[Abdullah Aymaz] Selâhaddin Eyyubî’den ismini alan yemek: Maklûbe

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Pazartesi, Temmuz 11 2022
Salâhaddin Eyyûbî Hazretleri bunu görünce, “Tencerenin üstünü altına getirip (maklûb ettiğiniz) bu şey nedir?” diye sormuş. Adı o andan itibaren ‘maklûbe’ olarak kalmış!”
[Abdullah Aymaz] Selâhaddin Eyyubî’den ismini alan yemek: Maklûbe
ABDULLAH AYMAZ

Bir sohbet sırasında bir Avrupa ülkesinin özel şirketlere verilmiş bizim kredi yurtlar kurumuna benzer bir yurdunda dünyanın çeşitli ülkelerinden gelip bu yurtta kalan öğrencilerin kendi aralarında ortak bir yemek yapma konusunda hepsinin de Maklûbe’de birleştikleri anlatıldı.  Buna bağlı olarak herkes maklubenin küçük-büyük tencerelerde yapılmasından hatta ananastan yapılan maklubeden bile bahsedildi. Bu arada Pakistanlıların bir camiinde imamlık yapan Sâmi Hocamız dedi ki: “Araplar arasında bu isim verilmeden önce bu yemeğe Bâzinciniyye yani patlıcan yemeği denilirmiş. Salahaddin Eyyubî Kudusü fethedince kendisini bir eve davet etmişler. Bu yemeği de yapıp sininin ortasına tencereyi getirip ters çevirerek dökmüşler. Salâhaddin Eyyûbî Hazretleri bunu görünce, “Tencerenin üstünü altına getirip (maklûb ettiğiniz)  bu şey nedir?” diye sormuş.  Adı o andan itibaren ‘maklûbe’ olarak kalmış!” 

Geçenlerde beni bir sohbete çağırmışlardı. Önümüze maklûbe yemeği koydular. Baktım herşeyi tamam ama hiç patlıcanı yok: “Olmadı!” dedim. Çünkü maklûbenin aslı Patlıcan yemeği olsun da siz içine hiç patlıcan koymayınız elbette olmaz!”  diye lâtife yaptım. Öyle ya içine ananas bile koysunlar da siz patlıcan koymayınız elbette olmaz. Bundan sonra artık aslını öğrendiğimize göre bir daha maklûbenin patlıcanını hiç eksik etmeyelim vesselam… 

Allah Resulü (S.A.S.),   Halid bin Velid, Müslüman olduğunda ona iltifatlarda bulunmuş ve Hz. Ömer’e söylediği benzer şeyleri söylemişti: ‘Şaşırıyordum; nasıl olur da Halid gibi bir insan şirkte bu kadar ısrar eder?’ Bu sözlerle Allah Resulü (S.A.S.)  onun çarçabuk  Müslüman olmasını ve küçük bir ameliye ile tasaffî edip som altın haline geldiğini ifade eder. ‘İnsanlar, aynen altın ve gümüş madenlerine benzerler. Câhiliyede hayırlı olanları, İslam’a girip, onda derinleşip (onu hazmettiklerinde) yine en hayırlıdırlar.’ (Buharî, Menakıb) Söz

Bu haberler de ilginizi çekebilir