İngiltere’nin önde gelen gazetelerinden biri olan Guardian, Sedat Peker’in Erdoğan hükümetine yönelik iddialarını ele alan bir haber analiz yayınladı. Gazetenin Ortadoğu ve Türkiye muhabiri Bethan McKernan tarafından kaleme alınan yazıda özetle şu hususlara verildi: “Saray entrikaları ve suç örgütlerinin hikayeleriyle dolu Türk televizyon dizileri, Müslüman dünyasında özellikle Ramazan ayı boyunca popülerdir. Ancak bu yıl sürpriz başarı kazanan yapıt kurgusal değil gerçekti.”

“Organize suç örgütü lideri Sedat Peker, son üç haftadır, önde gelen Türk yetkililere ilişkin cinayet, tecavüz, ağır yolsuzluk ve uyuşturucu kaçakçılığı gibi iddiaları gündeme getirdiği YouTube videolarıyla ülkeyi çalkalandırdı.”

“Peker’in kendisini bir ihbarcı olarak resmettiği bir saat süren monologlarının zamanlaması, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan için yıkıcı oldu. İktidar partisi AKP devam eden ekonomik kriz ve pandemi sürecinin iyi yönetilememesi yüzünden zaten anketlerde düşüşe girmişti.

“Çeşitli çevrimiçi platformlarda videolar 30 milyondan fazla görüntülendi. Sedat Peker-AKP başlığı verilen video dizisi, Pazartesi günü giriş kaldırılana kadar İnternet Film Veritabanında dünyanın en çok izlenen televizyon programıydı.”

“49 yaşındaki Peker, istihbarat örgütlerinin siyasi suikastlar gerçekleştirmek için mafya babalarıyla işbirliği yaptığının ortaya çıktığı, Türkiye’de siyaset-mafya ilişkilerinin zirveye çıktığı 1990’larda ünlendi. Birkaç kez hapis cezasına çarptırıldı. 2014’te serbest bırakıldığında, AKP çevrelerinde kabul görmüş gibi görünüyordu, ancak İçişleri Bakanlığının hakkında yeni bir soruşturma başlatmasının ardından 2020’de ülkeden kaçtı ve şu anda Dubai’de olduğunu söylüyor. İstanbul’daki evi Nisan ayında polis tarafından basıldı.”

“Bir otel odasında bir masada, boynunda altın madalyon ve önünde özenle düzenlenmiş kitap ve notlarla oturan Peker, konudan konuya ve kişiden kişiye atlayarak, seçilmiş yetkililer adına işlenen suçları dramatik şekilde anlatıyor. Kullandığı hukuki terminoloji, iddialarının mahkemede dava açılması için tasarlandığını gösteriyor.”

“AKP’nin yirmi yıllık kirli çamaşırlarını ortaya seren Peker, ülke gençliğini siyasi statükoya meydan okumaya da çağırdı. “Kıymetli kardeşlerim, 40 yaş altı kardeşlerim… Bu ülkede yeni bir dünya, yeni bir ülke kurmalısınız: Bu ülkenin 84 milyonluk nüfusunun buna ihtiyacı var. Önümüzde zorlu günler var. Bizi mücadele ettirecekler … Birleşmeliyiz.” dedi.

“Yavaş yavaş organize suç ağları ve üst düzey yetkililer arasındaki kapsamlı işbirliğinin bir resmini çizen Peker’in şu ana kadarki ana hedefi, kendisini AKP içindeki rakip gruplardan koruduğunu söylediği güçlü içişleri bakanı Süleyman Soylu oldu. Ayrıca, eski bir başbakanın oğlunu, Kuzey Kıbrıs’ın kumarhane ekonomisinden ve Suriye rejimi tarafından kontrol edilen bir limana uzanan bir kaçakçılık ağının parçası olarak Venezuela’dan kokain kaçakçılığı yapmakla suçladı.”

“Peker’e göre, eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar 1993’te bir gazetecinin faili meçhul cinayeti sonucu öldürülmesiyle doğrudan ilgili, öte yandan bir siyasetçi olan oğlu da bir gazeteciye tecavüz edip öldürdü. Ayrıca eski bir yarbay ve Türk istihbarat teşkilatının (MİT) üst düzey bir yetkilisinin 1996 yılında bir Kıbrıslı Türk gazetecinin öldürülmesi emrini verdiğini söyledi.”

“Peker kendi karıştığı suçları da anlattı: AKP yetkililerinin emriyle 2015 yılında adamlarının bir gazetenin bürosuna saldırdığını, Kürt meselesinde barış çağrısı yapan akademisyenleri tehdit ettiğini ve adamlarının AKP karşıtlarına ait mal ve mülklerin ele geçirilmesine yardım ettiğini belirtti.”

“Cambridge Üniversitesi uluslararası ilişkiler okurlarından Dr.Ayşe Zarakol’a göre, suç patronunun işaret ettiği pek çok kişi, Trump yönetimi sırasında Türkiye-ABD ilişkilerinde önemli kişilerdi. Sonraki videolarda Suriye sınırında yapılan silah kaçakçılığı ve IŞİD’den petrol satın alınmasına dair söylentileri ele alması bekleniyor.”

“Peker, “Tayyip Abi” dediği Cumhurbaşkanı Erdoğan’a dokunmasa da, yakın çevresinin alaşağı edilmesi nihai hedefin kendisi olduğunu açıkça ortaya koyuyor. Erdoğan videolar hakkında doğrudan konuşmadı, sadece geçen hafta partisinin 19 yıl önce iktidara geldiğinde suç çeteleriyle mücadele ederek Türkiye’ye barış getirdiğini söyleyerek dolaylı bir cevap verdi. Ancak Peker’in iddiaları, halkın devlet ile organize suç örgütleri arasındaki ilişkinin devam etmekle kalmayıp son yıllarda daha da geliştiğine dair kuşkularını güçlendirdiği için çok etkili oldu. Türkiye’de siyasi ittifaklar 2016 darbe girişiminin ardından değişti: Erdoğan’ın koalisyon ortağı olan aşırı sağcı Milliyetçi Hareket partisi (MHP), organize suçla iyi belgelenmiş bağlantılara sahip.”

“Pazartesi akşamı iktidar yanlısı HaberTürk kanalında yayınlanan üç saatlik röportajda Soylu, Peker’in iddialarına karşı kendini savunmak zorunda kaldı. İktidar yanlısı medyanın Salı sabahı konu hakkında sessiz kalması, siyasi kariyerinin sonunun geldiğine dair spekülasyonları artırdı.”

“MİT eski terörle mücadele başkanı Mehmet Eymür Cumhuriyet gazetesine verdiği demeçte “Bugünün resmi 90’lardan bile daha kötü. O zamanlar en azından işleyen bir yapı vardı. Görevimizi ciddiyetle yapıyorduk, destek alıyorduk. 90’larda bu kadar karanlık bir aktivite yoktu. Bu seviyede değildi… Bunun sonu siyasi cinayetler olacak.” dedi.”