Verdiği karar nedeniyle tutuklanan hakime ve ailesine uygulanan sistematik zulüm vicdanları kanattı. Yargıtay Onursal Başkanı Sami Selçuk yargıcın tutuklanmasıyla hukukun yitirildiğini söyledi. Eşinin başına gelenler içinse “İnsanlığımızı tüketmiş oluyoruz” dedi.
Bugün gazetesinin haberine göre, Bakırköy 29. Asliye Ceza Mahkemesi Hakimi Metin Özçelik, tutuklu gazeteciler ve polisler hakkında tahliye kararı verdiği için tutuklandı. Hakim Özçelik tutuklandıktan sonra doktor olan eşi Hatice Özçelik de 4 yıldır çalıştığı Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi’ndeki işinden çıkarıldı. Çocukları da kreşten atıldı. Hatice Özçelik yaptığı son açıklamada “İş bulamıyorum, gittiğim her yerde kapılar yüzüme kapanıyor” demişti.
'KARANLIK ÇAĞA DÖNÜLDÜ'
Yargıtay Onursal Başkanı Prof. Dr. Sami Selçuk, Özçelik ailesine yönelik sistematik işkenceye tepki gösterdi. Doktor Hatice Özçelik’in yaşadıklarına inanmak istemediğini belirten Selçuk şunları söyledi: “Ama haberler doğru ise, yargıcın tutuklanmasından sonra ailesinin yaşadıkları daha beter, dehşet verici ve üzücü. Birincisinde hukuk yitirmişti. Bu ikincisinde ise insanlığımızı tüketmiş oluyoruz. Buna göz yumulamaz. Bu konuda insanların değişik düşüneceklerini sanmıyorum. sorumluluk kişiseldir. Eylemi yapan cezalandırılır. Onun yakınları, çevresi değil. Devlet öç duygusuyla adalet dağıtacak oranda ilkelleşemez. Böyle yapılırsa devlet öncesi ilkel dönemlere, oymak, aşiret, klan dönemleri adaletindeki ortaklaşa/kolektif sorumluluk çağlarına, karanlık çağlara dönülmüş olur.
'ALTINDAN KALKAMAZLAR'
Haberler doğru ise hukuku tüketelim iddiasıyla yola çıkıyorsunuz demektir. O zaman yargıcın eşini, çocuklarını, anne, babasını da cezalandırabilirsiniz. Ama bu çirkinliğin altından kalkamazsınız.”
‘HUKUK ADINA YAS TUTUYORUM’
Hakim Metin Özçelik’in tutuklanmasına neden olan kararı okuduğunu belirten Sami Selçuk şunları söyledi: “Gerekçe doğru. Asliye Ceza Mahkemesi’nin kararını, yasalara göre, bir başka asliye ceza ya da ağır ceza mahkemesi kaldıramaz. Sulh ceza yargıcı ise hiç kaldıramaz. Verilmiş kesin bir kararı ancak yazılı emir yolu ile bozabilirsiniz. Dahası burada yokluk yaptırımının hiç yeri yoktur. Kararı, bir mahkeme veriyor, bir kaymakam değil. Hukukun iki bin yıldan bu yana damıtılan süzme kavramlarıyla oynamaya kimsenin hakkı da yoktur, haddi de. Utanç içindeyim. Hukuk adına yas tutuyorum."