Başbakan Yardımcısı Arınç: (2)

Başbakan Yardımcısı Arınç: (2) "Hiçbir şey vermedik, onlardan da bir şey almadık. Zamanı geldi terörü bitirmek üzere bir iş yapıyoruz. Çok şükür hiçbir şey vermedik" -"Terör örgütünün son zamanlarda kayıp vermesi, iç ve dış destek


İZMİR (A.A) - Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, çözüm sürecinde AK Partinin PKKya hiçbir şey vermediğini vurgulayarak, "Hiçbir şey vermedik, onlardan da bir şey almadık. Zamanı geldi terörü bitirmek üzere bir iş yapıyoruz. Çok şükür hiçbir şey vermedik" dedi.
     Arınç, MÜSİAD İzmir Şubesinin Hilton Otelinde düzenlediği "2023 Yolunda Engellerin Hoşgörü ve Diyalog Zemininde Çözümleri-Çözüm Süreci" konulu toplantısında yaptığı konuşmada, Hatayın Reyhanlı ilçesinde iki güçlü patlayıcının şehrin en işlek yerinde patlatıldığını, 46 kişinin hayatını kaybettiğini, kimlikleri tespit edilenlerin gömülmesine başlandığını anlattı. Binalar, araçlar, çevredeki işyerlerinde tahribatın oluştuğunu dile getiren Arınç, şöyle konuştu:
     "Feci bir olaydır. İki tana güçlü patlayıcı alçakça, kahpece bir aracın içinde olduğunu tahmin ediyoruz patlatılmıştır. Şu ana kadar 46 vefat eden kişi vardır. Yurttaşımız demem gerekir ama 3 veya 4ünün Suriye vatandaşı olduğu tespit edilmiştir. Onlar da insandır, bizim için çok değerlidir. Masum bir şekilde olaydan hiçbir şekilde haberleri olmaksızın hayatlarını kaybetmişlerdir, kimlikleri tespit edilenlerin de gömülmesine başlanmıştır. Ağır yaralılar var, Allah onlara şifa versin inşallah kurtulurlar. Çok tahribat var. Binalar, araçlar, çevredeki işyerleri tahrip olmuştur."
     Daha önce de Cilvegözü kapısında yine bir patlayıcıyla 14 kişinin öldüğünü hatırlatan Arınç, şöyle devam etti:
     "Onların failleri tespit edildi. 5 kişi şu anda cezaevinde tutuklu, davaları da bugünlerde başlayacak. Reyhanlının seçilmiş olmasının çok önemli sebebi var. Reyhanlı daha çok sünni Arapların bulunduğu bir kasabadır. Bugüne kadar huzur içinde yaşamıştır. Suriyede yaşanan olaylar sebebiyle Reyhanlıya hem sığınmacı gelmiştir hem de hali vakti yerinde olup bu tarafa sığınarak kendi tuttukları evlerde yaşayanlar vardır. Reyhanlılar onlara kucaklarını açtılar.
     Suriyede 100 bin kişi öldü. 1 milyon kişi mülteci durumunda. Sadece Türkiyede 350 bin kişi var. 200 bini sığınmacı olarak, 150 bini de Hatay, Kilis, Gaziantepte kiracı olarak kendi gelirleriyle ev tutup yaşayanlar. Son katliamlar artık çocukların da alçakça öldürüldüğünü gösteriyor. Suriyedeki olaylar 3. yılına girdi. Elindeki silahlı gücü, uçakları, helikopterleri barındıran yönetim, halkını öldürmekten tereddüt etmiyor. Reyhanlının seçilmiş olmasının siyasi, jeopolitik sebepleri var. Yaraları en kısa sürede saracağız ve ölenlerin şüphesiz acısını üzerimizde taşıyacağız ve Suriyedeki bu olayların bir an evvel silahların susması, şiddetin durması, arkasından da demokratik rejime geçiş yolunun açılmasının hep beraber bekleyeceğiz."
    
     -Terör sorunu-
    
     Türkiyenin yıllardır uğraştığı terör sorununu bitirmek için başlatılan çözüm süreciyle birlikte herkesin umutlandığını belirten Arınç, geçmişte yaşanan pek çok ideolojik olayın perde arkasından bir şekilde elde edilmiş, yönlendirilmiş, zihinleri bulandırılmış ve kullanılmış insanların olduğunu anlattı.
     Arınç, şöyle dedi:
     "Yıllar önce Maltepe Tapu Kadastro Meslek Lisesinde okuyan 3 öğrenci vardı ve bunlar okulun yurdunda kalıyorlardı. Birisinin adı Abdullah, birisinin adı Durmuş, öbürü de Yakup İnceydi. Üçü de dindar, namaz kılıyordu, hatta zaman zaman Maltepe Camisine gidiyorlardı. Anadoludan gelmişlerdi, sonra birbirlerinden ayrıldılar, koptular. Durmuş, Uşaklı Durmuş Yılmazdı ve Merkez Bankası Başkanı oldu. Yakup İnce, Konyalı mühendisti ve Medinenin su işlerini yaptı. Abdullah da Abdullah Öcalandı. Şimdi üçü bir araya gelmiş, insanların kader çizgisinde nerelere ayrıldıklarına bakın. Bunu söylerken Öcalanı methetmek, kahraman ilan etmek, dindarlığını filan söyleme niyetinde değilim. Türkiye bunları yaşadı. Ama buradan çıkıp bu tarafa gelmiş bir insanın seyrini de bazı kitaplar çok şeyler yazıyor onlardan okuyabiliriz."
     AK Partinin terörle mücadelede konusunda yaptığı çalışmaları aktaran Arınç, "Şemdinli işgal edilmeye çalışıldı muvaffak olamadılar, 2011 final yılıydı olmadı, 2012yi final yılı yaptılar, 2012 onlar için aslında final yılı oldu. Hiçbir hedeflerine varamadılar ama kan döktüler" dedi.
     "Terör var ve devam ediyor" diyen Arınç, son 1 yılda bin 200 teröristin yakalandığını veya etkisiz hale getirildiğini, çok başarılı operasyonlar yapıldığını, bugüne kadar girilemeyen pek çok yere girildiğini ifade etti.
    
     -"Orgeneraller dahi arazide kaldılar"-
    
     Meclis başkanıyken dönemin MİT Müsteşarı Emre Tanerin kendisine bazı bilgiler vermek için geldiğini, Tuncelide Aliboğazı denilen bölgeye girilemediğini anlattığını ifade eden Arınç, şunları söyledi:
     "(Buraya giremeyiz, asker de polis de helikopter de giremedi) dedi. Nedenini sordum ama cevabını burada anlatmayacağım. Maalesef Türkiyede girilemeyen boğazlar, dereler, kamplar vardı. Son 3 yılda emin olun ki girilemeyen hiçbir yer kalmadı. Didik didik arandı. Ne mağara kaldı ne boğaz kaldı ne kamp kaldı ne bilmem ne kaldı. Çok büyük fedakarlık yaptılar. Bugünkü komuta kademesine ne kadar teşekkür etsem azdır en azından kendi adıma. Bizzat askerinin başında, günlerce dağ başında kalarak, onlara güven vererek, ümit, destek vererek operasyonlar yaptılar. Geçmişte böyle bir şey olmamıştı. Geçmişte her şey Ankarada masa başındaydı. Orgeneraller dahi 10-15-20 gün arazide kaldılar ve çok şükür olumlu sonuçlarla döndüler. Ama dağa çıkmalar devam ediyor. Önemli olan terörün kökünü kazıma noktasında örgütün eleman kazanmasının önüne geçmek. Dağa çıkmalar devam eder de dağdakileri siz indiremezseniz onlar eylemlerine devam ediyorlar. Onların desteklerini kesmemiz gerekiyor."
     Terör örgütünün son zamanlarda kayıp vermesi, iç ve dış desteklerini büyük ölçüde kaybetmesinin böyle bir sürece razı olmasında büyük bir payı olduğunu düşündüğünü vurgulayan Arınç, "Biz kendi açımızdan zamanı iyi değerlendirmek durumundayız. Zamanı gelmeden çiçek bile açmaz diye söz vardır. İki tarafın da konjonktürünün uygun olması lazım" dedi.
    
     -"Bir şey vermedik"-
    
     Katılımcıların sorularını da yanıtlayan Arınç, üniversitelerin çözüm sürecine katkıda bulunabileceğini ifade etti.
     Terör örgütü mensuplarının Türkiye dışına silahlarıyla birlikte çıkmalarıyla ilgili bir soru üzerine Arınç, şu yanıtı verdi:
     "Silahsız çıkacaklarını zannediyorduk, silahlar bizde kalabilirdi, onlar gittikleri yerde yeni silah alırlardı ne farkı vardı onu da bilmiyorum. Önemli olan çıkmalarıdır. Geçen bir vecize çıktı ağzımdan. Şuraya kadar gitsinler, çıksınlar dedim. Öncelikle ikinci aşama bu. Çıkacaklar. Silah satın almak dünyada en kolay şey. Paran varsa piyasası hazır. Bunlar doçkaları nasıl getirdiler, uçaksavarları, nasıl elde ettiler, füzeleri nasıl buldular. Sadece yurt dışından 60 milyon avro hemen hemen birkaç ayda bir geliyor. Bunların kaynaklarını kurutmaya çalışıyoruz. Bir yerlerden sular kesilince böyle bir sürecin başlaması da onlar için vacip oldu."
     Çözüm sürecinde AK Partinin PKKya bir şey verip vermediğiyle ilgili soru üzerine ise Arınç, "Hiçbir şey vermedik, onlardan da bir şey almadık. Zamanı geldi terörü bitirmek üzere bir iş yapıyoruz. Çok şükür hiçbir şey vermedik" dedi.
     Sınır güvenliği konusunda yeni tedbirlerinin olduğunu açıklayan Arınç, "Kuzey Irak yerel hükümetiyle bir destek içerisindeyiz. Onlar Türkiyedeki bu süreci destekliyorlar" diye konuştu.
     İyi niyetle yola çıktıklarını vurgulayan Arınç, "Biz vatanseveriz, milletimizi severiz. İhanet içinde değiliz. Çözüm süreci için yaptıklarımız 75 milyonun selameti için" ifadelerini kullandı.
     Hükümetin 2023 hedeflerinden de bahseden Arınç, Cumhuriyetin 100. yılının çok önemli olduğunu belirterek, "10. yılı hep marşlarla söyleriz, hep marşları söylenir. Özellikle 10. Yıl Marşını çok sevenlerimiz vardır. Ama artık Cumhuriyetin 100. yılına gidiyoruz. Cumhuriyetin 100. yılına giderken 10. Yıl Marşıyla iktifa etmek mümkün değil" değerlendirmesinde bulundu.
     Göztepenin PTT 1. Ligden Spor Toto 2. Ligine düşmesini de değerlendiren Arınç, "Üzücü bir haberi Valimizden duydum. Biz Manisalılar olarak Göztepeyi geçmişten bu yana takip ederdik. Düşmez kalkmaz bir Allah. Ümit ederiz ki bundan sonraki çabalarında daha başarılı olurlar. Bütün ümidim Süper Ligde bir İzmir takımının olmasıdır" diye konuştu.
     (Bitti)
    
     Muhabir: Ramazan Ercan
     Yayıncı: Erdem Gültekin
<< Önceki Haber Başbakan Yardımcısı Arınç: (2) Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER