemlisi çocukların, dersleri kadar dinlenme zamanlarını da aktif ve verimli geçirmeleridir. Ders tekrarı yaparak, öğrenilenler pekiştirebilir. Bunun için ilk yapılması gereken, zaman planlamasının ve dinlenme sürelerinin iyi belirlenmesi ve buna da uyulmasıdır." dedi.

Kitap okumanın yarıyıl tatillerinin vazgeçilmezi olduğunu hatırlatan Elif Öztürk Yılmaztekin, bunun bir ödev olmaktan çıkarılıp alışkanlık haline getirilmesi için yapılması gerekenleri şöyle özetledi: "Örneğin, okumak istediği kitabı çocuğun kendisinin seçmesi, okuma hevesini arttıracaktır. Kitap bittikten sonra onda uyandırdığı duygular üzerine konuşmak, çocuğunuzun kitap üzerinde yeniden düşünmesi anlamına gelir. 'Eğer sen bu kitabı yazsaydın, nasıl bir sonla bitirmek isterdin?' gibi sorularla kitap okumanın daha aktif bir etkinlik haline getirilmesi sağlanabilir. Ayrıca kitap sonunda çocukların duygularını yansıtmaları için bir resim yapmasını istemek, ailelerin de çocuklarının iç dünyalarını keşfetmelerine yardımcı olacaktır."

Yarıyıl tatilinin kışın en soğuk dönemine denk geldiğini, ailelerin çocukları ile birlikte vakit geçirmek için daha çok kapalı mekanları tercih etmek durumunda kalacağını söyleyen Yılmaztekin, ailece yapılabilecek kültür gezileri ve özellikle de müzelerin düzenlediği etkinlikleri hatırlattı. İzmir'de 12'si Kültür ve Turizm Bakanlığı'na, 16'sı diğer kurum ve kuruluşlara bağlı 28 müze bulunduğuna dikkat çekerek, "Soğuk, sessiz ve karanlık, hiçbir şeye dokunulmaması gereken mekanlar olarak algılanan müzeler, son yıllarda büyük bir değişim içinde. Düzenlenen sergilerden önce yapılan söyleşiler ve atölye çalışmaları ile renklenen müzeler, hem çocuklar hem de aileler için hem bilgilendirici hem de keyifli zaman geçirmeye olanak sağlayan yerler haline geldi." diye konuştu. CİHAN