Geçtiğimiz Kasım ayında ABD'de yapılan seçimden sonra Amerikalı dostuma “Trump kabinesinde Musk'ın ömrü altı ayı geçmez!” demişim. Üzücü ama, daha orta yaşının baharında Musk'ın dayanma eşiği tahminimden daha çıktı; dört ay dayanabildi. Uygulama fırsatı yakaladığı 16. yüzyıl'a ait bir feodal yapı projesi, Mars'da koloni kurma gibi şimdilik rafa kalkmış durumda.
Siyasetin döner tekmesinin bu kadar erken geleceğini tahmin edecek tecrübesi yoktu. Üçyüz yirmi milyonluk ülkenin işleyişini parmak şıklatarak çözülemeyeceği gerçeği Musk için kabullenilmesi zor bir hakikat. Aklıma yine ağır siklet boks şampiyonu Mike Tyson'ın “Ringe çıkarken herkesin kafasında bir plan vardır. Ta ki, suratının ortasına ilk ağır yumruğu alana kadar...” sözü geldi. Asıl olan, işte bu ilk öldürücü yumruktan sonra ringte kalabilme becerisi geliştirmek. Burun kıvırıp, küçümsediğimiz siyaset mekanizması siyasi cümbüşe katılanlarda bu dayanıklık eşiğini yükseltiyor.
Dünyanın en zengin insanının reflekslerini test ettiğimiz iddiasında değiliz. Bizim dikkatimize, iki dönemdir yakından takip ettiğimiz Başkan Trump takılıyor. Musk'ı değil, daha çok “Follow the money!” parayı takip et, esprisi ile Beyaz Saray'ın siyasi tercihlerinde açığa çıkan motivasyonları merakla izliyoruz. Acelemiz yok. Kısa vadede 2026 ara seçimleri ve uzun vadede 2028 başkanlık seçimi var. Musk oyun dışında kalır kalmaz daha soyunma odasına gitmeden “Ben olmasam kazanamazdın!” cüretkarlığı ile Trump'ın damarına basıp, kendi kafasına sıkmış oldu. Her iki seçimde de Tesla'nın sahibine bir ışık görünmüyor.
Trump ve Musk ikilisini bir arada tutan ortak bir motivasyondan bahsetmek zor. Tesla'nın sahibi sıradışı bir deha olmakla kalmıyor aynı zamanda genellikle bir araya getirilmesi zor, akıl-para ikisilisini bir arada tutma becerisine sahip. Hiyerarşik bir yapı ve demokratik uygulamaların kıblesi kabul edilen Amerikan siyasetinde onu cezbedecek çok fazla bir şey yok. Para kaybetmek, iflas etmek ya da piyasaları sallamak onun günlük eğlenceleri arasında. Dünyanın en değerli şirketlerinde on binlerce insanın patronu. Kimseden emir almak ya da rutin toplantılara katılmak zorunda değil. Milenyumun ikinci çeyreğinde yeni kuşaklar için tartışmasız idol. Yeni nesiller Musk'ın yaptığı en basit sürprizlere büyük manalar yükleyerek, akli gerekçeler bulmaya çok meraklılar. Yazarınız öyle düşünmüyor! Bir işi iyi yapıyor olanın her şeyi iyi yapacağı garantisi, herkesin peşinden koştuğu ama kimsenin yakalayamadığı Anka Kuşu! Musk siyasi tecrübesinde ilk yarıda orta sahaya çakıldı.
Musk'ın hangi motivasyon ile hareket ettiği merakımı bir dostumla paylaştığımda, dostum “İnsanlığa hizmet!” deyince “Puff, yok canım!” demekten kendimi alamadım. Musk'ın herkesten daha akıllı olduğunu gösterme hırsı ve tutkusu milyar dolarları bir kalemde feda etmeyi göze alacak kadar derin. Kendisini ispat etmek için ikinci bir şans arayışı önüne geçemediği o derin tutkuların bir sonucu. Microsoft'un sahibi Bill Gates, fakir ülkelere ayrılan bütçenin sonlandırma teklifinin sahibi Musk'a “Bu yardımlara muhtaç otuz milyon insanın ölümünü umursamıyor!” şeklinde tepki göstermişti. Ayrıca Musk üzerine vazifeymiş gibi, Bill Gates ve Jeff Bozes'in ilk eşlerinin yaptığı bağış ve yardımları da servetin bölünmesi ve boşa heba edilmesi olarak anlaması insanlık konusunda ne kadar duyarlı olduğu hakkında yeterli kanaat uyarmıyor mu?
Geçtiğimiz hafta Musk, Trump'a karşı biraz ileri gittiğini itiraf ederek geri adım attı. Bu ikinci turda Trump-Musk beraberliği için zar atıp, tahmin yürütmenin bir espri ve heyecanı kalmadı. Beyaz Saray yetkilileri bu noktadan sonra Musk için hiçbirşeyin eskisi gibi olmayacağını söylüyorlar. Dış kapının mandalı muamelesi görmeye razı olan deha Musk'ın önünde fazla seçenek yoktu; ya tahammül ya sefer! O tahammülü tercih etti ve ağır sonuçlarına katlanacak.
Kadir Gürcan