Tahta kılıçlarla atalarının kahramanlığını anlattılar

Tahta kılıçlarla atalarının kahramanlığını anlattılar -Mersinde bir öğretmenin aldığı 3 bin liralık krediyle film çeken ortaokul öğrencileri, Fetih 1071 isimli filmde Malazgirt Savaşını kendi üsluplarıyla beyaz perdeye taşıdılar


MERSİN (A.A) - Kerem Kocalar - Mersinde bir öğretmenin aldığı 3 bin liralık krediyle film çeken ortaokul öğrencileri, Fetih 1071 isimli filmde, kendi üsluplarıyla Malazgirt Savaşını anlattılar.
     Erdemli ilçesine bağlı Kargıpınarı beldesindeki Mustafa Kayışoğlu Ortaokulu öğretmenleri ve öğrencileri derste işledikleri Malazgirt Savaşını kendi imkanlarıyla çektikleri ve Fetih 1071 adını verdikleri filmle beyaz perdeye taşıdılar.
     Tarih öğretmeni Eyüp Gültekinin bankadan çektiği 3 bin liralık krediyle çekimlerine başlanan filmde, kılıçlar tahtadan, kostümler şalvardan yapıldı. Bütçenin bitmesi nedeniyle mikrofon kullanılamayan filmde, ışıklandırma ise tek bir projektörle sağlandı.
     Öğretmen Gültekin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, geçen yıl derste öğrencilere Malazgirt Savaşını anlattığı dönemde bir gece rüyasında Sultan Alparslanı beyaz atın üzerinde, beyazlar içerisinde gördüğünü söyledi.
     Rüyasında, Alparslanın kılıcıyla kendisini yaraladığını ve Sen ne istediğimi biliyorsun dediğini ifade eden Gültekin, O gece ne olduğunu anlayamadım. Ama sonra böyle film yapabileceğimi düşündüm. Öğrencilerimle fikrimi paylaştım, onlar da yaparız öğretmenim dediler. Aslında benim için bir hayal gerçek oldu. Onlar biz yaparız dedikçe, ben daha çok istekli hale geldim. İstanbulun fethinden önce Anadolunun fethi vardı. Bir belde okulu olmamıza rağmen, kendi imkanlarımızla büyük bir projeyi başaracağımıza inanarak, yola çıktık diye konuştu.
     Öğrencileriyle aldıkları kararın ardından 23 günde 37 sahne yazdığını ve çekimlere başlamak için hazırlanırken, Mersin Üniversitesi Uygulama Teknolojileri ve İşletmecilik Yüksekokulu İşletme Bilgi Yönetimi Bölümü 3. sınıf öğrencisi Murat Katarcı ile tanıştıklarını dile getiren Gültekin, şöyle devam etti:
     Muratı o güne kadar hiç tanımamıştım. Ama bir arkadaş vesilesiyle Muratın kamera ve sinema merakından haberdar oldum. Projemi anlattığımda yola beraber devam etme kararı aldık. Tahmini bütçemizin 3 bin lira olacağını belirledikten sonra kredi çektim ve filmin çekimlerine başladık. Bu filmi 74 gün çalışarak, bu hale getirebildik. Küçük bir bütçeye sahip olduğumuz için, kılıçlarımızı marangoz arkadaşlara hazırlattık ve okulda öğrencilerle soba boyasıyla boyadık. Giysilerimizin kumaşlarını biz aldık ve terzilere diktirdik. Çoğu zaman aile büyüklerinin şalvarlarını kostüm olarak kullandık. Öğrencilerim çok büyük bir özveriyle çalıştılar.
     Gültekin, film sayesinde öğrencilerin Malazgirt Savaşını hayatlarının sonuna kadar hatırlayabileceğini belirterek, senaryoda tarihi gerçeklerin dışına çıkmadıklarını da kaydetti.
     -Para yetmediği için mikrofon bulamadık-
    
     Filmin yönetmenliğini üstlenen Murat Katarcı da, sinema sektörünü merakı nedeniyle yakından takip ettiğini, ancak profesyonel olarak herhangi bir deneyiminin olmadığını söyledi.
     Projeyi çok büyük eksiklere rağmen hayata geçirdiklerini dile getiren Katarcı, şöyle konuştu:
     Oyuncuların hepsi çocuk ve eğitim almamış çocuklar. Tiyatro dersi bile almamış çocuklarla biz uzun metraj bir film ortaya çıkardık. Filmin eksik yerleri var, buda bütçeyle alakalı bir durum. Örneğin mikrofon bulamadık. Bu yüzden seste biraz problem var. Işıklandırma işini de tek bir projektörle sağladık.
    
     -Kan yerine salça sürünce-
    
     Filmde rol alan öğrencilerden Berna Kurt, mevsim şartları nedeniyle çekimler sırasında zorlandıklarını, ancak ellerindeki imkanlarla en iyi işi çıkarabilmek için çalıştıklarını vurguladı.
     Her şeyden önce inanarak yola çıktıklarını aktaran Kurt, filmde tiyatro kulübüne veya tiyatro dersi deneyimi olmayan öğrencilerin görev aldığını kaydetti.
     Furkan Keskin ise dönemi yansıtan ayakkabı bulmakta sıkıntı çektikleri için okula giderken giydikleri ayakkabıların üstüne çorap geçirdiklerini anlatarak Şalvar bulamadığımız için evden dedelerimizin şalvarlarını getirdik. Kılıcımız yoktu, tahtadan kılıç yaptık, üzerine soba boyası sürdük. Kan yerine salça kullandık. Havalar da sıcak olunca sinekler üzerimize kondu. Çok sıkıntı çektik. Ama sonuçtan çok memnunuz dedi.
     Tuğçe Kuloğlu da, filmi yaparken yaşadıkları sıkıntılara değinerek, Bu film için çok çaba gösterdik. Hocamız bize çok güvendi. Bu filmde rol aldığım için çok mutluyum. Bu film için diş tellerimi bile söktüm. Çünkü o dönemi yansıtırken, diş tellerim görünse işin büyüsü bozulacaktı. Çekimler bittikten sonra yeniden diş tellerime kavuştum diye konuştu.
    
     Yayıncı: Tevfik Işık
<< Önceki Haber Tahta kılıçlarla atalarının kahramanlığını anlattılar Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER