AKP'nin getirdiği hukuk sisteminde savcıdan 'Yalan Haber' suç değildir kararı
⏱ Okuma Süresi 3 dk•Yayınlanma Pazartesi, Haziran 5 2017
Ankara Cumhuriyet Savcılığı doğru haber yaptığı için 241 gazetecinin tutuklu olduğu Türkiye’de ‘yalan haber’ yapmanın suç olarak kabul edilmediğine karar verdi. Savcılık, “Türkiye Cumhuriyetinin ruhu, insan haklarına saygılı, hukukun üstünlüğüne bağlı, demokrasi ile beslenen çok sesliliktir” ifadelerini de kullandı.

Savcılığın açlık grevindeki Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’yla ilgili haberler için yapılan suç duyuruları için verdiği kararda “Mevzuatımızda yalan haber yapılmasının doğrudan suç olarak kabul eden bir düzenleme söz konusu değildir” şeklinde açıklama yapıldı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, işlerine dönmek için açlık grevi yaparken tutuklanan akademisyen Nuriye Gülmen ve öğretmen Semih Özakça için ‘terörist’ ifadesini kullanan iktidara yakın gazeteler hakkında işlem yapmadı.
Haberlerin ‘ülkede yaşanan sürece uygun düştüğü, kötü niyetle hareket edilmediği’ savunulan kararda, “Türkiye Cumhuriyetinin ruhu, insan haklarına saygılı, hukukun üstünlüğüne bağlı, demokrasi ile beslenen çok sesliliktir” dendi.
Cumhuriyet’tin haberine göre, Akşam, Sabah, Star ve Takvim gazetesi ile internethaber. com gibi bir çok yerde Gülmen ve Özakça ile Acun Karadağ’ı hedef alan ve ‘terörist’ gibi gösteren haberler çıktı. Üç ismin avukatları, bu yayınlar hakkında hakaret, adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs, iftira, halkı kin ve düşmanlığı tahrik iddiasıyla suç duyurusunda bulundu. Ankara Basın Savcılığı, suç duyurusuna takipsizlik kararı verdi.
Hakaret dolaylı olarak kabul edildi
Bir haberin gerçeğe aykırı olması, suç olarak nitelendirilmesi için tek başına yeterli sebep olmadığı belirtilen kararda, bir haber suç olması için bunun kanunda açıkça suç olarak düzenlenmesi gerektiği öne sürüldü. Hakaret, iftira gibi atılı suçların ancak kasten işlenebilen suçlardan olduğu, taksirle işlenmesinin mümkün olmadığı belirtilen kararda, söz konusu haberlerde hakaret olduğu dolaylı olarak kabul edilirken, şu yorum yapıldı:
“Anayasa’nın 2, 12, 25, 26 maddelerinde belirtildiği üzere, Türkiye Cumhuriyetinin ruhu, insan haklarına saygılı, hukukun üstünlüğüne bağlı, demokrasi ile beslenen çok sesliliktir. Bunun vücut bulması ise birden çok düşüncenin varlığı ve bu
Bu haberler de ilginizi çekebilir
En Çok Okunanlar
1.5 yılda 0'dan 35'e: Bir öğretmenin patronluğa uzanan başarı hikayesi Tututanlar'da2.Tayyar muhalefete soyundu: İktidara ağır eleştirileri peş peşe sıraladı3.Bir garip 'misilleme' iddiası: Libya'ya giden THY uçağı iniş yapmadan geri döndü4.Saray'dan Özel'in İHA iddiasına cevap!5.Putin: Rusya artık Ukrayna ordusunun geri çekilmesiyle ilgilenmiyor!

ŞERİF ALİ TEKALAN
ESRA BÜYÜKCOMBAK

HARUN TOKAK

PROF. DR. OSMAN ŞAHİN

SAFVET SENİH
ÇOK OKUNAN HABERLER

5 yılda 0'dan 35'e: Bir öğretmenin patronluğa uzan...

Tayyar muhalefete soyundu: İktidara ağır eleştiril...

Bir garip 'misilleme' iddiası: Libya'ya giden THY ...

Saray'dan Özel'in İHA iddiasına cevap!

Putin: Rusya artık Ukrayna ordusunun geri çekilmes...


