BDP'li vekillerin dokunulmazlığıyla ilgili mesaj veren Başbakan Erdoğan, teröristlerle buluşmalarını değerlendirerek, "Kameralar olmasa ellerini öpüp üç kuruş da harçlık alırlardı" dedi. AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Genel Merkezi'nde düzenlenen genişletilmiş grup toplantısında yaptığı konuşmada, örgütünün son yıllarda hedefini değiştirerek AK Parti'ye saldırmaya başladığını belirtti. Erdoğan, ''Çünkü AK Parti çözüyor. Çünkü AK Parti benim Kürt kardeşlerimle kucaklaşabiliyor, el ele verebiliyor'' diye konuştu. "CHP'den yardım isteyecek kadar düştük mü?" Erdoğan, kaçırılan AK Parti Hakkari İl Başkanı'nın ailesinin, CHP yöneticilerinden yardım istediği iddialarına ilişkin, şunları kaydetti: ''Bunu aile duyunca bayağı üzüldüler. Çünkü ben aileyle görüştüğümde 'böyle bir şeyler yansıdı televizyonlara Başbakanım, bu Hakkari'de BDP ile beraber miting yapan bir CHP'den biz yardım isteyecek kadar düştük mü' diyor.'' Küçük at da kargalar yesin AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun terör konusunda randevu istemesiyle ilgili olarak da şunları söyledi: ''Bizde bir söz var: 'Küçük at da kargalar da yesin' diye. Böyle atış olmaz ve bunları yutmak mümkün değil. Hala bakın bu konuda bir adım atmıyorlar ama bunu kullanmaya çalışıyorlar. Sizin teröre yönelik yapacağınız hiçbir şey yok. Çünkü Türkiye'nin son 30 yılında sizin iktidar ortaklıklarınız var ve yaptıklarınızı biliyoruz.'' Kameralar olmasa... Başbakan Erdoğan, BDP'li milletvekillerinin terör örgütü üyeleriyle buluşmasını değerlendirirken de ''Bir bayram öncesi milletin gözünün önünde gittiler, efendilerine sırtlarını sıvazlattılar. İnanın kameralar orada olmasaydı bunlar o terörist efendilerinin ellerini de öperlerdi, inanın kameralar olmasaydı bunlar terörist efendilerinden üç kuruş da harçlık alırlardı. Neyse ki orada efendileri bunlara acıdılar da kameraların önünde bunları daha fazla rezil etmediler. BDP'li milletvekilinin sırtını sıvazlayan o teröristin elindeki kan işte o milletvekillerinin bir defa sırtına bulaşmıştır'' dedi. Kandil'e çıkmalı Başbakan Erdoğan, ''Şu anda bu ülkede bizim, bir metrekaremizin kontrolümüz dışında olduğunu kimse söyleyemez. Her yerde biz bütün imkanlarımızla, bütün gücümüzle varız. Siz, bölücü terör örgütünün uzantısının eş başkanının söylediğine bakmayın. O önce kendisinde yüz olsa parlamentoda değil, Kandil Dağı'na çıkması gerekir. Burada ne duruyorsun, sen oraya çık'' diye konuştu. Milletvekili dokunulmazlığı Başbakan Erdoğan, BDP'li milletvekilleriyle ilgili, ''Yargı da gerekenleri yapıyor. Biz de parlamentoda gereği neyse onu yapacağız'' değerlendirmesinde bulundu. Başbakan Erdoğan, ''Şu anda terör örgütü Doğu ve Güneydoğu'da adeta intihar edercesine çocuk yaştaki mensuplarıyla yoğun bir terör uyguluyor, aynı anda CHP senkronize şekilde, paralel şekilde Suriye üzerinden tahriklere girişerek hem Suriye'deki katliama hem de dolaylı olarak teröre lojistik destek sağlıyor'' şeklinde konuştu. AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, CHP'li bazı milletvekillerinin Suriye'li mültecilerin bulunduğu kamplara girmek istemesine ilişkin iddialarla ilgili, şunları söyledi: ''Samimiysen, bu işte en yetkili komisyon olan İnsan Hakları Komisyonu'ndaki üyelerin niçin kamplara gitmediler? Gitseydiler. Şov yapmaya o şekilde giderlerse müsait olmayacak da onun için. Kusura bakma Sayın Kılıçdaroğlu, bundan sonra oraya eğer gideceksen sen tek başına gidebilirsin ama senin yanında şov yapman için hiçbir zemini bu kamplarda sana hazırlamayız. Şov yapmana müsaade etmeyeceğiz. Çünkü bu kamplar şov yapma yeri değildir. Bu kamplar hizmet yeridir.'' CHP Şam'a gidecek yüz bulamayacak Erdoğan, ''CHP yarın Şam'a gidecek yüz bulamayacak göreceksiniz ama inşallah biz en kısa zamanda Şam'a gidecek, oradaki kardeşlerimizle muhabbetle kucaklaşacağız. O gün de yakın. İnşallah Selahaddin Eyyubi'nin kabri başında Fatiha okuyacak, Emevi Camisi'nde namazımızı da kılacağız. Bilali Habeşi'nin, İbn-i Arabi'nin türbesinde, Süleymaniye Külliyesi'nde, Hicaz Demiryolu İstasyonu'nda kardeşliğimiz için özgürce dua edeceğiz'' şeklinde konuştu.