Aşıklık geleneği son çıraklara emanet

Aşıklık geleneği son çıraklara emanet -Karsta, geleneksel halk kültürünün önemli değerlerinden olan Aşıklık geleneğinin ustaları Murat Çobanoğlu ve Sabri Şimşekoğlu tarafından yetiştirilen aşıklar, ustalarından aldıkları mirası


KARS (A.A) - Çağlar Sefertaş - Karsta, geleneksel halk kültürünün önemli değerlerinden olan Aşıklık geleneğinin ustaları Murat Çobanoğlu ve Sabri Şimşekoğlunun yetiştirdiği aşıklar, ustalarından aldıkları mirası yaşatmaya çalışıyor.
     Murat Çobanoğlu Aşıklar Derneği Başkan Yardımcısı Aşık Arif Tellioğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, aşıklar olarak çalışmalarını Halk Ozanları Kültür Derneğinde sürdürdüklerini söyledi.
     Kendilerine ustalarından kalan aşıklık kültürünü geleceğe taşımak ve yeni ozanlar yetiştirmek için çaba harcadıklarını dile getiren Tellioğlu, Yüzyıllar ötesinden gelen aşıklık kültürümüz devam ediyor. Burada, Serhat Karsımızda aşıklara ve aşıklığa eski ilgi olmasa da umudumuz olan çıraklarımız var. Biz diyoruz ki bu çıraklarımızın önünü açalım. dedi.
     Murat Çobandoğlu, Şeref Taşlıova ve Sabri Şimşekoğlu gibi aşıkların toplumsal yapıyı ve kültürü besleyen değerler olduğuna değinen Tellioğlu, Daha nice sayacağımız ozanlarımız var. Bizim bu gelenek ve göreneklerimiz yok olmasın diye konuştu.
     Karsın usta aşıkları arasında sayılan Sabri Şimşekoğlunun yeğeni Ayhan Şimşekoğlu da, aşıklık geleneğinin kendilerine Şenliklerden, Sümmanilerden, Dadaloğlundan, Karacaoğlandan geldiğini söyledi.
     Aşıklığın ustadan çırağa aktarılan vazgeçilmez bir toplumsal değer olduğuna değinen Şimşekoğlu, şunları kaydetti:
     Bizden önce Maksut Koca, Ali Rıza Ezgi, Bayram Denizoğlu, Yener Yılmazoğlu, Arif Tellioğlu ve daha nice isimlerini sayamayacağımız üstatlar vardı. Ama burada biz en son kuşak olduk. Eski zamanlarda bir tarafta ben, diğer tarafta İlgar Çiftçioğlu, diğer tarafta da Ömer Dumanoğlu, çok güzel düğünleri yola salardık, 350 atlıya türkü söylerdik. Şimdi eskiler kalmadı, burası üzücü.
     Şimşekoğlu, aşık olma şartlarıyla ilgili olarak da şöyle konuştu:
     Çırak ustanın yanında eğitim aldıktan sonra, çırağa ustalar tarafından jüri kurulur, o jürinin kanaatine bakılır. Aşık kendini ispatlamış mı, ispatlamamış mı- Kanaat bu. Eğer aşık kendini ispat edebiliyorsa atışmaya ve düğünlere tek başına gönderilir.
    
     -Aşıklık kültürüne birer nefer olduk-
    
     Aşıklık eğitimi alan Güven Bulutoğlu da, aşıklık kültürüne gönül veren birisi olduğunu belirterek, geleneklerin kaybolmaması için, kültür için birer nefer olduklarını anlattı.
     Burada ustalarından bir şeyler öğrenmeye çalıştıklarını ifade eden Bulutoğlu, Sağlıklı kaynaklardan aldığımız bilgileri bizden sonrakilere aktarmak istiyoruz. Kültür derneğimizde aşıklarımız ve çıraklarımız yetişiyor. Biz de burada uzun zamandır uğraşıyoruz. Buradaki ustalarımızdan bilgiler alıyoruz. Bu kültürü ve sanatı en iyi şekilde öğrenmeye çalışıyoruz diye konuştu.
    
     Yayıncı: Zekeriya Kaya
<< Önceki Haber Aşıklık geleneği son çıraklara emanet Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER