Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan, Diyarbakır'ın
Silvan ilçesinde 13 askerin şehit edilmesiyle ilgili olarak, "Terör örgütü ve uzantıları şunu çok iyi bilmelidir ki bir defa, hiçbir zaman, çok açık ve net söylüyorum, bu kötü niyetli davranışlar bizden hiçbir yerde, asla iyi niyet beklemesin" dedi.
Erdoğan, cuma namazını kıldığı
Süleymaniye Camisi çıkışında gazetecilerin sorularını cevapladı. Bir gazetecinin
terör olaylarına ilişkin değerlendirmesini sorması üzerine Erdoğan, dünkü olayın milletçe herkesi üzdüğünü,
terör örgütü PKK'nın ne kadar samimiyetsiz olduğunu, bugüne kadar ne kadar kötü niyetlerle donanımlı olduğunun bilindiğini söyledi.
Terör örgütü PKK'nın yine böyle bir uygulamasını ortaya koymak suretiyle, siyasi siyasi uzantılarıyla da ne kadar farklı bir süreci işlettiklerini ortaya koyduğunu belirten Erdoğan, şöyle konuştu:
"13 tane şehidimizin olması şüphesiz ki yüreklerimizi yaralamıştır, dağlamıştır, ama terör örgütü ve uzantıları şunu çok iyi bilmelidir ki bir defa hiçbir zaman, çok açık ve net söylüyorum. Bu kötü niyetli davranışlar bizden hiçbir yerde, asla iyi niyet beklemesin. Onlar da siyasi uzantıları da. Biz onların siyasi uzantılarına da çok iyi niyet gösterdik. Ve bütün iyi niyetlerimizle yaklaşımlarımızı yaptık ve demokratik alanda mücadelelerini sürdürmeleri için her türlü zemini hazırladık. Ama bunların her zaman ortaya koydukları teklifler, dünyanın hiçbir yerinde görülmeyen bir dedikleri bir dediklerini tutmayan yaklaşım tarzlarıdır. Ve hiçbir zaman
AK Parti ve AK Parti
iktidarı onların bu gayrı samimi tekliflerine, bir masaya oturacak değiliz. Eğer bunlar bir barışı istiyorlarsa talep ediyorlarsa yapacakları tek şey vardır, o da şudur: Bir defa terör örgütü silahı bırakacaktır. Silahı bırakmadıkları müddetçe ne operasyonlar durur ne de bu süreç daha farklı bir noktaya doğru gider. Bundan sonraki süreç çok daha farklı stratejilerle ve uygulamalarla kendini gösterecektir. Bunu onların da bilmesi lazım."
Bir gazetecinin terör olaylarına ilişkin değerlendirmesini sorması üzerine Erdoğan, ilk olarak 780 bin kilometrekare üzerinde kesinlikle herhangi bir ameliyata, operasyona müsaade etmeyeceklerinin bilinmesini istedi.
İkinci olarak tek millet anlayışı üzerinde farklı yaklaşıma hiçbir zaman müsaade etmeyeceklerini vurgulayan Erdoğan, şöyle konuştu:
"Bir defa bu ülkede benim
Kürt kökenli vatandaşlarım
azınlık statüsünde değildir. Biz geldiğimizden bu yana 3 şeyi başardık. Red ve inkar politikalarını yok ettik, asimilasyon politikalarını da yok ediyoruz. Dikkat ederseniz, onun için
seçim öncesi bir ifade kullandım. Bu ülkede artık
Kürt sorunu yoktur, bu ülkede PKK sorunu vardır, Kürt kökenli vatandaşlarımın da sorunları vardır. Sorunların da çözümünde en büyük katkıyı biz verdik ve bundan sonra da yine biz vermeye çalışacağız. Kaldı ki bu ülkede etnik unsur olarak birçok etnik unsur var. Benim Türk kardeşimin de sorunu var, Laz'ın da Boşnak'ın da Arnavut'un da Gürcü'nün de Roman'ın da hepsinin sorunları var. Bu sorunların hepsinin çözümünde şüphesiz ki bu sorumluluğu üstüne alan iktidar bunu çözecektir. Bunu da çözmeye devam edeceğiz. Bir defa şu 4 temel ilkemiz değişmez; tek millet, tek
bayrak, tek vatan, tek devlet. Biz bununla bu yola devam edeceğiz. Bunun dışında herhangi bir düşüncemiz yoktur. Burada kimse bizden geri adım beklemesin."
Bir gazetecinin
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, "Mücadele edecek moral bırakmamışsınız. Herkes
tutuklu, herkes hapiste, bu moralle
terörle mücadele ediyorsunuz" sözlerini anımsatması üzerine Erdoğan, bu yorumlara katılmadığını söyledi.
Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:
"Düşünün ki bir ordu savaşa girdi. Bir ordu savaşa girdiği zaman bunun içerisinde zayiat verir. 100, 200, 300, 500 veya bin tane... Burada siz kalkıp da 'Biz moralsisiz, onun için bu savaşı kaybettik' diyebilir misiniz? Böyle bir saçmalık olur mu? Hele hele
Türkiye Cumhuriyeti'nin Türk Silahlı Kuvvetlerinin toplamda 600 bini aşan bir ordusu var ve bu orduyu biz NATO içinde en güçlü ordu olarak savunuyor ve konuşuyoruz. Burada 'moral bozuldu' dediğimiz anda, o zaman zaten bitersiniz ve terör örgütüne de tamamen malzeme verirsiniz. Şu anda ana muhalefet partisi başkanının yaptığı budur. Bu tamamen terör örgütüne
destek vermektir. Bugün daha güçlü olduğumuzu ifade etme günüdür. Bu nasıl siyasi anlayıştır. Böyle şey konuşulur mu? Böyle bir atıfta silahlı kuvvetlere bulunulur mu? Bizim güvenlik güçlerimiz düne göre bugün çok daha güçlüdür ve bugün çok daha farklı bir yaklaşımla olaylara yaklaşmaktadır. Bunun bedelini çok daha ağır ödettirecektir, ben buna inanıyorum."